Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Haksız Elde Edilen Anahtar”
- Uyuşmazlık: Sanığın hacizli aracı yedek anahtarla götürmesi eyleminin TCK'nın 142/1-b maddesindeki hırsızlığın nitelikli hali mi, yoksa 142/2-d maddesindeki haksız yere elde bulundurulan anahtarla işlenen nitelikli hırsızlık suçu mu olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hacizli aracı, icra müdürlüğüne teslim etmesi gereken anahtarları vermeyip haksız yere elinde bulundurduğu yedek anahtarla çalıştırıp götürmesi eyleminin TCK'nın 290/2. maddesindeki "resmen teslim olunan mala elkonulması" suçunun nitelikli hallerine atıf yaptığı gözetilerek TCK'nın 142/2-d maddesindeki nitelikli hırsızlık suçunu oluşturduğu gerekçesiyle Özel Daire'nin bozma kararı kaldırılmış ve hükmün esasının incelenmesi için dosya Yargıtay 13. Ceza Dairesine gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin nitelendirilmesi ve buna bağlı olarak dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın işveren tarafından kendisine verilen anahtarla gerçekleştirdiği hırsızlık eyleminin, hizmet ilişkisinden kaynaklanan itimadı suiistimal yoluyla hırsızlık suçunu oluşturduğu ve bu suç bakımından dava zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdurun evinin kapısının üzerindeki anahtarı kullanarak eve girip hırsızlık yapması eyleminin TCK'nın 142/1-b maddesinde düzenlenen “herkesin girebileceği bir yerde bırakılmakla birlikte kilitlenmek suretiyle veya bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında işlenen hırsızlık” suçunu mu, yoksa TCK'nın 142/2-d maddesinde düzenlenen “haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla ya da diğer bir aletle kilit açmak suretiyle işlenen hırsızlık” suçunu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, kapının üzerinde unutulan anahtarı kullanarak eve girmesinin, haksız yere elde edilmiş bir anahtarla kilit açmak suretiyle işlenen hırsızlığı değil, herkesin girebileceği bir yerde bırakılmakla birlikte kilitlenmek suretiyle korunmayan veya bina içinde muhafaza altına alınmış eşyaya yönelik hırsızlığı oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin TCK'nın 142/2-d maddesini uygulayan direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın hırsızlık eyleminin hukuki niteliğinin ve cezanın belirlenmesinde eksik araştırma yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suça konu aracın kapılarının ve camlarının kilitli olduğu hususu gözetilerek, aracın ne şekilde çalındığının tespit edilmeden TCK 142/1-e maddesinin uygulanmasının isabetsiz olduğu, ayrıca aracın değerinin temel cezanın belirlenmesinde dikkate alınması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin nitelikli hırsızlık mı yoksa kullanma hırsızlığı suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın aracı geceleyin haksız yere elde edilen anahtarla alıp şehir merkezinde tehlikeli şekilde kullanması, aracın babasına ait olduğu yönündeki beyanlarının gerçeğe aykırı olması ve tanık beyanlarının da güvenilir bulunmaması nedeniyle eylemin TCK 142/2-d maddesinde düzenlenen nitelikli hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık H.. Ö..'in suç örgütü kurma ve yönetme suçunu işleyip işlemediği, bu bağlamda örgüt kapsamında işlenen yağma, yağmaya teşebbüs, kasten öldürme ve kasten yaralama suçlarından sorumlu olup olmadığı ve sanıklar E.. V.. ve M.. M..'nin maktul G.. D..'in öldürülmesi eylemine doğrudan fail olarak mı yoksa yardım eden sıfatıyla mı iştirak ettikleri.