Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kamu Davasına Katılma”
- Uyuşmazlık: Haciz işlemi sırasında avukata karşı gerçekleştirilen görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçları nedeniyle Baro Başkanlığının davaya katılma hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Baro Başkanlığının, avukata karşı işlenen suçlardan doğrudan zarar görmediği, dolaylı veya muhtemel zararların ise kamu davasına katılma hakkı vermediği ve ayrıca baroların bu tür davalara katılmasını öngören özel bir kanun hükmü de bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin baro başkanlığının davaya katılmasına ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı görevi kötüye kullanma suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı ve PTT Genel Müdürlüğünün davaya katılma ve temyiz hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: PTT Genel Müdürlüğünün, suçtan doğrudan zarar görmediği ve kamu davasına katılmasını özel olarak düzenleyen bir kanun hükmü bulunmadığı için davaya katılma ve temyiz hakkının olmadığı, bu nedenle Yargıtay 5. Ceza Dairesinin bozma kararının ve yerel mahkemenin direnme kararının hukuki değerden yoksun olduğu gözetilerek, Özel Dairenin bozma kararı ve yerel mahkemenin direnme kararının kaldırılmasına, temyiz taleplerinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşları ile mahalli idarelerin, bozulmuş veya değiştirilmiş gıda veya ilaçların ticareti suçundan açılan kamu davasına katılma ve hükmü temyiz etme hak ve yetkisinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suçun mağdurunun toplum olduğu, Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşları ile mahalli idarelerin denetim yükümlülüklerini ihmal etmeleri halinde hukuki ve cezai sorumluluklarının doğmasının suçtan doğrudan zarar gördükleri anlamına gelmeyeceği, özel bir kanun hükmüyle de bu suçtan açılan kamu davalarına katılma yetkisi tanınmadığı gözetilerek katılma talebinin reddine ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında açılan görevi kötüye kullanma davasında Maliye Hazinesi'nin katılan sıfatıyla davaya katılıp hüküm hakkında temyiz yoluna başvurup başvuramayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Görevi kötüye kullanma suçunda korunan hukuki yararın kamu güvenilirliği olması, sanığın eylemi neticesinde somut olayda Maliye Hazinesi'ne doğrudan bir zararın oluşmaması, 3628 sayılı Kanun'un 17. ve 18. maddelerinde Maliye Hazinesi'nin görevi kötüye kullanma suçunda davaya katılma hakkından söz edilmemesi, dolaylı zararların davaya katılma hakkı vermemesi hususları gözetilerek Maliye Hazinesi vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Görevi kötüye kullanma suçundan yargılanan sanıklar hakkında verilen kararlarda, Maliye Hazinesi'nin katılma talebinin ve sanıklardan birinin beraat hükmüne yönelik temyiz talebinin kabul edilip edilemeyeceği ile temyiz aşamasında ölen sanık hakkında ne işlem yapılması gerektiği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Görevi kötüye kullanma suçunda Maliye Hazinesi'nin doğrudan zarar görmediği ve ilgili kanunda davaya katılma hakkı tanınmadığı, beraat eden sanığın temyiz dilekçesinde hükmün gerekçesine itiraz etmediği ve temyiz incelemesi aşamasında ölen sanık hakkında ölüm bilgisinin doğruluğunun araştırılması gerektiği gözetilerek; Maliye Hazinesi vekilinin temyiz talebinin reddine, beraat eden sanığın temyiz talebinin reddine ve ölen sanık hakkındaki hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: PTT Genel Müdürlüğünün, posta dağıtıcısı hakkında ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan açılan kamu davasına katılma ve verilen beraat kararını temyiz etme hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve bu suçu takip etme görevi de bulunmayan PTT Genel Müdürlüğünün, 5271 sayılı CMK'nın 237. maddesi ve ilgili özel kanun hükümleri uyarınca, ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan açılan kamu davasına katılma ve beraat kararını temyiz etme hakkı olmadığı gözetilerek, Yargıtay 5. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılarak PTT Genel Müdürlüğünün temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Müze müdürlüğünün 2863 sayılı Kanuna muhalefet suçundan açılan kamu davasına katılma ve hükmü temyiz etme hak ve yetkisinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Müze müdürlüğünün suçtan doğrudan zarar gören veya suçun konusunun zilyedi olmadığı, 2863 sayılı Kanun'da müze müdürlüğünün davaya katılmasını öngören özel bir hüküm bulunmadığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı'nı adli mercilerde temsil yetkisinin İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'ne ait olduğu gözetilerek, müze müdürlüğünün davaya katılma ve temyiz hakkı olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: PTT Genel Müdürlüğünün, posta dağıtıcısı olan sanık hakkında görevi kötüye kullanma suçundan açılan kamu davasına katılma ve bu suçtan kurulan hükmü temyiz etme hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Görevi kötüye kullanma suçundan PTT Genel Müdürlüğünün doğrudan zarar görmediği ve bu suçu takip etme görevinin de bulunmadığı, ayrıca özel kanun hükmüyle de davaya katılma yetkisi tanınmadığı gözetilerek PTT Genel Müdürlüğünün temyiz isteminin reddine ve Yargıtay 5. Ceza Dairesinin düzeltilerek onama kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maliye Bakanlığı'nın, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçundan açılan kamu davasına katılma ve hükmü temyiz etme hak ve yetkisinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçunda korunan hukuki yararın adil yargılanma hakkı ve adliyeye ilişkin yararlar olduğu, suçun mağdurunun toplum olduğu, Maliye Bakanlığı'nın suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi konusunda görev ve yetkileri bulunsa da bu durumun Bakanlığa "suçtan doğrudan zarar gören" veya "malen sorumlu" sıfatı kazandırmadığı, Bakanlığın kamu davasına katılmasını özel olarak düzenleyen bir kanun hükmü bulunmadığı ve devletin tüzel kişi olması nedeniyle suçun mağduru sayılamayacağı gözetilerek, Maliye Bakanlığı'nın söz konusu suça ilişkin kamu davasına katılma ve hükmü temyiz etme yetkisinin olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bozulmuş gıda ticareti suçundan açılan kamu davasına Tarım İl Müdürlüğü'nün katılıp katılamayacağı ve beraat kararını temyiz edip edemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tarım İl Müdürlüğü'nün, bozulmuş gıda ticareti suçundan açılan kamu davasına katılma yetkisi olmadığı, zira suçtan doğrudan zarar görmediği ve kanunda bu suç bakımından İl Müdürlüğü'ne özel bir katılma hakkı tanınmadığı gözetilerek, yerel mahkemece verilen katılma kararının hukuka aykırı olduğu ve bu nedenle temyiz isteminin reddine dair Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bozulmuş veya değiştirilmiş gıda ticareti suçundan açılan kamu davasında, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın taşra teşkilatı olan İl Müdürlüğü'nün davaya katılma ve temyiz hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suçtan doğrudan zarar görenin kamu sağlığının kendisi, yani toplumun tamamı olduğu ve İl Müdürlüğü'nün denetim görevi ihmali nedeniyle oluşabilecek muhtemel zararlarının davaya katılma hakkı vermeyeceği gözetilerek, İl Müdürlüğü'nün davaya katılma ve temyiz talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın çeşitli kamu görevlilerine karşı hakaret, görevi kötüye kullanma ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddiasıyla açılan davalarda mağdur ve katılanların davaya katılma ve temyiz haklarının bulunup bulunmadığı, hakaret suçunun oluşup oluşmadığı ve şikâyet süresinin geçip geçmediğidir.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdur ve katılanların görevi kötüye kullanma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından doğrudan zarar görmedikleri, mağdurun kovuşturma aşamasında şikâyetinden vazgeçtiği, bazı hakaret eylemlerinin suçun unsurlarını oluşturmadığı, diğer hakaret eyleminin ise basit hakaret suçu kapsamında kaldığı ve şikâyet süresinin geçirildiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.