Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hayvan Hırsızlığı”
- Uyuşmazlık: Sanıkların bir ahırdan hayvan çalması eyleminin TCK'nın 142/2-g mi, yoksa 142/1-b maddesi kapsamında mı değerlendirilmesi gerektiği, sanıklar açısından suçun sabit olup olmadığı, bir sanık hakkında TCK'nın 62. maddesinin uygulanmamasının isabetli olup olmadığı ve reşit olmayan sanıklara atanan zorunlu müdafi ücretlerinin yargılama giderlerine dahil edilip sanıklardan tahsil edilmesinin mümkün olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: İhbar dışında sanıkları suçla ilişkilendiren herhangi bir delil bulunmadığı, ahırın konut eklentisi sayılması gerektiği, sanık ... hakkında takdiri indirim uygulanmaması için yeterli gerekçe sunulmadığı ve reşit olmayan sanıklara atanan zorunlu müdafi ücretlerinin AİHS ve Anayasa'nın 90/5. maddesi uyarınca sanıklara yüklenemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında verilen iletişimin tespiti ve gizli soruşturmacı görevlendirilmesi kararlarının yasaya uygun olup olmadığı, elde edilen delillerin hükme esas alınıp alınamayacağı, hükmolunan cezalara ilişkin gerekçenin yeterliliği ve eksik araştırma yapılıp yapılmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların iletişimin tespiti ve gizli soruşturmacı görevlendirilmesi kararlarına konu suçun işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilememesi koşullarının oluştuğu, sanıklara verilen cezalar için yeterli gerekçe bulunduğu, gizli soruşturmacı ve dinlenmeyen tanıkların dinlenilmemesinin eksik araştırma nedeni teşkil etmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın çaldığı çoban köpeği eyleminin TCK'nın 142/1-e maddesindeki nitelikli hırsızlık suçunu mu yoksa 141/1. maddesindeki basit hırsızlık suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çoban köpeğinin kullanım gereği açık arazide, sahibinin gözetiminden uzak ve bağlı olmadan bırakılması nedeniyle çalınmasında kolaylık bulunması, hayvanın ceza hukuku anlamında eşya olarak değerlendirilmesi ve kanun koyucunun büyükbaş/küçükbaş hayvan dışındaki hayvan hırsızlıklarını barınak, sürü veya açık alan ayrımı yapmaksızın eşya hırsızlığı hükümlerine göre düzenlemesi gözetilerek, eylemin TCK'nın 142/1-e maddesindeki nitelikli hırsızlık suçunu oluşturduğu kabul edilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı nitelikli hırsızlık ve haksız yere sahipli hayvanı öldürme suçlarının sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların olay tarihinde suç mahalline yakın baz istasyonundan sinyal almaları, MOBESE kayıtlarında araçlarının olay yeri civarında görülmeleri, olaydan kısa süre sonra benzer bir suçtan yakalanmaları ve çelişkili savunmaları gibi olgular birlikte değerlendirilerek atılı suçların sabit olduğu kabul edilmiş ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin TCK'nın 142/2-g maddesi kapsamında mı (barınak yerinden hayvan hırsızlığı) yoksa 142/1-b maddesi kapsamında mı (bina eklentisinden hırsızlık) kaldığının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihinde yürürlükte olan hükümler uyarınca, "barınak yeri" kavramının insan ikametgahı dışında ve hayvanlara özgülenmiş yerleri ifade ettiği, olayın gerçekleştiği ahırın ise katılanın evine bitişik ve onun kullanımını tamamlayan bir eklenti niteliğinde olduğu gözetilerek, sanığın eyleminin TCK'nın 142/1-b maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği ve ayrıca TCK'nın 53. maddesindeki iptal değişiklikleri de dikkate alınarak yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı hırsızlık suçunun sabit olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların suç tarihinde kullandıkları cep telefonlarının HTS kayıtlarının getirtilerek olay mahallinde sinyal verip vermediklerinin tespiti bakımından eksik araştırma yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların evlere bitişik ağıllardan hayvan çalması eyleminin TCK'nın 