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık H.. Ö..'in örgütün finansal ayağını yönettiğine, örgütün işleyişine dair bilgisinin olduğuna ve dolayısıyla örgüt yöneticisi olduğuna, sanıklar E.. V.. ve M.. M..'nin ise maktulün öldürülmesi eylemine, eylemin işlenmesi için gerekli anlık bilgi akışını sağlayarak doğrudan fail olarak katıldıklarına dair yeterli delil bulunduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık ...’in Kürtçe telefon konuşmalarının tercümesi ve sanık ...’nin nitelikli yağma suçuna ilişkin tesadüfi delillerin kullanılabilirliği ile her iki sanığın suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üyelik suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...’in Kürtçe telefon konuşmalarının yeminli tercüman yerine emniyet personeli tarafından çevrilmesinden kaynaklanan eksik araştırma ile sanık ... hakkında suç tarihi itibariyle katalog suç kapsamında olmayan nitelikli yağma suçuna ilişkin tesadüfi delillerin hükme esas alınması nedeniyle, yerel mahkeme hükmü bozulmuştur; ancak sanık ...'in örgüte üyeliğine ilişkin delillerin yeterli görülmesi nedeniyle bu konudaki mahkumiyeti onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında göçmen kaçakçılığı suçundan kurulan hükümde eksik araştırma ve yetersiz gerekçe bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında yapılan arama işleminin hukuka aykırı olduğu, hukuka aykırı arama sonucunda elde edilen delillerin hükme esas alınamayacağı ve bu deliller değerlendirme dışı bırakıldığında sanığın cezalandırılmasına yeterli delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Açık bir otoparkta ve eklentilerinde yapılan arama işlemlerinin hukuka uygunluğu ve sanıklara isnat edilen uyuşturucu ticareti yapma suçunun ispatı konusunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kolluk görevlilerinin açık otoparkta uyuşturucu madde satıldığına dair ihbar üzerine yaptıkları fiziki takip neticesinde, otoparka girip çıkan bir tanığın üzerinde uyuşturucu madde bulunması üzerine otoparkta arama yapmaları ve sanık ...’in üst aramasında uyuşturucu madde ele geçirmeleri hukuka uygun olmakla birlikte; otopark müştemilatındaki kasanın sanık ...’in rızası ile açılarak aranması ve burada uyuşturucu madde ele geçirilmesinin hukuka aykırı olduğu, sanık ...’in üst aramasında ele geçirildiği iddia edilen uyuşturucu maddenin nasıl ele geçirildiği hususunda kolluk görevlilerinin dinlenilmesi gerektiği, kasa ve sanık ...’te ele geçirilen uyuşturucu maddeler dışında sanıkların uyuşturucu ticareti yaptıklarını gösterir başka bir delil bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin mahkumiyet kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın haksız yere ele geçirdiği anahtarla kamyoneti çalması eyleminin hangi suç tipine uyduğu ve yerel mahkeme hükmünün bozulmasının isabetli olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin TCK'nın 142/2-d maddesinde düzenlenen nitelikli hırsızlık suçunu oluşturduğu, hükmün sadece sanık lehine temyiz edilmiş olması sebebiyle ceza miktarı yönünden kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla bozulması gerektiği ve yerel mahkemenin gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman dilimi ile sanığın gözaltında kaldığı tarih ve süreyi göstermemesinin de ek bir bozma nedeni oluşturduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla kilit açmak suretiyle hırsızlık suçunu işlediğinin sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Alt sınırı beş yıl hapis cezasını gerektiren nitelikli hırsızlık suçundan yargılanan sanığın sorgusunun, CMK'nın 196/2. maddesine aykırı olarak istinabe yoluyla alınması ve bu nedenle usulüne uygun savunmasının bulunmaması gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla kilit açmak suretiyle hırsızlık suçundan yargılanan sanıklara CMK'nın 150/3. maddesi uyarınca zorunlu müdafii atanması gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: CMK'nın 150/3. maddesinde zorunlu müdafi görevlendirilmesi için suçun cezasının alt sınırının beş yıldan fazla hapis cezasını gerektirmesi öngörüldüğünden, hırsızlık suçunda cezanın alt sınırı olan beş yıl hapis cezası esas alınarak, cezanın artırılmasını öngören nitelikli hallerin (gece vakti işleme) dikkate alınmaması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.