Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HUMK m. 432”
- Uyuşmazlık: Davalı tarafından yapılan temyiz başvurusunda, temyiz harcının ödenmemesi nedeniyle temyiz isteminin reddi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin, mahkemece eksik harcın tamamlanması için tebliğ edilen muhtıraya rağmen süresinde temyiz harcını yatırmaması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan 1086 sayılı HUMK'un 427 ve 432. maddeleri gözetilerek temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmadan verilen direnme kararına karşı yapılan temyiz başvurusu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya ilk karar, bozma kararı, direnme kararı ve direnme kararını temyiz dilekçesinin tebliğ edilmemesi, davalının hukuki dinlenilme hakkının ihlali olarak değerlendirilerek dosyanın, davalıya Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi uyarınca usulüne uygun tebligat yapıldıktan ve HUMK’nın 432. ve 433. maddeleri uygulandıktan sonra tekrar Hukuk Genel Kurulu'na gönderilmek üzere, yerel mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aile mahkemesince verilen kararın süresi içerisinde temyiz edilip edilmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Aile mahkemesince verilen kararın, HUMK m. 432’de öngörülen on beş günlük yasal sürenin dışında temyiz edilmesi ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 01.06.1990 tarihli ve 1989/3 esas, 1990/4 karar sayılı ilamı gözetilerek, temyiz isteminin süre yönünden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı vekilinin, yerel mahkemenin direnme kararına karşı yaptığı temyiz başvurusunun, davacı vekiline tebliğ edilip edilmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mülga 1086 sayılı HUMK'nun 432. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 366/1. maddesi uyarınca temyiz dilekçesinin karşı tarafa tebliğ edilmesi zorunluluğu gözetilerek, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin davacı vekiline tebliğ edilip edilmediğinin tespiti ve tebliğ yapılmamışsa tebligatın gerçekleştirilmesi için dosyanın yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Temyiz dilekçesinin yasal süresi içerisinde verilip verilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Temyiz dilekçesinin, 1086 sayılı HUMK'nun 432. maddesi uyarınca öngörülen 15 günlük yasal sürenin dışında verildiği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin temyiz talebini reddeden ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark ücret, ilave tediye, akdi ikramiye ve verimliliği teşvik primi alacaklarının belirsiz alacak davasına konu edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekiline temyiz harç ve giderlerini yatırması için verilen kesin süre içerisinde harç ve giderlerin yatırılmadığının anlaşılması ve mahkemece bu hususta HUMK m. 434 uyarınca bir karar verilmemesi nedeniyle, HMK’nın geçici 3. maddesi gereğince uygulanması gereken HUMK’nın 434. maddesi uyarınca karar verilmesi için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay'ın karar düzeltme talebini kabul ederek verdiği yeni karara karşı, ilk karar düzeltme aşamasında lehine karar verildiği için bu yola başvurmamış olan karşı tarafın, ikinci bir karar düzeltme talebinde bulunup bulunamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HUMK m. 442/I hükmü gereğince aynı ilam aleyhine bir defadan fazla karar düzeltme yoluna gidilemeyeceği ve Yargıtay'ın karar düzeltme talebini kabul ederek verdiği yeni kararın, karşı tarafın ikinci karar düzeltme talebi ile ileri sürmesi muhtemel olan tüm itiraz ve savunmalar nazara alınarak verilmiş sayılacağı gözetilerek, davalıların ikinci karar düzeltme taleplerinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İpotek lehtarının taraf olmadığı bir önalım davasında, ipoteğin önalım bedeli üzerine kaydırılarak terkinine karar verilmesi üzerine ipotek lehtarının açtığı yargılamanın yenilenmesi talebinin niteliği ve hukuki dayanağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuk Genel Kurulu, usul ekonomisi ilkesi gereğince ve HUMK m. 446/ HMK m. 376'da belirtilen yargılamanın yenilenmesi sebebinin gerçekleşip gerçekleşmediği hususunun ön sorun olarak değerlendirilmesinden önce, ipotek lehtarının yargılamanın yenilenmesi isteminin temyiz talebi olarak kabul edilmesi gerektiği, zira ipotek lehtarının haklarının etkilendiği karara karşı hukuki hakları zarar gören kişilerin temyiz yoluna başvurabileceğinin kabulü gerektiği gözetilerek yerel mahkeme direnme kararının ve Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına ve dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, Yargıtay'ın adli yardım talebinin reddine ilişkin geri çevirme kararına uymaması sebebiyle temyiz incelemesinin yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, Yargıtay'ın adli yardım talebinin reddine dair geri çevirme kararında belirtilen hususları eksiksiz olarak yerine getirmemesi ve temyiz edenin harç ve giderleri yatırmaması nedeniyle temyiz incelemesinin yapılabilmesi için eksik işlemlerin tamamlanması amacıyla dosya, 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi uyarınca HUMK m. 434/3 gereğince geri çevrilmiştir. - Uyuşmazlık: Ayrı ayrı açılan ve sonradan birleştirilen işçilik alacakları davalarında, davaların birleştirilmesinin usulüne uygun olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi gereğince uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK'nın 432. maddesi uyarınca, esas hükmün temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararın temyiz edilmesi üzerine, Özel Dairenin öncelikle ek karara ilişkin temyizi inceleyip karar vermesi gerekirken, doğrudan esasa yönelik temyiz incelemesi yaparak bozma kararı vermesinin usule aykırı olması gözetilerek direnme kararı bozulmuş ve dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinlik sınırı altında kalan bir ödeme emrinin iptali davasında, mahkemenin temyiz istemini reddetme kararına karşı yapılan temyizin öncelikle Yargıtay tarafından incelenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 1086 sayılı HUMK'nın 432. maddesi uyarınca, kesinlik sınırı altında kaldığı gerekçesiyle temyiz isteminin reddi kararına karşı yapılan temyizin, Yargıtay tarafından öncelikle incelenmesi ve bu kararın bozulması halinde esasa ilişkin temyiz incelemesine geçilmesi gerektiği gözetilerek, Özel Daire'nin esasa ilişkin bozma kararı ve mahkemenin direnme kararı ortadan kaldırılarak dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kayyım tayini davasında, davacı Hazine vekilinin temyiz başvurusunda temyiz harcı eksikliğinin giderilmesi için yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı ve bu hususta HUMK m. 434/3 hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı noktasında çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemelerinin kuruluşundan önce verilmiş kararlar hakkında kesinleşinceye kadar 1086 sayılı HUMK hükümlerinin uygulanacağı, davacı Hazine vekiline harç ikmali için usulüne uygun bir tebligat yapılmadığı, tebligatta hakimin imzalı bir muhtıra yerine davetiye gönderildiği ve bu hususta 1086 sayılı HUMK m. 434/3’ün öngördüğü usule uyulmadığı gözetilerek dosyanın eksikliklerin giderilmesi için mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.