Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hukuk Mahkemesini Bağlama”
- Uyuşmazlık: Davacı banka tarafından kredi kartı sözleşmesine dayanılarak açılan itirazın iptali davasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı BKKK'nın 44/2. maddesindeki HUMK'ya yapılan atfın HMK'ya yapılmış sayılması ve HMK'nın 2/1. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu, TTK'nın 4/1-f maddesinde düzenlenen ticari dava tanımının bu davalarda uygulanmayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan kaynaklanan icra takibine itirazın iptali davasında, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihleri arasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı Kanun'un 44/2. maddesindeki HUMK’ya yapılan atfın HMK’nın ilgili maddesine yapılmış sayılacağı ve HMK’da asliye ticaret mahkemelerinin görevine ilişkin bir düzenleme yer almadığı, ticaret mahkemelerinin görevinin 6102 sayılı TTK'nun 5. maddesinde düzenlendiği, TTK'nun 4/1-f maddesinde ise bankalara ilişkin uyuşmazlıklarda tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu hususları değerlendirilerek, uyuşmazlığa konu davanın asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: HSK kararıyla Muğla ilinde asliye ticaret mahkemesinin kurulup faaliyete geçmesinden sonra, daha önce Fethiye Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış bir ticari davaya hangi mahkemenin bakmaya görevli olduğu hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6102 sayılı TTK'nın geçici 9. maddesi gereğince, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış davalarda göreve ilişkin hükümlerin uygulanmayacağı ve bu davaların açıldıkları tarihte yürürlükte bulunan hükümlere tabi olacağı, davada asliye hukuk ve ticaret mahkemesi arasında görev değil iş bölümü ilişkisi bulunduğu, iş bölümü itirazının ilk itiraz olarak ileri sürülmemesi halinde davanın açıldığı asliye hukuk mahkemesinde görüleceği, davacıların dava tarihinde Fethiye'de ticaret mahkemesi bulunmadığından iş bölümü itirazında bulunmalarının beklenemeyeceği ve davanın açıldığı Fethiye Asliye Hukuk Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Aynı eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davalarının, farklı düzeydeki mahkemelerde görülmesi nedeniyle davaların birleştirilip birleştirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nın 448. maddesindeki usul kurallarının derhal uygulanırlığı ilkesi ve HMK’nın 166. maddesi uyarınca, aynı yargı çevresinde bulunan mahkemelerin aynı düzey ve sıfatta olmaması nedeniyle davaların birleştirilmesine imkan bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcunun ödenmemesi nedeniyle yapılan takibe itirazın iptali davasında görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi mi yoksa Asliye Ticaret Mahkemesi mi olduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesindeki "diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça" ibaresi ve 6102 sayılı TTK'nın 4. maddesinin (f) bendi uyarınca, kredi kartı faaliyetinin bir bankacılık işlemi ve mutlak nitelikte ticari dava sayılması nedeniyle, bankalar tarafından açılan kredi kartı alacağına ilişkin itirazın iptali davalarında asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi kurulmayan bir yerde, dava açıldıktan sonra bu tür davalara bakmak üzere yeni bir asliye hukuk mahkemesi kurulması halinde, derdest davanın hangi mahkemede görülmeye devam edeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: HSYK’nın ihtisas mahkemeleri ile ilgili kararında, derdest davalara mevcut mahkemelerce devam edileceğine dair bir hüküm bulunmaması ve Anayasa’nın 37. maddesindeki kanuni hakim ilkesi gereğince, davanın açıldığı tarihte görevli olan mahkemenin, dava sonuçlanıncaya kadar yargılamaya devam etmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hâkimler ve Savcılar Kurulu kararıyla Muğla ilinde asliye ticaret mahkemesinin kurulması ve faaliyete geçmesinden önce açılmış bir davada, görevli mahkemenin Fethiye 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) mı yoksa yeni kurulan Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa'nın 37. maddesindeki kanuni hakim ilkesi, 6100 sayılı HMK'nın 30. maddesindeki usul ekonomisi ilkesi ve 6102 sayılı TTK'nın geçici 9. maddesi gözetilerek, davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan yasalara göre görevli olan Fethiye 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) davaya bakmaya devam etmesi gerektiği gerekçesiyle, Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi'nin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hazine'nin, özel orman parsellerinin yolsuz tescil edildiği iddiasıyla açtığı tapu iptal ve tescil davasında, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının Yargıtay tarafından bozulmasına rağmen direnme kararı vermesi üzerine, direnme kararının hukuki geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Özel orman parsellerinin oluşturulmasına ve tesciline esas teşkil eden işlemlerin yasa ve yönetmeliklere aykırı olarak yapıldığı, parsellerin 1942 yılı orman kadastrosunda orman sınırları içinde yer aldığı, 1945 tarihli 4785 sayılı Yasa ile devletleştirildiği ve 1950 tarihli 5658 sayılı Yasa kapsamındaki iade talebinin reddedilmesiyle Hazine mülkiyetinde kaldığı, ayrıca 1984 yılında yapılan orman kadastrosunda da parsellerin orman sınırları içinde gösterildiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Alanya'da asliye ticaret mahkemesinin kurulmasından önce asliye hukuk mahkemesinde açılan ticari davaya, asliye ticaret mahkemesinin kurulmasıyla hangi mahkemenin bakmakla görevli olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tabii hakim ilkesi gereğince, uyuşmazlığın doğduğu tarihte görevli mahkemenin yargılamaya devam etmesi gerektiği ve HSK kararlarında derdest davaların devrine ilişkin bir hüküm bulunmadığı gözetilerek asliye ticaret mahkemesinin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ayrı mahkemelerde görülen menfi tespit davası ile icra takibine itirazın iptali davası arasında HMK’nın 166. maddesi anlamında bağlantı bulunup bulunmadığı ve davaların birleştirilip birleştirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi ile Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesinde yapılan değişiklik sonrası aynı düzey ve sıfattaki mahkemeler olarak kabul edilemeyeceği, bu nedenle davaların birleştirilmesine imkan bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak esasa ilişkin inceleme yapılmak üzere dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Asliye hukuk mahkemesinde birden fazla davalıya karşı açılan davada, davalılardan birine karşı açılan davanın ticari dava niteliğinde olması ve bu davalı tarafından işbölümü itirazında bulunulması sebebiyle, asliye hukuk mahkemesinin işbölümü itirazını kabul edip davayı ticaret mahkemesine göndermekle yetinmesi gerekirken, diğer davalılar hakkında da ayrıca görevsizlik kararı verip veremeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Asliye hukuk mahkemesinde birden fazla davalıya karşı açılan davalardan birinin ticari dava niteliğinde olması ve bu davalı tarafından işbölümü itirazında bulunulması halinde, asliye hukuk mahkemesinin işbölümü itirazını kabul ederek dosyanın ticaret mahkemesine gönderilmesi gerektiği, diğer davalılar hakkındaki görev incelemesinin ise gönderilen ticaret mahkemesince yapılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.