142/1-b maddesinde düzenlenen “bina ve eklentileri içinde muhafaza altına alınmış eşyanın çalınması” suçunu mu, yoksa 142/2-g maddesinde düzenlenen “barınak yerlerinde bulunan hayvanın çalınması” suçunu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Eve bitişik, etrafı çevrili ağılların, insanların ikamet ettiği bina ve eklentisi dışında kalan, hayvanlara özgülenmiş, hayvanların bakılması, barınması, korunması ve üretilmesi için yapılmış yerler olan “barınak yeri” sayılamayacağı, bu nedenle sanıkların eylemlerinin TCK 142/1-b maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların nitelikli hırsızlık suçuna iştirak edip etmedikleri ve eylemlerinin suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunu oluşturup oluşturmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...'ın hırsızlık sonrasında malı satın alıp satması eyleminin suç eşyasının satın alınması suçunu oluşturduğu, sanık ...'ın ise suça iştirakine dair yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın maktulün ölümüne sebebiyet veren eyleminin nitelikli kasten öldürme suçuna iştirak mi yoksa ihmali davranışla kasten öldürme suçu mu oluşturduğu ve iştirak olarak kabul edilmesi halinde bunun müşterek faillik mi yoksa yardım etme mi niteliğinde olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, hırsızlık maksadıyla geldikleri yerde maktul tarafından fark edilmeleri üzerine diğer sanığın aracı maktulün üzerine sürmesi ve maktulün araç altında kalarak ölmesi neticesinde oluşan olayda, sanığın diğer sanığa manevi yardımda bulunarak nitelikli kasten öldürme suçuna iştirak ettiği gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İmha edilmesi gereken tüberkülozlu hayvan etlerinin hırsızlık suçunun konusunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın ekonomik bir değere sahip olmasının şart olmadığı, manevi değeri olan veya hukuken el konulması gereken eşyanın dahi hırsızlık suçunun konusunu oluşturabileceği, imha edilmesi gereken tüberkülozlu etlerin mal niteliğini kaybetmediği ve üçüncü kişiler nezdinde ekonomik bir değer taşıyabileceği gözetilerek, sanıkların eylemlerinde hırsızlık suçunun unsurlarının oluştuğu kabul edilerek Yargıtay (Kapatılan) 13. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılmış ve yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın hırsızlık ve mala zarar verme eylemlerinin sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık aleyhine sunulan tek delilin olay yerinde bulunan plastik kutu üzerindeki lekeden alınan DNA örneğinin sanığın DNA profiliyle eşleşmesi olduğu, ancak diğer delillerin sanıkla uyuşmaması ve sanığın olaydan iki gün önce mağdurlardan hayvan satın almış olması gibi hususlar gözetilerek, sanık hakkında mahkûmiyet için yeterli delil bulunmadığından yerel mahkemenin beraat kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, polis kontrolünde kimliğini abisinin adını söyleyerek yanlış bildirmesi eyleminin hangi suçu oluşturduğuna ilişkin hukuki nitelendirme uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın başkasına ait kimlik bilgilerini kullanmasının, işlediği suç nedeniyle hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla değil, yakalama emrinin infazını engellemek amacıyla yapılması ve kimliği kullanılan kişi hakkında soruşturma veya kovuşturma başlatılmaması nedeniyle TCK m.268'deki başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçunun; sanığın gerçek kimliğinin tespit edilerek tutanağın bu kimlik bilgileri ile düzenlenmiş olması, sanığın gerçeğe aykırı olarak beyan ettiği isme göre düzenlenmiş herhangi bir belgenin de bulunmaması nedeniyle resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunun da oluşmadığı, ancak eylemin Kabahatler Kanunu m.40'ta düzenlenen kimliği bildirmeme kabahatini oluşturduğu, fakat bu kabahat için öngörülen zamanaşımının da dolduğu gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.