Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kısmi Butlan”
- Uyuşmazlık: Vekil eden tarafından açılan menfi tespit davasında, avukatlık ücret sözleşmesinin geçerliliği, azlin haklı olup olmadığı ve davalı avukatın vekalet ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Avukatlık ücret sözleşmesinde daire verilmesine ilişkin kısım kısmi butlanla geçersiz ise de sözleşmede açıkça 350.000 TL ücret kararlaştırıldığı, davalı avukatın haksız azledildiği kabul edildiğine göre vekalet ücretinin bu miktar üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: TMSF'ye devredilen bir bankanın, davacıya ait hesaba uyguladığı yüksek faiz oranlarını daha sonra gabin ve ahlaka aykırılık iddiasıyla tenkis etmesi sonucu ödenmeyen faiz alacağının tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, bankanın müzayaka halinde olup olmadığı, uygulanan faiz oranlarının aşırı olup olmadığı ve davacının sözleşme çerçevesinde faiz istemesinin objektif iyiniyet kuralına aykırı olup olmadığı konularında yeterli inceleme yapmadan ve eksik bir bilirkişi raporuna dayanarak hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hukuken imkansız olan bir taşıma sözleşmesinin geçersizliği nedeniyle, davalıdan sözleşme öncesi sorumluluk (culpa in contrahendo) kapsamında tazminat talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hem davacı hem de davalının taşımacılık sektöründe faaliyet gösteren tacirler olarak, yükün karayoluyla taşınmasının hukuken imkansız olduğunu bilmeleri veya öngörmeleri gerektiği, bu nedenle davalının sözleşmenin imkansızlığı konusunda davacıyı bilgilendirmeme hususunda bir kusurunun olmadığı ve sözleşme öncesi sorumluluk doğmayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bankanın TMSF'ye devredilmeden önce davacıya uyguladığı yüksek faiz oranlarının gabin oluşturup oluşturmadığı ve davacının faiz alacağının ödenip ödenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın ekonomik kriz nedeniyle müzayaka halinde olduğu, davacının da bankanın bu durumundan faydalanarak fahiş faiz geliri elde etmek amacıyla hareket ettiği ve bu durumun dürüstlük kuralına aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tacir olan davalı şirket ile davacı arasında akdedilen akaryakıt istasyonu işletme sözleşmesinden kaynaklanan cezai şartın miktarının fahiş olup olmadığı ve Türk Ticaret Kanunu'nun 24. maddesi uyarınca indirim yapılıp yapılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin tacir olması sebebiyle fahiş olsa dahi cezai şartın indirilemeyeceği ve sözleşme tarihindeki sermayesi, cezai şartın sözleşme tarihindeki karşılığı ve 2012 yılı itibariyle öz varlığı göz önünde bulundurulduğunda cezai şartın davalı şirketin ekonomik mahvına neden olmayacağı değerlendirilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Harici senetle yapılan taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin geçersizliği nedeniyle davacı tarafından ödenen kaparo bedelinin iadesi talebiyle açılan itirazın iptali davasında, davalının sözleşmedeki cezai şart hükmüne dayanarak kaparo bedelini iade etmemesi hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Tapulu taşınmaz satış sözleşmelerinin resmi şekilde yapılması gerektiği, aksi halde geçersiz olacağı ve fer'i nitelikteki kaparo sözleşmesinin de geçersiz sayılacağı, dolayısıyla davalının sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca aldığı kaparoyu iade etmesi gerektiği gözetilerek, davalının istinaf aşamasında ileri sürmediği hususları temyizde ileri süremeyeceği de değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evliliğin iptali davasında, daha önce verilmiş bir boşanma kararının Yargıtayca bozulması nedeniyle davalının aynı anda iki evlilik yapmış gibi bir durum oluşması sebebiyle ikinci evliliğin mutlak butlanla geçersiz olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesinin, davalının önceki boşanma kararının Yargıtayca bozulması nedeniyle ikinci evliliğinin Türk Medeni Kanunu'nun 145. maddesi uyarınca mutlak butlanla geçersiz olduğuna dair kararları, usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Henüz kat irtifakı kurulmamış bir taşınmazdaki belirli bir daireye isabet eden arsa payının devri konusunda tapu kaydının iptali ve tescili talebiyle açılan davada, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü hususların tapu iptali ve tescil sebebi oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Henüz kat irtifakı kurulmamış bir taşınmazdaki belirli bir daireye isabet eden arsa payının devrinde, taraflar arasında yapılan sözleşmede davalının sadece belirli bir daireye ilişkin hak talep edebileceği kararlaştırılmış olmasına rağmen, davalının tapuda tüm payın devrini talep etmesi üzerine açılan davada, öncelikle kat irtifakının kurulup kurulamayacağının tespit edilmesi, kurulabiliyorsa kat irtifakının kurulması ve davalının dairesine isabet eden pay dışındaki payın davacıya iade edilmesi, kurulamıyorsa bilirkişi aracılığıyla davalının dairesine isabet eden payın tespit edilip geri kalan payın davacıya iade edilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından satışı vaat edilen taşınmazın aslında Hazineye ait olması sebebiyle ifa imkansızlığı doğması üzerine, davacının hangi tazminat türüne ve miktarına hak kazanacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Satış vaadi sözleşmesinin başlangıçta geçerli olduğu, ancak sonradan ifa imkânsızlığı doğduğu, bu imkânsızlığın davalının kusurundan kaynaklanmadığı ve davacının müspet zararını talep edebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin denkleştirici adalet ilkesine göre hükmettiği tazminat miktarının davacının güncel zararını karşılamadığı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.