Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kamu Kuruluşunda İşçi Statüsü”
- Uyuşmazlık: Davalı şirketin sermayesinin yarısından fazlası kamu kurumlarına ait olduğu dönemde çalışan davacının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin %52,2 hissesine Türk Standartları Enstitüsü'nün, kalan hisseye ise özel bir şirketin sahip olduğu, 29.04.2010 tarihinde Türk Standartları Enstitüsü'nün %3,2 hissesini Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'ne devretmesiyle kamu hissesinin %50'nin altına düştüğü, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin 6772 sayılı Kanun kapsamında "kamu kurumu" olarak değerlendirilmediği gerekçesiyle davacının ilave tediye alacağının 29.04.2010 tarihine kadar olan dönem için hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Aktif çalışma hayatı içinde olmayan emeklilerin sendika kurma hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 51. maddesinin sendika kurma hakkını yalnızca çalışanlar ve işverenler için öngörmesi, uluslararası sözleşmelerle Anayasa arasında aynı konuda farklı hükümler olması durumunda Anayasa hükümlerinin esas alınması gerektiği ve aktif çalışma hayatı içinde olmayan emeklilerin sendika kurma hakkının Anayasal dayanağının bulunmaması gözetilerek, emekliler tarafından kurulan sendikanın yok hükmünde olduğuna ve yerel mahkemenin bu yöndeki kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Halk eğitim merkezinde usta öğretici olarak çalışan kişinin kamu görevlisi olup olmadığı ve bu sıfatla sendikaya üye olup olamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Usta öğreticilerin 657 sayılı Kanun'un 89. maddesine göre çalıştırıldığı, iş sözleşmesine dayanmayan bir statü hukukuna tabi olduğu ve 4688 sayılı Kanun kapsamında kamu görevlisi sayılarak sendikaya üye olabileceği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin usta öğreticinin sendikaya üye olamayacağına ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirme sonucu hissesi devredilen bir kurumda nakil hakkına sahip işçi statüsünde çalışan davacının, kamu görevlilerine yapılan ek ödeme ve denge tazminatından yararlanıp yararlanamayacağı ile nakil maaş ilmuhaberinin bu hususlar gözetilerek düzenlenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, çalıştığı kurumun özelleştirilmesi sonrasında kamu görevlilerine tanınan ek ödeme ve denge tazminatına hak kazanmadığı, 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu'nun Ek 29. maddesi ve taraflar arasındaki iş sözleşmesi hükmünün genel ücret artışlarını kapsadığı, özel bir ek ödeme veya denge tazminatı düzenlemesi içermediği, davacının Devlet Personel Başkanlığı’na bildirilen ücretinin iş sözleşmesi ve ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak belirlendiği gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı şirketler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işveren işçisi sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin yaptığı hizmet alım ihalelerinin işçi teminine dayandığı, alt işverenlik sözleşmelerinde muvazaa bulunduğu, davalının Ana Statüsü ve 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu'nun 15. maddesinin İş Kanunu'nun 2. maddesindeki muvazaa hükümlerini etkisiz hale getirmediği, davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi sayılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak hükmedilen miktarlara ilişkin temyiz itirazlarının Özel Dairece incelenmesi için dosya Yargıtay 22. Hukuk Dairesine gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kamu iktisadi teşekkülünün 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesine dayanarak yaptığı hizmet alımlarında, alt işverenlik ilişkisinin işçi teminine dayandığı, davalının Ana Statüsü ve 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesiyle getirilen sınırlamalara aykırı hareket ettiği, alt işverenlik ilişkisinde muvazaa bulunduğu ve davacının asıl işveren işçisi sayılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak hükmedilen miktarlara ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen bir kurumda nakle tabi kapsam dışı personel olarak çalışan davacının, kamu görevlilerine yapılan ek ödeme ve denge tazminatından yararlanıp yararlanamayacağı ile nakil maaş ilmuhaberinin buna göre düzenlenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 406 sayılı Kanun'un Ek 29. maddesi ve davacı ile davalı arasındaki iş sözleşmesi hükmü uyarınca, davacının kamu görevlilerine tanınan ek ödeme ve denge tazminatından yararlanamayacağı, davalı şirketin davacıya ikramiye ve ilave tediye ödemesi yaptığı, bu ödemelerin iş sözleşmesi kapsamında kaldığı, Devlet Personel Başkanlığı'na bildirilen ücrete dahil edilmesi yönünde bir düzenleme bulunmadığı, 4046 sayılı Kanun'un 22. maddesinin 5. fıkrasının davacı hakkında uygulanamayacağı ve bu nedenle mahkemece araştırma yapılmasını gerektiren bir husus olmadığı gözetilerek, davanın reddine dair verilen direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı şirketler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işveren işçisi sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'ın yaptığı hizmet alım ihalelerinin işçi teminine yönelik olduğu, alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olarak kurulduğu, davalının Ana Statüsü ve 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu'nun 15. maddesi hükmüne rağmen 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesindeki sınırlamaların ve muvazaa yaptırımının uygulanması gerektiği, davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi sayılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak hükmedilen miktarlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirme sonucu hissesi devredilen kurumda nakle tabi kapsam dışı personel olarak çalışan davacının, kamu görevlilerine yapılan ücret artışlarından ve ek ödemelerden yararlanıp yararlanamayacağı, maaş nakil ilmuhaberinin bu artışlar ve çalışırken aldığı ikramiye dikkate alınarak düzenlenmesi gerekip gerekmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu'nun Ek 29. maddesindeki özel düzenleme ve davacı ile imzalanan Tip 2 İş Sözleşmesi hükümleri uyarınca, davacının kamu görevlilerine yapılan ek ödemelerden yararlanamayacağı, nakil ilmuhaberinin de bu artışlar ve sözleşme kapsamında ödenen ikramiye dikkate alınmadan sadece bildirim tarihindeki ücreti esas alarak düzenlenmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da nakle tabi kapsam dışı personel olarak çalışan davacının, kamu görevlilerine yapılan ek ödemelerden yararlanıp yararlanamayacağı, maaş nakil ilmuhaberinin bu artışlar ve ikramiye gözetilerek düzenlenmesi gerekip gerekmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu'nun Ek 29. maddesindeki özel düzenleme ve davacı ile imzalanan 2. Tip İş Sözleşmesi hükümleri uyarınca, davacının 375 sayılı KHK'nin Ek 3. maddesinde belirtilen ek ödemelerden yararlanamayacağı, ikramiye ve ilave tediyenin ise nakil ilmuhaberindeki ücrete eklenemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'da çalışırken kamuya nakledilen bir işçinin, 5473 sayılı Kanun'a dayalı denge tazminatı fark alacağı davasında adli yargı yerinin görevli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Telekom'un özelleştirme sonrası kamu kuruluşu niteliğini kaybetmesine rağmen, işçinin kamuya nakli sürecinde yapılan işlemlerin idari işlem niteliğinde olduğu ve bu işlemlerden doğan uyuşmazlıklarda idari yargının görevli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom’da iş sözleşmesiyle çalışan davacının, kamuda çalışan personele ödenen ek ödeme ve denge tazminatına denk fark ücret alacağı talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, Türk Telekom'da nakle tabi kapsam dışı personel olarak çalıştığı dönemde, 375 sayılı KHK’nin Ek 3. maddesi uyarınca yapılan ek ödeme ve denge tazminatından yararlanamayacağı, zira bu düzenlemenin sadece belirtilen kamu kurumlarındaki personeli kapsadığı ve genel bir ücret artışı niteliğinde olmadığı, ayrıca davacı ile imzalanan 2. Tip İş Sözleşmesi’nin de bu ödemeleri kapsamadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.