Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kamulaştırma Kanunu m.10”
- Uyuşmazlık: Taşınmaz maliki bedel tespit tutanağını imzaladığı halde tapuda ferağ vermeyince idarece açılan kamulaştırma davasında, ilk derece mahkemesinin davayı usulden reddetmesi üzerine yapılan istinafta verilen ret kararının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz malikinin bedel tespit tutanağını imzalamasına rağmen tapuda ferağ vermemesi ve idarenin de henüz ödeme yapmaması nedeniyle Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca dava usulünün işletilmesi ve bedelin mahkemece tespiti gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin usulden ret kararı ile bu kararı onayan istinaf kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İmar planı değişikliği nedeniyle kamulaştırmasız el koyma sebebiyle açılan tazminat davasının adli yargı yerinde mi yoksa idari yargı yerinde mi görüleceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6487 sayılı Kanun ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesi ve Anayasa Mahkemesi kararları uyarınca, imar planlarında umumi hizmetlere ayrılan alanlar nedeniyle tasarrufu kısıtlanan taşınmazlar hakkındaki tazminat davalarının idari yargının görev alanına girdiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacılar, imar planı değişikliği nedeniyle kullanım olanağı kalmayan taşınmazları için kamulaştırmasız el koyma tazminatı talep etmektedir.
Gerekçe ve Sonuç: İmar planı değişikliği nedeniyle taşınmaz maliklerinin tasarruf haklarının kısıtlanması ve idarenin kamulaştırma veya takas yoluna gitmeyerek belirsiz bir süre mülkiyet hakkının kullanımını engellemesinin kamulaştırmasız el koyma niteliğinde olduğu ancak imar kısıtlamalarından kaynaklanan tazminat davalarına 6487 sayılı Kanun'un 21. maddesiyle değiştirilen 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun geçici 6. maddesi uyarınca idari yargıda bakılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı görev yönünden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İmar uygulaması sonucu düzenleme ortaklık payı kesildikten sonra kalan hissenin bedelsiz olarak tapudan terkin edilmesi nedeniyle açılan tazminat davasında hangi yargı merciinin görevli olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: İdarenin imar uygulaması kapsamında davacılara ait taşınmazdan düzenleme ortaklık payı kesilmesine rağmen kalan hisseyi kamulaştırmadan bedelsiz olarak terkin etmesinin, davacıların mülkiyetine fiilen el atma niteliğinde bir işlem olduğu ve bu nedenle tazminat davasına adli yargının bakması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İmar planında yol ve yeşil alan olarak belirlenen taşınmaza ilişkin kamulaştırmasız el atma iddiasına dayalı tazminat davasına adli yargı yerinde mi yoksa idari yargı yerinde mi bakılacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İdarece fiili el atma bulunmamakla birlikte imar kısıtlamasına dayalı hukuki el atmanın mevcut olduğu, bu durumda ise 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesinin onuncu fıkrası hükmü gereğince idari yargının görevli olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaya konu taşınmaza davalı idarece kamulaştırmasız el atılıp atılmadığı ve bu sebeple tazminat ödenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın doğal sit alanı ilan edilmesi ve imar planındaki kısıtlamaların mülkiyet hakkının özünü ortadan kaldırmaması ve davalı idarece fiilen el atma bulunmaması, kamulaştırmasız el atma iddiasını oluşturmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaların yığılması halinde, aynı dava dilekçesinde birden fazla talep ileri sürülmesi durumunda, temyiz kesinlik sınırının tespitinde her bir talebin ayrı ayrı mı yoksa taleplerin toplamının mı dikkate alınacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların yığılması durumunda dahi her bir talebin ayrı bir dava niteliği taşıdığı, ancak aynı dava dilekçesinde ileri sürülmeleri ve tek bir hükümle sonuçlanmaları nedeniyle usul ekonomisi ve çelişkili kararların önlenmesi amacıyla temyiz kesinlik sınırının tespitinde taleplerin toplam değerinin dikkate alınması gerektiği gözetilerek, Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaların yığılması halinde, temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı mı yoksa toplam olarak mı değerlendirileceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların yığılması durumunda her bir talebin ayrı bir dava niteliği taşımasına rağmen, tek bir eylemden kaynaklandıkları ve görünüşte tek bir hüküm bulunduğu gözetilerek temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde maddi ve manevi tazminat taleplerinin toplamının dikkate alınmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaların yığılması halinde temyiz kesinlik sınırının tespitinde, aynı davada birleştirilen maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı mı yoksa toplam olarak mı değerlendirileceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların yığılması durumunda dahi, her bir talebin ayrı bir dava niteliği taşıdığı, ancak usul ekonomisi gereği aynı dava dilekçesinde birleştirildiği, bu nedenle de temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde talep edilen maddi ve manevi tazminat tutarlarının toplamının esas alınması gerektiği gözetilerek, Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davaların yığılması durumunda, temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı mı yoksa toplam olarak mı değerlendirileceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların yığılması halinde her bir talebin ayrı bir dava niteliği taşımasına rağmen usul ekonomisi gereği tek bir dava gibi yürütüldüğü, bu nedenle aynı davada istenen maddi ve manevi tazminat talepleri için temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde taleplerin toplam değerinin dikkate alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.