Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kısmi Alacak Davası”
- Uyuşmazlık: Somut olayda dava konusu kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının belirsiz alacak olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarını belirleyebilmesi için gerekli bilgilere sahip olduğu ve bu alacakların belirlenmesinin objektif veya sübjektif bir imkansızlığa dayanmadığı, belirsiz alacak davası açma şartlarının oluşmadığı ve hukuki yarar bulunmadığı gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaya konu edilen kıdem, ihbar ve sendikal tazminat alacaklarının belirsiz alacak olup olmadığı ve buna bağlı olarak belirsiz alacak davası açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin, dava dilekçesinde kısmi dava ve belirsiz alacak davası ifadelerini birlikte kullanmasına rağmen, daha sonra yaptığı açıklama ile davanın kısmi dava olarak değerlendirilmesini talep etmesi ve davanın niteliğinin belirlenmesinin mahkemeye ait olması gözetilerek, Özel Daire bozma kararının kaldırılarak direnme kararının onanmasına, ancak davalı vekilinin miktara ve sair yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaya konu edilen kıdem, ihbar ve sendikal tazminat alacaklarının belirsiz alacak olup olmadığı ve buna göre davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığını belirtmesine rağmen, daha sonra kısmi dava olarak değerlendirilmesini talep etmesi ve alacakların belirlenebilir nitelikte olması nedeniyle, belirsiz alacak davası açılamayacağı ve davanın kısmi dava hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı onanmış, ancak miktar ve sair yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaya konu edilen kıdem, ihbar ve sendikal tazminat alacaklarının belirsiz alacak olup olmadığı ve buna göre davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde kısmi dava açtığına dair beyanda bulunması ve davanın kısmi dava olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, Özel Daire bozma kararına karşı verilen direnme kararı onanmış, ancak miktar ve sair yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaya konu edilen kıdem, ihbar ve sendikal tazminat alacaklarının belirsiz alacak olup olmadığı ve buna göre davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin mahkemeye sunduğu dilekçede davanın kısmi dava olarak değerlendirildiğinin beyan edilmesi ve davanın hukuki vasfının tayininin mahkemeye ait olması gözetilerek, Özel Daire'nin belirsiz alacak davası olduğundan bahisle verdiği bozma kararının yerinde olmadığı ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaya konu edilen ihbar ve sendikal tazminat alacaklarının belirsiz alacak olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde kısmi dava olarak nitelendirdiği davasında ihbar ve sendikal tazminat alacaklarının belirlenebilir nitelikte olduğu, belirsiz alacak davası açılamayacağı ve davacının kısmi dava açmakta hukuki yararının bulunduğu gözetilerek direnme kararı onanmış, ancak miktar ve sair yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında ücret, fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücretlerinin belirsiz alacak davası olarak talep edilip edilemeyeceği ve davanın tamamen ıslah edilerek tam eda davasına dönüştürülüp dönüştürülemeyeceği ile davacı işçi tarafından yapılan feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: İşçilik alacaklarında belge düzenleme yükümlülüğünün işverende olması ve işçinin ücretinin eksik ödenip ödenmediğini ancak işveren kayıtlarından tespit edebileceği, davacının banka kayıtları ve bordrolarının uyumlu olduğu ve eksik ücret alacağının bulunmadığı, diğer işçilik alacaklarının ise belirsiz alacak davasına konu edilebileceği, davacının fazla mesai yaptığı ve fazla çalışma ücretlerinin eksik ödendiği, bu nedenle iş sözleşmesinin davacı tarafından haklı nedenle feshedildiği ve kıdem tazminatına hak kazandığı gözetilerek, direnme kararının ücret alacağı yönünden hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine ilişkin kısmı onanmış, kıdem tazminatı yönünden ise direnme kararı uygun bulunmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücretinin belirsiz alacak olup olmadığı ve davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücretini belirleyebilmesi için gerekli bilgi ve belgelere sahip olduğu ve bu alacakların miktarının davalı işverenin beyan ve belgeleriyle belirleneceği bir durum olmadığı gözetilerek, belirsiz alacak davası açma koşullarının oluşmadığı ve davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında kıdem, ihbar ve yıllık izin alacaklarının belirsiz alacak davasına konu olup olamayacağı ile hafta tatili ücretinin hem hafta tatili hem de fazla mesai ücreti olarak hesaplanıp hesaplanamayacağı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararının, Özel Daire bozma kararına karşı yeterli ve anlaşılabilir gerekçe içermemesi, çelişkiler barındırması ve bazı hususlarda dosya kapsamı dışında değerlendirmeler yapması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, kıdem, ihbar ve fazla mesai alacakları taleplerinin belirsiz alacak davası mı yoksa kısmi dava olarak mı açıldığı ve buna bağlı olarak faiz başlangıç tarihinin ne olacağı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire bozma kararının çelişkili değerlendirmeler içerdiği ve açık bir maddi hataya dayalı olduğu anlaşıldığından, Hukuk Genel Kurulu tarafından Özel Daire bozma ve yerel mahkeme direnme kararları kaldırılarak, ilk karara yönelik temyiz itirazlarının yöntemince incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında kıdem, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücretlerinin belirsiz alacak olup olmadığı ve davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, hizmet süresi ve iddia ettiği ücret üzerinden kıdem ve ihbar tazminatlarını, kıdemi ve kullandığı izin süresine göre yıllık izin ücretini belirleyebilecek durumda olması ve bu alacakların hesaplanmasında objektif veya sübjektif bir imkansızlık bulunmaması nedeniyle, belirsiz alacak davası açılmasının koşulları oluşmadığı ve davacının hukuki yararının olmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Belirsiz alacak davasında, talep arttırımı yapılan miktarlar için faizin hangi tarihten itibaren işleyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Belirsiz alacak davasında zamanaşımının alacağın tamamı için dava tarihinde kesildiği ve davanın amacının alacağın belirlenmesi halinde tümü için hüküm kurulması olduğu gözetilerek, talep arttırımı yapılan miktarlar dahil alacağın tümü için faizin dava tarihinden itibaren işletilmesi gerektiği değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.