Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Haksız Menfaat”
- Uyuşmazlık: Görevi kötüye kullanma suçundan sanıkların beraatine ilişkin verilen hükümlerin, suçtan doğrudan zarar görmeyen bir şirket tarafından temyiz edilip edilemeyeceği ve kazada ölenlerin yakınlarının davaya katılma hakkı bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Görevi kötüye kullanma suçunun, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız menfaat sağlayan kamu görevlisinin görevinin gereklerine aykırı hareket etmesiyle oluştuğu, suçtan doğrudan zarar görmeyen bir şirketin ve kazada ölenlerin yakınlarının sanıklar hakkında açılan kamu davasına katılma ve hükümleri temyiz etme hak ve yetkisinin bulunmadığı gözetilerek, Yargıtay 5. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılmış ve şirketin temyiz istemi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık Cumhuriyet savcısının, dosya kendisine tevzi edilmeden önce dosya ile ilgilenmesinin ve olaya müdahil olmasının görevi kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın yıllık iznini yarıda keserek göreve dönmesi, kendisine tevzi edilmeden önce soruşturma dosyasıyla ilgilenmesi, dosyayı takip eden kişilerle yoğun telefon görüşmeleri yapması ve basında çıkan haberlerin ardından soruşturmayı hızla sonuçlandırması gibi hususlar, görevinin gereklerine aykırı hareket ederek dosya taraflarının mağduriyetine sebebiyet verdiği gerekçesiyle görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu değerlendirilerek mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık ... hakkında beş ayrı irtikap, sanık ... hakkında rüşvet ve nüfuz ticareti suçlarından kurulan beraat hükümlerinin isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ... hakkındaki nüfuz ticareti suçundan beraatini Maliye Bakanlığı'nın temyiz etme hakkının olmadığı, ayrıca her iki sanık hakkındaki irtikap ve rüşvet suçlarına ilişkin soruşturmada eksik araştırma yapıldığı ve bazı önemli delillerin toplanıp değerlendirilmediği gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, adliye binasına ATM kurulması için kira bedeli talep etmemesinin görevi kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın görevinin gereklerine aykırı hareket etmesiyle kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olması ya da kişilere haksız menfaat sağlamasıyla oluşan görevi kötüye kullanma suçunun unsurlarının sanığın kastı ve eyleminin sonucu bakımından gerçekleşmediği değerlendirilerek beraat hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın, yürüttüğü soruşturma dosyasının müdafiinden burs adı altında para isteme eyleminin irtikap, rüşvet veya görevi kötüye kullanma suçlarından hangisini oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin, mağdur avukatın iradesini manevi baskı altına alabilecek veya görevinin ifasıyla ilgili bir işi yapma veya yapmamaya yönelik bir menfaat sağlamaya yönelik olmadığı, ayrıca kişilerin mağduriyetine, kamunun zararına veya kişilere haksız menfaat sağlanmasına neden olmadığı gözetilerek, eylemin suç oluşturmadığına ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık Cumhuriyet savcılarının resmi belgede sahtecilik ve görevi kötüye kullanma suçlarını işledikleri iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık Cumhuriyet savcılarının onaysız fotokopi halindeki mahkeme kararının bir bölümünü kapatarak ilgili makama göndermelerinin sahtecilik suçunu oluşturmadığı, bu eylemlerinin kişilerin mağduriyetine neden olmadığı ve yargı yetkisi kapsamında kaldığı gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın, hâkim olarak görev yaptığı sırada duruşma tutanağında değişiklik yaparak görevi kötüye kullanma suçunu işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık tarafından değiştirilen hükmün Yargıtay tarafından onanması ve dosya kapsamına uygun olması, katılanın mağduriyetine yol açmadığı, kamunun zarara uğramadığı ve kişilere haksız menfaat sağlanmadığı gözetilerek görevi kötüye kullanma suçunun unsurları oluşmadığından sanığın beraatine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Cumhuriyet savcısının, dolandırıcılık soruşturması kapsamında el konulan ve