Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK m. 573”
- Uyuşmazlık: Davalı hakimlerin yargılama sürecindeki eylemlerinin HMK m. 573 kapsamında değerlendirilerek tazmin yükümlülüğü doğurup doğurmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı hakimlerin yargılama görevlerini yasal sınırlar içerisinde yerine getirdikleri, iddia edilen hususların HMK m. 573'te sayılan sorumluluk hallerine girmediği ve bu iddiaların ancak temyiz nedeni olabileceği gözetilerek, davacı tarafın tazminat talebinin reddine ve HMK m. 576 uyarınca davalılar lehine manevi tazminat takdirine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimlerin verdiği ihtiyati tedbir kararı nedeniyle uğranıldığı iddia edilen maddi ve manevi zarardan dolayı açılan tazminat davasında hakimlerin sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hakimlerin yargısal faaliyetleri nedeniyle sorumlu tutulabilmeleri için HMK m. 573'te sayılan kasıt, açık ve kesin kanun hükmüne aykırılık ve görevde ihmal unsurlarının birlikte gerçekleşmesi gerektiği, somut olayda bu unsurların gerçekleşmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimlerin kovuşturmaya yer olmadığına dair karar vermesi nedeniyle yargısal faaliyetlerinden dolayı tazminat sorumluluğunun doğup doğmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hakimlerin yargısal faaliyetlerinden dolayı sorumluluğunun HUMK m. 573-576 ve HMK m. 46-49’da sınırlı olarak sayılan hallerle belirlendiği, kovuşturmaya yer olmadığı kararının ise hakimin takdir yetkisi dahilinde olduğu ve kanunda sayılan sorumluluk hallerine girmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Adalet müfettişi tarafından verilen orta notun idari yargı kararı ile iptal edilmesinin müfettişin hukuki sorumluluğunu doğurup doğurmadığı ve manevi tazminat ödenmesi gerekip gerekmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hakimlerin yargısal faaliyetleri dışındaki işlemlerinden dolayı yalnızca HUMK m. 573-576 ve HMK m. 46-49'da belirtilen sınırlı hallerde sorumluluk doğabileceği, davalı müfettişin eyleminin bu hallerden birine girmediği ve kötü niyetli olduğuna dair delil de bulunmadığı gözetilerek ilk derece mahkemesinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimin verdiği tutuklama kararının hukuka aykırı olduğu iddiasıyla açılan tazminat davasında görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, hakimin koruma tedbirini kullanırken kanunun açık hükmünü ihlal etmesi nedeniyle oluşan zarara ilişkin olduğu ve bu nedenle davanın hukuki niteliğinin HMK m. 46 (eski HUMK m. 573) ve devamı maddelerine göre belirlenmesi gerektiği, 6110 sayılı Kanun'un geçici 2/1-a maddesi uyarınca da bu tür davalarda Yargıtay ilgili hukuk dairesinin görevli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı hakimin, davacının tanık dinletme talebini reddederek hak arama özgürlüğünü ihlal ettiği iddiasıyla açılan tazminat davasında hakimin hukuki sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tanık dinlenmesine karar verilip verilmeyeceğinin hakimin takdir yetkisi dahilinde olduğu ve bu yetkinin kullanılmasının HMK m. 573’te sayılan hakimin hukuki sorumluluğunu gerektiren hallerden olmadığı değerlendirilerek davanın reddine ve davalı yararına manevi tazminata hükmedilmesine ilişkin karar, HMK m. 576/2 hükmü gereğince idari para cezasının hazineye gelir kaydedilmesi gerektiği hususunun kararda açıkça belirtilmesi gerektiğinden bu hususta maddi hata düzeltmesi yapılarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hâkim aleyhine açılan tazminat davasında, davanın 5271 sayılı CMK’nın 141. maddesi uyarınca Ağır Ceza Mahkemesi’nde mi yoksa mülga 1086 sayılı HUMK’nun 573. maddesi (6100 sayılı HMK m. 46) uyarınca Yargıtay 4. Hukuk Dairesinde mi görüleceği hususunda görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, tutukluluğun devamına dair verilen kararın gerekçesizliği nedeniyle hâkimin hukuki sorumluluğuna dayalı bir tazminat davası olduğu, 5271 sayılı CMK m. 141'de düzenlenen koruma tedbirlerine aykırılıktan kaynaklanan tazminat davası olmadığı ve bu nedenle 6100 sayılı HMK m. 47 uyarınca Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevli olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hakimin, kesinleşmemiş bir ceza mahkemesi kararına karşı yapılan temyiz başvurusunu kabul etmesi nedeniyle açılan hakimlik sorumluluğu davasında, hakimin hukuki sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hakimlerin yargısal faaliyetleri kapsamında verdikleri kararlar nedeniyle hukuki sorumluluklarının, ancak HMK’da sayılan sınırlı hallerde söz konusu olabileceği ve somut olayda kesinleşmemiş bir karara karşı yapılan temyiz başvurusunun kabulünün, hakimin yasa yorumuna ilişkin takdir yetkisi kapsamında olduğu ve hukuki sorumluluk doğurmayacağı gözetilerek, ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 4. Hukuk Dairesince davanın reddine ilişkin verilen karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hakim aleyhine açılan tazminat davasında, davanın 5271 sayılı CMK hükümlerine göre Ağır Ceza Mahkemesi'nde mi yoksa mülga 1086 sayılı HUMK (veya 6100 sayılı HMK) hükümlerine göre Yargıtay’da mı görülmesi gerektiği konusundaki görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, hakimin tutukluluğun devamına dair verdiği kararın gerekçesiz ve yasaya aykırı olduğu iddiasıyla mülga HUMK m. 573'e dayanarak dava açması nedeniyle, davanın hakimin genel hukuki sorumluluğuna ilişkin olduğu ve bu nedenle de 2802 sayılı HSK m. 93/A ve 6100 sayılı HMK m. 47 uyarınca Yargıtay’da görülmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi sıfatıyla görevsizlik kararı veren Yargıtay 4. Hukuk Dairesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimlerin verdiği ihtiyati tedbir kararının kaldırılmaması nedeniyle açılan tazminat davasında hakimlerin yargısal faaliyetlerinden dolayı sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hakimlerin, kanuna aykırı bir karar vermeyip, verilen tedbir kararını ve takipsizlik kararını veriliş amaçlarına göre yorumlayıp mevcut delil durumlarını da gözeterek karar verdikleri gerekçesiyle hakimlerin sorumluluğuna gidilemeyeceğinden yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.