Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Haksız Kazanç”
- Uyuşmazlık: Sanık Cumhuriyet savcısının, dosya kendisine tevzi edilmeden önce dosya ile ilgilenmesinin ve olaya müdahil olmasının görevi kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın yıllık iznini yarıda keserek göreve dönmesi, kendisine tevzi edilmeden önce soruşturma dosyasıyla ilgilenmesi, dosyayı takip eden kişilerle yoğun telefon görüşmeleri yapması ve basında çıkan haberlerin ardından soruşturmayı hızla sonuçlandırması gibi hususlar, görevinin gereklerine aykırı hareket ederek dosya taraflarının mağduriyetine sebebiyet verdiği gerekçesiyle görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu değerlendirilerek mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesi kapsamında yapılan inşaat işlerinde, yüklenicinin haksız kazanç elde ettiği ve işin süresinde teslim edilmediği iddiasıyla iş sahibi tarafından açılan menfi tespit, alacak ve istirdat davaları ile yüklenicinin alacak davasının birleştirilmesiyle yapılan yargılamada, yerel mahkeme kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerini, Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi'ni ve bilirkişi raporlarını değerlendirerek yüklenicinin hak edişlerini ve iş sahibinin ödemelerini tespit ettiği, haksız kazanç iddiasını yerinde bulmadığı, işin geç tesliminden kaynaklanan cezai şart talebini ise iş sahibinin kendi yükümlülüklerini yerine getirmemesine dayanarak reddettiği gerekçesiyle, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın belediye meclis üyesi iken, ortağı olduğu şirketler aracılığıyla belediyeden doğrudan temin usulüyle hizmet alımı yapmasının ihaleye fesat karıştırma veya görevi kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Doğrudan temin usulünün ihale kapsamında olmadığı ve bu nedenle ihaleye fesat karıştırma suçunun unsurlarının oluşmayacağı, ayrıca hizmet alımlarında kamu zararına neden olunmadığı ve haksız kazanç sağlanmadığı için görevi kötüye kullanma suçunun da oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararının ve Özel Daire'nin onama kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan kiralanan taşınmaza kiracı tarafından yapılan faydalı ve zorunlu masrafların, kira sözleşmesi hükümleri ve ödenen kamulaştırma bedeli de gözetilerek kiralayandan talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kiracı tarafından yapılan masrafların kamulaştırma bedeline etkisinin ve davalıların haksız kazanç elde edip etmediğinin tespit edilerek, haksız kazanç oluşmuşsa bunun kiracıya ödenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, vekâletnamesinde ahzu kabz yetkisi olmadığı halde icra dosyasına yatırılan parayı çekmesinin görevi kötüye kullanma veya güveni kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, ahzu kabz yetkisi bulunmayan vekâletname ile vekil tayin edilmiş olmasına ve müvekkili kurumla yaptığı sözleşmede icra dosyasına yatırılan paraları çekme yetkisinin olmamasına rağmen, icra müdürlüğünden parayı çekmiş olması ve aynı gün icra müdürünün uyarısı üzerine vekâlet ücretini ve masrafları düştükten sonra kalan miktarı kurum hesabına yatırmış olması, kurumun zarara uğramadığının anlaşılması nedeniyle görevi kötüye kullanma suçunun unsurlarının oluşmadığı, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu bakımından da zilyetliğin sanığa devredilmiş bir mal olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye başkanının, imar planında park alanı olarak ayrılan taşınmaz üzerinde, yönetim kurulunda bulunduğu şirket adına bina yapılmasını sağlamasının görevi kötüye kullanma suçu ve imar kirliliğine neden olma suçlarından hangisini oluşturduğu ve imar kirliliği suçundan açılmış kamu davası bulunup bulunmadığı hususunda yaşanan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin hem görevi kötüye kullanma suçunu hem de imar kirliliğine neden olma suçunu oluşturduğu, ancak iddianamede sadece görevi kötüye kullanma suçundan dava açıldığı, imar kirliliğine neden olma suçundan dava açılmadığı gözetilerek Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme mahkûmiyet kararının, “Sanık hakkında imar kirliliğine neden olma suçundan zamanaşımı süresi içerisinde kamu davası açılması mümkün görülmüştür” açıklamasının eklenmesi suretiyle onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin resmi belgede sahtecilik mi yoksa görevi kötüye kullanma mı oluşturduğu, resmi belgede sahtecilik suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı, temel ceza ve zincirleme suç artırımında yeterli gerekçe gösterilip gösterilmediği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Çarşı ve mahalle bekçisinin adres araştırması yapmasının görevleri dahilinde olduğu, sanık memurların sahte evrak düzenleyerek resmi belgede sahtecilik suçunu işledikleri, sanık evlendirme memurunun ise yetkisiz işlem yapmış olsa da sahtecilik kastıyla hareket etmediği, temel ceza ve zincirleme suç artırımında ise yeterli gerekçe bulunduğu gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın sanık evlendirme memuru hakkındaki itirazı kabul edilmiş, diğer sanıklar hakkındaki itirazı reddedilmiş ve dosya mahalline geri gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Görevi kötüye kullanma suçundan sanıkların beraatine ilişkin verilen hükümlerin, suçtan doğrudan zarar görmeyen bir şirket tarafından temyiz edilip edilemeyeceği ve kazada ölenlerin yakınlarının davaya katılma hakkı bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Görevi kötüye kullanma suçunun, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız menfaat sağlayan kamu görevlisinin görevinin gereklerine aykırı hareket etmesiyle oluştuğu, suçtan doğrudan zarar görmeyen bir şirketin ve kazada ölenlerin yakınlarının sanıklar hakkında açılan kamu davasına katılma ve hükümleri temyiz etme hak ve yetkisinin bulunmadığı gözetilerek, Yargıtay 5. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılmış ve şirketin temyiz istemi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Almanya'da görülen ve davalının haksız kazanç elde etmesi nedeniyle davacı lehine hükmedilen alacak davasına ilişkin kararın Türkiye'de tenfizi talebinin reddi üzerine yapılan temyiz incelemesinde, yabancı mahkeme kararının Türk kamu düzenine aykırı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının usulüne uygun tebliğ edildiği, davalının savunma hakkının kısıtlanmadığı, kararın gerekçeli olduğu ve haksız kazanç iadesine ilişkin hükmün Türk hukukunun temel ilkelerine ve kamu düzenine aykırı olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, kamulaştırma kararından sonra taşınmaz üzerinde yapılan yapı ve dikilen fidanların bedele dahil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz maliklerinin kamulaştırma bedelini arttırmak amacıyla dürüstlük kuralına aykırı davranıp haksız kazanç elde etmek için taşınmaz üzerine yeni yapı inşa ettikleri ve fidan diktikleri gözetilerek, yerel mahkemenin bu yapı ve fidan bedellerini kamulaştırma bedeline dahil etmeyen direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine dair hükmün temyiz edilmesi üzerine, suçun sübutu konusundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hakim olarak görev yaptığı davalarda gerekçeli kararları makul sürede yazmaması nedeniyle davacıların mağdur olduğu, bu durumun ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu ve TCK'nın 257/2. maddesi uyarınca cezalandırılmasının isabetli olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine ilişkin Yargıtay hükmünün temyizi üzerine suçun sübutu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın sorumlu olduğu soruşturma dosyalarını uzun süreler işlemsiz bırakarak kanuna aykırı davrandığı, bu eylemin kişilerin mağduriyetine neden olduğu ve ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.