müştekiye ait olduğu anlaşılan saati, şüphelinin eşine iade etmesinin görevi kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, hakkında parada sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından soruşturma ve dava dosyaları bulunan şüphelinin evinde ele geçirilen ve müştekiye ait olduğu anlaşılan saati, gerekli araştırmayı yapmadan ve yargılama sonucunu beklemeden şüphelinin eşine teslim etmesi nedeniyle müştekinin mağduriyetine ve şüphelinin haksız menfaat elde etmesine neden olduğu gözetilerek, görevi kötüye kullanma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın, hâkimlik görevi sırasında yargıladığı kişilerden hediye alarak görevi kötüye kullanıp kullanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, hâkim olarak görev yaptığı sırada yargıladığı kişilerden hediye kabul ederek görevinin gereklerine aykırı davrandığı, bu şekilde haksız menfaat sağladığı ve kamu zararına neden olduğu, bu eylemlerinin zincirleme görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Belediye başkanının, imar planında park alanı olarak ayrılan taşınmaz üzerinde, yönetim kurulunda bulunduğu şirket adına bina yapılmasını sağlamasının görevi kötüye kullanma suçu ve imar kirliliğine neden olma suçlarından hangisini oluşturduğu ve imar kirliliği suçundan açılmış kamu davası bulunup bulunmadığı hususunda yaşanan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin hem görevi kötüye kullanma suçunu hem de imar kirliliğine neden olma suçunu oluşturduğu, ancak iddianamede sadece görevi kötüye kullanma suçundan dava açıldığı, imar kirliliğine neden olma suçundan dava açılmadığı gözetilerek Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme mahkûmiyet kararının, “Sanık hakkında imar kirliliğine neden olma suçundan zamanaşımı süresi içerisinde kamu davası açılması mümkün görülmüştür” açıklamasının eklenmesi suretiyle onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel bir tıp merkezinde sahte belge düzenlenerek Sosyal Güvenlik Kurumu'nun zarara uğratıldığı iddiasıyla açılan davada, sanıkların eylemlerinin TCK’nın hangi suçlarını oluşturduğu ve sanıklar arasında müşterek faillik bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...'nin tıp merkezinin mesul müdürü ve ortağı olması, sahte belgelerin düzenlenmesi ve kullanılması suretiyle haksız menfaat elde etmesi ve kamu zararına neden olması, eyleminin TCK'nın 210/2. maddesi yollamasıyla 204/1. maddesinde düzenlenen resmî belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü onanmış, sanık ...'nin ise tıp merkezinin ortağı ve temsilcisi olması, diğer sanıkla birlikte hareket ederek haksız menfaat sağlaması ve kamu zararına neden olması, eyleminin TCK'nın 37/1, 158/1-e ve 210/2 yollamasıyla 204/1. maddelerinde düzenlenen zincirleme şekilde kamu kurum ve kuruluşlarının zararına nitelikli dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik suçlarını oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin beraat hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın komisyon karşılığı düzenleyip verdiği sahte müstahsil makbuzlarını kullanan kişilerin destekleme primi alması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu işleyip işlemediği, işlediği kabul edilirse suçun unsurlarının oluşup oluşmadığı, sanığın bu suça iştirak derecesinin ne olduğu, TCK'nın 158/1-f maddesindeki adli para cezası düzenlemesinin uygulanması ve yerel mahkemenin gün belirlemeden doğrudan adli para cezası tayin etmesinin doğru olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, gerçek bir ticari faaliyeti olmaksızın komisyon karşılığı sahte müstahsil makbuzu düzenleyerek, başkalarının haksız destekleme primi almasını sağlamasının nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu, bu suça yardım eden sıfatıyla iştirak ettiği, TCK'nın 158/1-f maddesindeki adli para cezası miktarının suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamayacağı hükmünün temel ceza belirlenirken uygulanması gerektiği ve yerel mahkemenin gün belirlemeden doğrudan adli para cezası belirlemesinin hukuka aykırı olması nedeniyle yerel mahkeme hükmü bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.