Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hukuki Himaye”
- Uyuşmazlık: Sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasında, TTK'nın 1268. maddesinde düzenlenen iki yıllık zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi olarak yabancı mahkeme kararının kesinleşme tarihinin mi yoksa bu kararın tenfizine ilişkin kararın kesinleşme tarihinin mi esas alınacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının Türkiye'de hüküm ve sonuç doğurabilmesi için tanıma veya tenfiz kararıyla kesinleşmesi gerektiği, bu nedenle sigorta sözleşmesinden doğan taleplerde zamanaşımı süresinin başlangıcının yabancı mahkeme kararının tenfizine ilişkin kararın kesinleşme tarihi olarak belirlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Takipten sonra ödeme yapılan icra takibinde, alacaklının ödenmeyen miktar ile birlikte takip masrafları, vekalet ücreti ve tahsil harcı yönünden itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı borçlunun, ödeme emrinin tebliğinden sonra ve itirazın iptali davası açılmadan önce borcun büyük bir kısmını ödediği ve davacı alacaklının da bu kısmi ödemeyi kabul ettiği, ödenmeyen küçük miktar için dava açılmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve alacaklının dava tarihi itibariyle ödenmiş miktar için hukuki yararının bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İlamsız icra takibine konu alacak için, takip kesinleştikten sonra açılan alacak davasında davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlamsız takipte, borçlunun ödeme emrine itiraz etmemesi veya itirazının kaldırılmasıyla takibin kesinleşmesi halinde alacaklının haciz yoluyla alacağına kavuşabileceği, dolayısıyla aynı alacak için eda davası açmasında hukuki yarar bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından ödenen asıl alacaktan sonra, davacının icra takibi masrafları ve vekâlet ücreti için açtığı itirazın iptali davasında hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davada menfaatin (hukuki yararın) dava şartı olduğu ve davacının icra masrafları ve vekâlet ücreti alacağı için dava açmakta hukuki yararının bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin aksine karar veren direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı kurum ile alt işveren arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, davalı kurumun işçisi olduğunun tespitini istediği davada, tespit davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iş akdinin dava tarihinden önce sona ermesi nedeniyle, ... davası açma imkanı varken tespit davası açmasında güncel hukuki yararının bulunmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin esastan red kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı kurum ile çalıştığı alt işveren arasında muvazaalı bir ilişki olduğunu iddia ederek açtığı tespit davasında, davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, asıl işveren - alt işveren ilişkisi arasındaki muvazaanın tespiti için açtığı tespit davasında, davayı açmakta güncel ve korunmaya değer bir hukuki yararının bulunduğunu ortaya koyamaması ve diğer dava yollarına başvurma imkanı varken neden tespit davası açmak zorunda kaldığını açıklayamaması gözetilerek, davacının hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı kurum ile çalıştığı alt işveren firma arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun tespiti talebiyle açtığı davada, davacının tespit davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tespit davası açılabilmesi için, davacının davayı açmakta güncel bir hukuki yararının bulunması gerektiği, davacının somut olayda bu hukuki yararını ortaya koyamadığı ve diğer dava yollarına başvurma imkanı varken neden tespit davası açmak zorunda kaldığını açıklamadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davayı kabulüne ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı kurum ile çalıştığı alt işveren arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunun tespiti davasında hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tespit davasında davacının, davalı kurum ile çalıştığı alt işveren arasında muvazaanın tespitini talep ederken güncel hukuki yararını ortaya koyamadığı ve diğer dava çeşitlerine nazaran neden tespit davası açmak zorunda kaldığına dair bir gerekçe sunmadığı gözetilerek mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı kurum ile çalıştığı şirket arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunun tespiti davasında hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, tespit davası açmakta güncel hukuki yararının bulunduğunu ortaya koyup ispatlayamadığı ve bu hususun dava şartı olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.