Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hacizli İcra Takibi”
- Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Borçlunun kıymet takdirine itiraz ettiği davada vekille temsil edilmesi durumunda, bu kararın icra takip dosyasında bulunması halinde satış ilanının borçluya mı yoksa vekile mi tebliğ edileceği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İcra takibinin bir bütün olduğu ve kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilen kararın icra takibinin bir parçası olduğu, borçlunun kıymet takdirine itiraz davasında vekille temsil edilmesi ve bu kararın icra takip dosyasında bulunması halinde borçlunun icra takibinde de vekille temsil edildiğinin kabulü gerektiği, bu durumda satış ilanının vekile tebliğ edilmesi gerektiği, aksi halde tebligatın usulsüz olacağı ve ihalenin feshini gerektireceği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 6352 sayılı Kanun'un geçici 10. maddesi kapsamında, taşınır hacizli mallar için satış isteme süresinin eski İİK'ya göre bir yıl mı yoksa yeni İİK'ya göre altı ay mı uygulanacağı hususunda yaşanan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: 6352 sayılı Kanun'un geçici 10. maddesindeki "takip işlemi"nden haciz işleminin kastedildiği, somut olayda haciz işleminin 6352 sayılı Kanun'un yürürlük tarihinden önce yapılmış olması sebebiyle, şikâyetçinin satış isteme süresinin bir yıl olduğu ve bu süre içerisinde malın satılmış olması nedeniyle haczinin devam ettiği gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından davacı aleyhine başlatılan icra takiplerinin haksız ve mükerrer olup olmadığı, davacının davalıya borçlu olup olmadığı ve haksız icra takipleri nedeniyle davacının uğradığı zararın tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacının dava konusu bononun teminat senedi olduğu iddiasının ispatlanamadığı ve kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra dosyasına aktarılan bedel dikkate alınarak, davacının dava tarihi itibariyle takibe konu kira borcu bulunup bulunmadığının ve miktarının tespit edilmesi ve davacının menfi tespit isteminin de değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek eksik inceleme nedeniyle hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinde, hacizli aracın satış bedelinden Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) alacağının, yediemin ücretinden önce ödenmesi gerektiği iddiasıyla yapılan şikayetin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Yediemin ücretinin miktarının tespiti ve Adalet Bakanlığı ücret tarifesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının genel mahkemede çözümlenmesi gerektiği, MTV alacağının yediemin ücretinden önce ödenip ödenmeyeceği hususunun ise icra mahkemesinde şikayet yoluyla çözülebileceği gözetilerek, görev yönünden yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı alacaklının, dava dışı üçüncü kişiden olan alacağı için davacıya yönelttiği haciz tehdidi altında, davacının borcu ödemesi nedeniyle sebepsiz zenginleşmenin kimde gerçekleştiği ve buna bağlı olarak sebepsiz zenginleşme davasının kime karşı açılması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, haciz tehdidi altında ve ihtirazi kayıtla yatırdığı paranın davalı alacaklının malvarlığına dahil olması ve davacının talebinin de haksız şekilde tahsil edilen bu paranın iadesi olması sebebiyle, sebepsiz zenginleşenin davalı olduğu ve davanın da davalıya karşı açılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Takip tarihinden önce açılan menfi tespit davasında verilen ihtiyati tedbir kararına rağmen borçlu hakkında ihtiyati haciz işlemi yapılıp yapılamayacağı ve borçlu hakkında verilen iflas kararının bu uyuşmazlığın incelenmesine etki edip etmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: İhtiyati haczedilen malların iflas masasına intikal etmesi ve alacaklının iflas nedeniyle ihtiyati hacizlerin fekkini istemedeki hukuki yararının ortadan kalkması nedeniyle alacaklı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde borçlu ve alacaklı arasında yapılan taksitlendirme protokolünün, haciz ve satış sürelerine etkisinin olup olmadığı ve sıra cetvelinin iptali talebinin değerlendirilmesinde protokol hükümlerine uygun ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması gerekip gerekmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taksitlendirme protokolünün uygulanıp uygulanmadığının ve buna bağlı olarak hacizlerin düşüp düşmediğinin tespiti için banka kayıtlarının incelenmesi ve bilirkişi raporu alınması gerektiği, ayrıca yerel mahkemenin sıra cetvelinin iptali talebini değerlendirirken eda hükmü kurmasının ve gerekçeyi hüküm fıkrasında tekrarlamasının usule aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibine konu malın başka bir yerde haczedilmesi nedeniyle yetkili icra mahkemesinin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 4. maddesi uyarınca icra takibi hangi icra dairesinden başlamış ise o dairenin bağlı olduğu icra mahkemesinin yetkili olduğu, ancak haczedilen mal başka bir yerdeyse ve haciz işlemi talimatla yapılmışsa talimatı gönderen icra dairesinin bağlı olduğu mahkemenin yetkili olduğu gözetilerek İstanbul 22. İcra Hukuk Mahkemesinin yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hacizli icra takibinin durdurulması ve haksız takip nedeniyle tazminat ile para cezasına hükmedilmesine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, uyuşmazlık konusu değerin Yargıtay'a temyiz için öngörülen kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle temyiz edilemeyeceği gözetilerek temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimin, icra takibinde taraf olmayan davacı şirket lehine ihtiyati haciz kararı alınmış bir teminatın, icra mahkemesince takip alacaklısına iade edilmesine karar vermesi nedeniyle oluşan zarardan Hazine’nin sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 46. maddesinde sayılan hâkimin hukuki sorumluluğuna yol açan nedenlerin hiçbirinin bulunmadığı, hâkimin icra takibinde taraf olmayan davacıya, teminatın iadesi ile ilgili bildirimde bulunmamasında yasaya aykırılık olmadığı ve bu nedenle Hazine'nin sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, Özel Daire’nin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya olan borcundan dolayı haczedilen ve satılan taşınmazın, davalıya borcu olmadığının tespit edilmesi üzerine tapu kaydının iptali ve adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı adına yapılan cebri icra yoluyla tapu tescilinin dayanağı olan borcun, kesinleşen mahkeme kararıyla davacı tarafından ödenmediğinin tespit edilmesi ve bu nedenle tescilin yolsuz hale gelmesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.