Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kısmi Sorumluluk”
- Uyuşmazlık: Seri davalarda avukatlık ücretinin hesaplanmasında, davalılardan birinin sorumluluğunun kısmi olması durumunda, vekalet ücretinin hangi oranda ve kimden tahsil edileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalılardan birinin sadece belirli bir dönem için sorumlu tutulduğu ve davanın seri dava niteliğinde olduğu gözetilerek, avukatlık ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden %50 oranında indirimli olarak hesaplanması ve davalılardan kısmi sorumluluk oranında tahsil edilmesi gerektiği değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Seri davalarda hükmedilen avukatlık ücretinin hesabında, davalının kısmi sorumluluğu ve reddolunan taleplerin dikkate alınıp alınmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi uyarınca seri davalarda avukatlık ücretinin hesaplanırken davalının kısmi sorumluluğunun ve reddolunan taleplerin dikkate alınması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrası düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Seri davalarda hükmedilen avukatlık ücretinin hesabında, davalının kısmi sorumluluğunun ve reddolunan taleplerin gözetilmemesi nedeniyle, avukatlık ücretinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının sorumluluğunun belirli bir döneme ilişkin kısmi olduğu ve davacının taleplerinin bir kısmının reddedildiği gözetilerek, avukatlık ücretinin bu hususlar dikkate alınarak yeniden hesaplanması gerektiği gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrası düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı aracın sürücüsü olan desteğin kısmi kusurlu olduğu trafik kazası neticesinde ölümü halinde, desteğinden yoksun kalanların sigortacıdan tazminat isteyip isteyemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İşletenin sorumluluğunun tehlike sorumluluğu niteliğinde olması, KTK m.92'de desteğinden yoksun kalanların tazminat isteminin kapsam dışında tutulmaması ve desteğinden yoksun kalanların üçüncü kişi konumunda olduğu gözetilerek, sürücünün kusurunun destekten yoksun kalanlara karşı ileri sürülemeyeceği ve yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıksız çekler nedeniyle bankanın 3167 sayılı Kanun'un 10. maddesi uyarınca sorumluluğunun olup olmadığı ve kısmi ödeme yapılıp yapılmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 3167 sayılı Kanun'un 4. maddesinde yapılan değişiklikle, bankanın ödeme yükümlülüğünün çek hesabında bulunan miktarla sınırlı olduğu ve kısmi ödeme yapılabileceği gözetilerek, mahkemenin bankanın 10. maddedeki sorumluluğuna dayanarak verdiği kabul kararının bozulmasına, direnme kararının da bu gerekçeyle onanmamasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muhatap banka dışında başka bankalara ibraz edilen karşılıksız çıkan çek yaprakları için bankanın 5941 sayılı Çek Kanunu'nun 8/4. maddesinde düzenlenen sorumluluk miktarını ödemekle yükümlü olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bankaların müşterilerine verdikleri eski çek defterleri ile ilgili olarak 3167 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasına devam edileceği, davalı bankanın eski çek defteri kullandığını iddia etmesi, çek asıllarının bankaya ibraz edildiğine dair yerel mahkeme kararında bir tespit bulunmaması ve dava dosyasında da bu yönde bir delil olmaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Seri davalarda hükmedilen avukatlık ücretinin hesabında, davalının kısmi sorumluluğunun ve reddolunan miktarın gözetilmemesi nedeniyle, doğru hesaplanıp hesaplanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının yargılama giderlerine katılma yükümlülüğünün, sorumluluğunun başladığı tarih ve miktar ile sınırlı olması ve seri davalarda avukatlık ücretine hükmedilirken, kabul edilen ve reddedilen miktar üzerinden ayrı ayrı hesaplama yapılması gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Seri davalarda avukatlık ücretinin hesabında, davalılardan birinin sorumluluğunun kısmi olması ve davaların bir kısmından beraat etmesi durumunda, avukatlık ücretinin hangi oranda ve hangi davalıdan tahsil edileceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi ve davanın seri dava niteliğinde olması gözetilerek, davalılardan birinin sadece bir kısım alacaklar için sorumlu olması ve diğer davalardan beraat etmesi sebebiyle avukatlık ücretinin bu davalıdan tahsil edilecek kısmının, sorumluluğu oranında belirlenmesi ve davacı aleyhine hükmedilen avukatlık ücretinin de aynı oranda indirilerek hesaplanması gerektiği değerlendirilerek mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşyeri devri halinde, devir tarihinden sonra yapılan kısmi ıslahla talep artırımı durumunda devreden işverenin iki yıllık hak düşürücü süreye tabi olan sorumluluğunun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Devreden işverenin devir tarihinde muaccel olan alacaklardan sorumluluğunun, devir tarihinden itibaren iki yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğu, davanın açılmasıyla hak düşürücü sürelerin yalnız dava edilen kısım için korunacağı, kısmi ıslahla talep artırımı durumunda artırılan kısım için iki yıllık sürenin geçmiş sayılacağı gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı bankanın, davalı şirket çalışanının sahte talimatları ile davacı şirket hesabından usulsüz para çekilmesi nedeniyle oluşan zarardan sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, çalışanını denetleme yükümlülüğünü ihlal ederek meydana gelen zararda kusurlu olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davacı şirketin kusur oranını belirleyip davalı bankanın sorumluluğunu bu oranda azaltan kısmi kabul kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konut edindirme yardımı ve nemasından kaynaklanan alacak davasında davalıların sorumluluğunun kapsamı ve yasal dayanağı ile kısmi davada hükmedilen miktarın temyiz edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: HUMK m. 427’de belirtilen miktar sınırlamasının, konut edindirme yardımı alacakları gibi yorum kararı niteliğindeki ve sorumluluk tespiti içeren davalarda uygulanmayacağı, davalıların sorumluluğunun ise yasal düzenlemeler çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.