Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kıyas Yasağı”
- Uyuşmazlık: Eşlerden birinin düzenlediği iddianame ile açılan kamu davasında, diğer eşin hakim sıfatıyla yargılama yapmasının ve karar vermesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza muhakemesinde, CMK'nın 22 ve 23. maddelerinde sayılan hakimin davaya bakamayacağı ve yargılamaya katılamayacağı hallerin dışında, eşlerden birinin iddianame düzenlemesi diğer eşin hakim olarak davaya bakmasına engel teşkil etmediği, tarafsızlık ilkesinin ihlal edildiğine dair somut bir veri de bulunmadığı gözetilerek Yargıtay 4. Ceza Dairesinin bozma ilamının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eşlerden birinin düzenlediği iddianame ile açılan kamu davasında, diğer eşin hâkim sıfatıyla yargılama yapmasının ve karar vermesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza muhakemesinde tarafsızlığın güvence altına alınmasına yönelik düzenlemeler, CMK'nın 22 ve 23. maddelerinde sınırlı olarak sayılan hâkimin davaya bakamayacağı ve yargılamaya katılamayacağı hâller arasında, eşlerden birinin iddianame düzenlemesi durumunda diğer eşin hâkim olarak davaya bakamayacağına ilişkin açık bir düzenlemeye yer verilmemiş olması, sanık hakkında iddianame düzenleyen Cumhuriyet savcısının kovuşturma evresinde mahkemede görev almaması, sanık tarafından hâkimin reddi istenmemesi, hâkimin davadan çekinmemesi, eşlerin bir mahkemenin aynı dairesinde görev yapmaması, ceza muhakemesi hukukunda kıyas yoluyla istisnai hükümlerin kapsamının genişletilememesi ve yerleşik uygulamanın da bu yönde olması hususları değerlendirilerek, eşlerden birinin düzenlediği iddianame ile açılan davada diğer eşin hâkim sıfatıyla yargılama yapmasının ve karar vermesinin başlı başına adil yargılanma hakkının ihlali sonucunu doğuracak şekilde objektif ve sübjektif anlamda tarafsızlık ilkesini zedelemediği kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yapılan itiraz üzerine verilen yeni cezanın, önceki cezadan daha ağır olmasının cezayı aleyhe değiştirme yasağına uyup uymadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, davanın esasını çözmeyen bir karar olması ve lehe/aleyhe sonuçtan söz edilememesi, CMK’da itiraz yolunda cezayı aleyhe değiştirme yasağı düzenlenmemesi ve istisnai normların kıyas yoluyla genişletilememesi gözetilerek, itiraz üzerine verilen cezanın öncekinden daha ağır olmasının cezayı aleyhe değiştirme yasağına aykırı olmadığına ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının kabulüne karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hapis cezası adli para cezasına çevrilen sanık hakkında, yasal olarak mümkün olmamasına rağmen hükmolunan adli para cezasının ertelenmesi ve denetim süresi belirlenmesi hususunda, Yargıtay Özel Dairesi ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: TCK'da erteleme müessesesinin sadece hapis cezaları için öngörüldüğü, adli para cezaları için erteleme kurumuna yer verilmediği ve hapis cezalarının ertelenmesi halinde öngörülen denetim süresinin kıyas yoluyla adli para cezalarına uygulanmasının mümkün olmadığı, aksi halde kıyas yasağına aykırılık teşkil edeceği gözetilerek; yerel mahkeme hükmündeki “bir ay”lık denetim süresinin “bir yıl” olarak düzeltilmesine ve TCK'nun 51/7. maddesinin uygulanmasına ilişkin “kısmen veya tamamen ceza infaz kurumunda” ibaresinin çıkarılmasına karar verilerek Özel Daire'nin düzelterek onama kararı kaldırılarak yerel mahkeme hükmü düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında, seçenek yaptırım öngörülen kasten yaralama suçunda, TCK'nın 58/3. maddesi gereğince hapis cezası tercih edildikten sonra, bu cezanın adli para cezası dışındaki diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suçta ve cezada kanunilik ilkesi gereğince, kanunda açıkça yasaklanmayan bir hususun kıyas veya genişletici yorum yoluyla yasak kapsamına alınamayacağı, tekerrür halinde TCK'nın 58/3 hükmü gereğince hapis cezasının tercih edilmesinin zorunlu olduğu ancak adli para cezası dışındaki diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesine dair bir yasağın bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında, seçenek yaptırım öngörülen kasten yaralama suçunda, hapis cezasının temel ceza olarak seçilmesinden sonra, bu cezanın adli para cezası dışındaki seçenek yaptırımlara çevrilmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suçta ve cezada kanunilik ilkesi gereğince, kanun koyucunun tekerrür halinde hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesini yasakladığı, ancak diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi konusunda bir yasaklama öngörmediği, kıyas yasağı da gözetilerek, hapis cezasının adli para cezası dışındaki bir seçenek yaptırıma çevrilmesinde isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında iftira suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne karşı, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında uyuşmazlık oluşmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın iftirasından dönmesinin, gerçeğin kolluk kuvvetleri tarafından ortaya çıkarılmasından sonra gerçekleştiği ve bu nedenle sanığın gerçeğin ortaya çıkmasına herhangi bir katkısının bulunmadığı gözetilerek, TCK'nın 269. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanamayacağına ve yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında suç duyurusunda bulunan hâkimin, bu suç duyurusu üzerine düzenlenen iddianame ile açılan kamu davasında yargılama yapmasının ve karar vermesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin görev yasaklarının CMK'da sınırlı olarak sayılması, hâkimin suç duyurusunda bulunmasının ve sonrasında açılan davaya bakmasının CMK m.22, 23 ve CMUK m.308'de sayılan hukuka aykırılık halleri arasında yer almaması ve istisnai hükümlerin kıyas yoluyla genişletilememesi gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilerek 8. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılmıştır. - Uyuşmazlık: Haksız tutuklama tazminatı davasında davacı lehine yapılan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazında CMK m. 308'de öngörülen süre şartının aranıp aranmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 466 sayılı Kanun uyarınca açılan tazminat davalarında davacının "sanık" sıfatı bulunmadığı, CMK m.308'deki süresiz itiraz hakkının yalnızca sanık lehine öngörüldüğü ve bu hükmün kıyas yoluyla davacı lehine genişletilemeyeceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının süre yönünden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın kasten öldürme eylemini töre saikiyle mi yoksa haksız tahrik etkisiyle mi işlediği ve diğer sanıkların azmettirme suçundan sorumlu olup olmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, uzun süre kızını kötü yaşam tarzından kurtarmaya çalışmasına rağmen başarılı olamaması, kızının kendisine şiddet uygulaması ve hakaret etmesi gibi olaylar neticesinde haksız tahrik altında eylemi gerçekleştirdiği, ayrıca diğer sanıkların azmettirdiğine dair yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.