Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kıymetli Evrak”
- Uyuşmazlık: İcra takibinin dayanağı senedi tahsil cirosu ile devralan davalının alacaklı sıfatıyla borçlu aleyhine takip başlatmasının hukuken mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tahsil cirosu ile senedi devralanın vekil hamil sıfatıyla takip yetkisi bulunmadığı ve borçlunun hamile karşı ileri sürebileceği def'îlerin ancak cirantaya karşı ileri sürülebilecek def'îlerle sınırlı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemine konu bono senedinin emre yazılı olarak düzenlenmesi nedeniyle geçersiz olup olmadığı ve keşidecinin bu geçersizliği senedi ciro yoluyla devralan hamile karşı ileri sürüp süremeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 6762 sayılı TTK’nın 690. maddesinin yollamasıyla bonolarda da uygulama yeri olan 599. maddesi uyarınca, keşidecinin lehtarla arasındaki ilişkiye dayanan def’ileri, senedi ciro yoluyla devralan hamile karşı ileri süremeyeceği ve somut olayda takip alacaklısının kötü niyetli olduğuna dair bir ispat bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemine konu bononun emre yazılı düzenlenmesi sebebiyle geçersiz olup olmadığı ve keşidecinin bu geçersizlik def'ini, senedi ciro yoluyla devralan hamile karşı ileri sürüp süremeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 6762 sayılı TTK'nın 690. maddesinin göndermesiyle bonolarda da uygulanması gereken 599. maddesi uyarınca, keşidecinin lehtara karşı ileri sürebileceği def'ileri, senedi ciro yoluyla devralan hamile karşı ileri süremeyeceği ve somut olayda takip alacaklısının kötü niyetli olduğunun iddia ve ispat edilmediği, senet metninde de tüketici sözleşmesi nedeniyle verildiğine ilişkin bir ibare bulunmadığı, ayrıca takip dayanağı senetteki imzaya itiraz edilmediği ve borcun ödendiğinin de ispatlanamadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemine konu senedin TKHK’ya aykırı olarak emre yazılı düzenlenmesi sebebiyle geçersiz olup olmadığı ve keşidecinin bu geçersizlik iddiasını, senedi ciro yoluyla devralan hamile karşı ileri sürüp süremeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: TTK m. 599 hükmü uyarınca keşidecinin, lehtara karşı ileri sürebileceği defileri, senedi ciro yoluyla iktisap eden ve kötü niyetli olmadığı anlaşılan hamile karşı ileri süremeyeceği ve tüketici senedinin emre yazılı düzenlenmesinin mutlak bir geçersizlik hali oluşturmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elden çıkmış çeklere ilişkin iptal kararı alan lehdara ödeme yapan keşidecinin, sonradan çekleri elinde bulunduran hamile karşı çek bedelinden sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çeklerdeki lehtar cirosunun sahte olduğunun tespit edilmesi ve bu nedenle davalı bankanın yetkili hamil sıfatını taşımadığı, davacının çekleri iyiniyetle lehdara ödediği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Lehtar cirosu sahte olan ve hakkında zayi nedeniyle iptal kararı bulunan bir çekin, keşidecisi hakkında imzaların istiklali ilkesinin uygulanıp uygulanamayacağı ve keşidecinin çek bedelini son hamile ödeyip ödemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İmzaların istiklali ilkesi gereğince, lehtar cirosunun sahte olması ve çek hakkında zayi nedeniyle iptal kararı bulunmasının, keşidecinin senet üzerindeki sorumluluğunu ortadan kaldırmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemine konu bono senedinin emre yazılı olarak düzenlenmesi sebebiyle geçersiz olup olmadığı ve keşidecinin bu geçersizlik def'ini, senedi ciro yoluyla devralan hamile karşı ileri sürüp süremeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6762 sayılı TTK’nun 690. maddesinin yollamasıyla bonolarda da uygulama yeri olan 599. maddesi uyarınca, keşidecinin temel borç ilişkisine dayanan def'ileri, senedi ciro yoluyla iktisap eden hamile karşı ileri süremeyeceği ve somut olayda takip alacaklısının kötü niyetli olduğuna dair bir delil de bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemine konu bononun emre yazılı olarak düzenlenmesi nedeniyle geçersiz olup olmadığı ve bu geçersizliğin iyiniyetli hamile ileri sürülebilir olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4077 sayılı TKHK’nın 6/A maddesi gereğince nama yazılı olması gereken bononun emre yazılı olarak düzenlenmesi halinde dahi, keşidecinin bu durumu, senedi ciro yoluyla devralan iyiniyetli hamile karşı ileri süremeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemine konu bono senedinin emre yazılı düzenlenmesi nedeniyle geçersiz olup olmadığı ve keşidecinin bu geçersizlik def'ini hamile karşı ileri sürüp süremeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6762 sayılı TTK'nın 690. maddesi gereğince bonolarda da uygulanacak olan 599. maddesi uyarınca, keşidecinin lehtarla arasında mevcut olan def'ileri, senedi devralan hamile karşı ileri süremeyeceği ve somut olayda da takip alacaklısının kötüniyetli olduğunun ispatlanamadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemine dayalı emre yazılı bono ile başlatılan icra takibine karşı, keşidecinin senedin TKHK’ya aykırı olarak emre yazılı düzenlenmesi nedeniyle geçersiz olduğu iddiasını, senedi ciro yoluyla devralan takip alacaklısına karşı ileri sürüp süremeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: TTK m.599 hükmü uyarınca keşidecinin, kendisi ile lehtar arasındaki ilişkiye dayanan def’ileri, senedi devralan hamile karşı ileri süremeyeceği ve tüketici senedinin emre yazılı olarak düzenlenmesinin kanundan doğan bir geçersizlik hali olsa dahi keşidecinin bu durumu sonradan iyiniyetli hamile karşı ileri sürmesinin mümkün olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemine konu emre yazılı bonoya dayalı takipte, keşidecinin, bononun TKHK’nun 6/A maddesi gereğince nama yazılı olması gerektiği iddiasını, senedi ciro yoluyla devralan hamile karşı ileri sürüp süremeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Keşidecinin, lehtara karşı ileri sürebileceği şahsi def'ileri, senedi ciro yoluyla devralan hamile karşı ileri süremeyeceği, ayrıca tüketici senedinin TKHK'ya aykırı olarak emre yazılı düzenlenmesinin mutlak butlan oluşturmadığı ve bu nedenle keşidecinin bu durumu iyiniyetli hamile karşı ileri süremeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemine dayalı olarak verilen ve kanunen nama yazılı olması gerekirken emre yazılı düzenlenen bir bononun, ciro yoluyla devralan hamile karşı keşideci tarafından geçersizlik def'i olarak ileri sürülüp sürülemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: TTK m. 599 hükmü uyarınca keşidecinin, kendisine ve önceki hamillere karşı sahip olduğu şahsi def'ileri, poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmeyen hamile karşı ileri süremeyeceği, somut olayda da takip alacaklısının kötü niyetli olduğunun iddia ve ispat edilmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.