Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Haksız İhtiyati Tedbir”
- Uyuşmazlık: Davacı şirketlerin, davalı Hazine tarafından açılan davada uygulanan ihtiyati tedbir nedeniyle uğradıkları iddia edilen zararlar ile tedbir kararı arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketlere ait araçların trafik kayıtlarına ihtiyati tedbir konulmuş olsa da, banka hesaplarına ve kum stoklarına herhangi bir tedbir konulmadığı, dolayısıyla şirketlerin iddia ettikleri ticari faaliyetlerinin durması ve kumların telef olmasıyla oluşan zararlar ile uygulanan tedbir arasında illiyet bağı bulunmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası nedeniyle açılan tazminat davasında, davacının talebinin ihtiyati tedbir mi yoksa ihtiyati haciz mi olduğu ve yerel mahkemenin direnme kararının usule uygun olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının para alacağını güvence altına almak istediği gözetilerek talebin ihtiyati haciz olarak değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca yerel mahkemenin gerekçesiz direnme kararı vermesinin usule aykırı olduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan tazminat alacağı için davacı tarafından talep edilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin direnme kararının hukuki olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının temyizi üzerine Özel Dairece verilen bozma kararının İİK m. 258 gereğince kesin olması ve kesin nitelikteki bu karara karşı direnme yoluna gidilememesi gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimin yargılama faaliyeti nedeniyle açılan tazminat davasında, ilk derece mahkemesi sıfatıyla hangi Yargıtay Hukuk Dairesinin görevli olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nın 23/2. maddesi uyarınca, Yargıtayca verilen yargı yeri belirlenmesi ile kanun yolu incelemesi sonucunda kesinleşen göreve ilişkin kararların, davaya sonradan bakacak mahkemeyi bağlayacağı ve ilk derece mahkemesi sıfatıyla yargılama yapan Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin, daha önce kesinleşen görevsizlik kararına aykırı olarak esasa ilişkin karar vermesinin usule aykırı olduğu gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hâkimlerin verdikleri ihtiyati tedbir kararı nedeniyle açılan tazminat davasında HMK 46. maddede belirtilen sorumluluk hallerinin oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu ihtiyati tedbir kararının verilmesi ve kaldırılması sürecinde görev alan hakimlerin HMK'nın 46. maddesinde sayılan kusurlu hareketlerinden herhangi birinin bulunmadığı, davacının iddialarını destekler bir delil sunulamadığı ve yasal sorumluluk şartlarının oluşmadığı gözetilerek Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhtiyati tedbir kararının uygulanmasından doğan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, ihtiyati tedbirin icra tarihi ile kalktığı tarihin aynı olduğunu kabul ederek davayı reddetmesinin, tedbirin fiilen uygulanıp aradan zaman geçmiş olması nedeniyle hatalı olduğu gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Arsa sahibinin, taşeron şirketin talebiyle taşınmazlarına konulan geçici kanuni inşaat ipoteğinin yol açtığı zararlar nedeniyle tazminat talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşeron şirketin, arsa sahibi aleyhine açtığı davada, mahkemenin hüküm kısmında kanuni ipotek talebiyle ilgili karar vermemiş olması ve bu nedenle kesin hükmün şartlarının oluşmaması gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimin, davalının mal varlığı üzerine teminat almadan ihtiyati haciz kararı vermesi ve eksik harç yatırılmasına rağmen davaya devam etmesinin görevi kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hâkimin, kanuna aykırı şekilde teminat almadan ihtiyati haciz kararı vermesi ve eksik harç yatırılmasına rağmen davaya devam etmesi suretiyle davalıların mağduriyetine neden olduğu gözetilerek, görevi kötüye kullanma suçundan verilen mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: HMK'nın 46. maddesine göre, hakimin verdiği ihtiyati tedbir kararı nedeniyle davacının zarara uğradığı iddiasıyla açılan tazminat davasında hakimin sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 46. maddesinde sayılan hakimin sorumluluğunu gerektirecek hallerin somut olayda gerçekleşmediği, davacının hakimin ağır kusurlu olduğunu kanıtlayamadığı ve davacının uğradığı zarar ile hakimin eylemleri arasında illiyet bağı kurulamadığı değerlendirilerek Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız ihtiyati tedbir nedeniyle açılan tazminat davasında zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi ve dava açma süresinin dolup dolmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davalarında, HMK m. 399/3'e göre zamanaşımı süresinin hükmün kesinleşmesinden itibaren başlayacağı ve davacının hükmün kesinleşmesinden bir yıl sonra arabulucuya başvurduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesi düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hakim tarafından verilen ihtiyati tedbir kararından dolayı devlete karşı açılan tazminat davasında, hakimin sorumluluğunun şartlarının oluşup oluşmadığı ve 6100 sayılı HMK'nın 399. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın 399. maddesinin, ihtiyati tedbir kararını veren hakimin değil, tedbirden yararlanan kişinin sorumluluğunu düzenlediği ve hakimin sorumluluğunun 6100 sayılı HMK'nın 46. maddesinde belirtilen şartlara bağlı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.