Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hukuki Güven”
- Uyuşmazlık: İşverenin kıdem tazminatı ödeneceği yönünde verdiği güvenceye dayanarak istifa eden işçinin, kıdem tazminatı talep etme hakkının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşverenin beyan ve davranışları ile işçide istifa etmesi halinde kıdem tazminatı ödeneceği konusunda haklı bir güven oluştuğu, işçinin bu güvene dayanarak istifa ettiği ve işverenin bu güvenle çelişen davranışının hukuken korunamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bayilik sözleşmesinde yer alan asgari alım taahhüdüne aykırılık nedeniyle cezai şart talebinin, davacının sözleşme süresince bu hükme dayanmaktan imtina etmesi nedeniyle reddedilmesi üzerine, bu durumun davalıda haklı bir güven oluşturup oluşturmadığı noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sözleşmenin ilk yılındaki eksik alıma itiraz etmesine rağmen, davalının bu hükmün yerine getirilemeyeceği yönündeki cevabına rağmen, sözleşmeyi feshetmeyip 9 yıl boyunca cezai şart talebinde bulunmadan ticari ilişkiye devam etmesi, davalıda cezai şart hükmünün uygulanmayacağı konusunda haklı bir güven oluşturduğu ve davacının bu tutumuyla çelişen bir davranışta bulunmasının hukuken korunamayacağı gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Akaryakıt bayilik sözleşmesinde, bayi tarafından kota doldurulamaması sebebiyle, sözleşme süresi boyunca cezai şart uygulanmamışken, sözleşme sonunda cezai şartın talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, sözleşmenin ilk yılındaki kota ihlali için ihtarname göndermesine rağmen, davalının kotayı dolduramayacağına dair cevabi ihtarnamesine rağmen sözleşmeyi 9 yıl boyunca ifaya devam etmesi ve cezai şartı uygulamaması, davalıda cezai şart hükmünün uygulanmayacağına dair haklı bir güven oluşturduğu, davacının bu davranışının çelişkili davranış yasağına aykırı olduğu ve dürüstlük kuralı gereği bu talebinin reddi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın başkasına ait nüfus cüzdanı, yeşil kart ve sürücü belgesindeki fotoğrafları değiştirmesinin TCK 205. maddede düzenlenen “resmi belgeyi bozmak, yok etmek veya gizlemek” suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suçtan doğrudan zarar gören kişinin davaya katılma hakkının ihlal edildiği ve bu kişinin yokluğunda hüküm kurulamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet kararı ve Yargıtay 11. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılmış, yerel mahkeme kararının suçtan zarar görene tebliğ edilmesi için dosya Yargıtay 11. Ceza Dairesine tevdi edilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında iki ayrı araçla ilgili olarak düzenlenen sahte belgeler nedeniyle iki ayrı resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı verilmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın iki ayrı araca ait sahte belgeleri farklı zamanlarda kullanmaya başladığı ve resmî belgede sahtecilik suçunun seçimlik hareketlerinden kullanma fiilini her bir araç için ayrı ayrı ve farklı zamanlarda gerçekleştirdiğinin anlaşılması, ayrıca suçların mağdurunun kamu olması ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanabilmesi için suçların aynı mağdura karşı işlenmesi şartının gerçekleşmemesi gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında, farklı kişiler aleyhine düzenlenen birden fazla sahte resmi belge nedeniyle, zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Suça konu sahte tutanakların, sanıklar tarafından kendilerini kurtarmak amacıyla, farklı tarihlerde de olsa tek bir suç işleme kararı kapsamında düzenlenmiş olması ve resmi belgede sahtecilik suçunun mağdurunun kamu, anılan tutanaklarda adı geçen kişilerin ise suçtan zarar gören olarak kabul edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme hükmünün Özel Dairece bozulması onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanıklara yüklenen resmi evrakta sahtecilik suçunun sabit olup olmadığı ve sabit ise eylemlerinin ayrı ayrı sahtecilik suçlarını mı yoksa zincirleme suçu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık orman muhafaza memurlarının, sorumluluktan kurtulmak amacıyla farklı tarihlerde düzenledikleri sahte suç tutanaklarını aynı gün savcılığa vermeleri ve diğer deliller birlikte değerlendirilerek, eylemlerinin zincirleme sahtecilik suçu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Değişik tarihlerde farklı kişilere ait araçların muayene belgelerinde sahtecilik yapan sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Belgede sahtecilik suçunun mağdurunun kamu olduğu, eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi halinde bu kişinin mağdur değil, suçtan zarar gören konumunda bulunduğu ve sanığın sahtecilik eylemlerini değişik zamanlarda aynı suç işleme kararı altında gerçekleştirdiği gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı zincirleme suçtan cezalandırmasına ilişkin hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı vekilinin istinaf dilekçesinin Bölge Adliye Mahkemesince reddine karar verilmesinin ardından 7251 sayılı Kanun'un 53. maddesiyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu'na eklenen Ek Madde 6 hükmünün yürürlüğe girmesiyle, bu hükmün somut olaya uygulanıp uygulanamayacağı ve ilk derece mahkemesince verilen kararın miktar itibariyle kesin nitelikte olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kanun'un Ek Madde 6 hükmünün, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davalarında verilen kararların miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna açık olduğunu düzenlemesi ve bu düzenlemenin Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı ile hukuki güvenlik ilkesi gereği, yürürlük tarihinden önce verilmiş kararlara da uygulanması gerektiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı bayiinin sözleşmede belirlenen asgari alım miktarını karşılamadığı gerekçesiyle sözleşmenin devamı sırasında kâr kaybı talebinde bulunup bulunamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, davalı bayinin yıllık asgari alım taahhüdüne uymaması durumunda her yıl sonunda çekince koymadan mal vermeye devam ederek davalıda kâr kaybı talebinde bulunulmayacağına dair haklı bir güven oluşturduğu, bu nedenle davacının çelişkili davranış yasağı gereğince kâr kaybı talebinde bulunamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.