Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kararın Bozulması”
- Uyuşmazlık: Özel Daire'nin davanın reddine ilişkin ilk bozma kararına uyularak verilen ikinci kararın, Özel Dairece esastan incelenip bozulması üzerine mahkemece verilen kısmi kabul kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun Hukuk Genel Kurulu tarafından mı yoksa Özel Daire tarafından mı inceleneceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 6460 sayılı Kanun ile değişik HUMK m. 429/4'te öngörülen 'davanın esastan reddi veya kabulünü içeren bozmaya uyularak tesis olunan kararın, önceki bozmayı ortadan kaldıracak şekilde yeniden bozulması' koşulunun, Özel Daire'nin usule ilişkin ilk bozma kararına dayalı olmadığı ve birbirine zıt kesin bozma kararlarının da bulunmadığı gözetilerek, son temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu'na değil Özel Daire'ye ait olduğuna ve dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel Daire'nin birden fazla bozma kararı üzerine verilen yerel mahkeme kararının temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu'nda mı yoksa Özel Daire'de mi yapılacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HUMK'nın 429/4. maddesinde düzenlenen "davanın esastan reddi veya kabulünü içeren bozmaya uyularak verilen kararın, önceki bozmayı ortadan kaldıracak şekilde yeniden bozulması" şartının gerçekleşmemesi ve Özel Daire bozma kararlarının araştırmaya yönelik olup kesin bozma niteliğinde olmaması ve birbirleriyle çelişmemesi gözetilerek, temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu'na değil Özel Daire'ye ait olduğuna karar verilerek dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin, Yargıtay’ın ilk bozma kararına uyması sonucu davalı yararına usulî kazanılmış hak oluşup oluşmadığı ve Yargıtay’ın ilk bozma kararındaki açıklamaların maddi hata sayılıp sayılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın ilk bozma kararında hukuki bir değerlendirme yapılıp delillerin değerlendirilmesi sonucu bir sonuca varıldığı, bu nedenle yerel mahkemenin bozma kararına uymasıyla davalı yararına usulî kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında yaptığı temlik işleminin muvazaalı olup olmadığı ve davacıların tapu iptali ve tescil taleplerinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların miras bırakanının yaptığı temlik işleminin muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil talep etseler de, davacı mirasçının daha önce davalılardan birini ibra ettiğini gösteren protokolün varlığı ve davacının da benzer muvazaalı işlemlere taraf olması sebebiyle dürüstlük kuralına aykırı davranışı gözetilerek davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlk iflâs kararının bozulması ve sonrasında verilen direnme kararı üzerine, iflâs dosyasının kaldığı yerden devamına karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m.164/3 hükmü gereği iflâs kararının bozulmasının iflâsın sonuçlarını ortadan kaldırmaması, direnme kararının yeni bir iflâs kararı niteliğinde olması ve ilk iflâs dosyası üzerinden devam edilmesini engelleyen bir yasal düzenlemenin bulunmaması gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma, örgüte üye olma ve örgüte yardım etme suçlarının sabit olup olmadığı, örgüt kurma suçunun sabit olmaması halinde sanık hakkında TCK’nın 220/5. maddesi uygulanıp uygulanamayacağı, sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden TCK’nın 58/9. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasının isabetli olup olmadığı ve bir sanığın şantaja iştirak edip etmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların telefon görüşmeleri, mağdur ve tanık beyanları ile iletişimin tespit tutanakları birlikte değerlendirildiğinde sanık ...’in suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurduğu, diğer sanıkların da bu örgüte üye oldukları veya örgüte yardım ettikleri, ancak sanıklar ... ve ...’in örgüte üye olduklarına dair yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı, bu nedenle haklarındaki mahkumiyet hükümlerinin bozulması gerektiği, örgüt üyesi olmayan sanıklar hakkında TCK’nın 58/9. maddesinin uygulanamayacağı ve bir sanığın şantaja iştirak ettiğinin sabit olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak yeniden hüküm kurduğu ve bu hükmün Yargıtay tarafından bozulduğu durumda, bozma kararına karşı ilk derece mahkemesinin verdiği kararın temyiz incelemesinin hangi merci tarafından yapılacağı hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak yeniden hüküm kurması ve bu hükmün Yargıtayca bozulması halinde, ilk derece mahkemesinin yetkisinin kalmadığı ve bozma kararına ilişkin karar verme yetkisinin bölge adliye mahkemesinde olduğu, bu nedenle ilk derece mahkemesince verilen kararın usule aykırı olduğu gözetilerek, temyiz incelemesinin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından yapılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemenin yetkisizlik kararının bozulmasının ardından yapılan yargılamada, davacının ıslah dilekçesindeki taleplerin dikkate alınıp alınmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Yetkisizlik kararının bozulması üzerine ilk derece mahkemesinin ilk defa tahkikata geçtiği aşamada yapılan ıslahın HMK’nın 177/1. maddesinde düzenlenen ıslah yapma zamanına uygun olduğu, bu nedenle davacı vekilinin ıslah dilekçesindeki taleplerinin de dikkate alınarak verilen kararın usul hükümlerine uygun olduğu ve İçtihadı Birleştirme kararına aykırı olmadığı gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmüştür. - Uyuşmazlık: Davacı vekili ile davalı sigorta şirketi arasında imzalanan "protokol-ibraname" başlıklı belgenin feragat niteliğinde olup olmadığı ve buna bağlı olarak ilk derece mahkemesi kararının bozulması üzerine verilen direnme kararının usulüne uygun olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak verdiği yeni kararın Yargıtay tarafından bozulması üzerine dosyanın, ilk derece mahkemesine değil, bölge adliye mahkemesine gönderilmesi gerektiği, ilk derece mahkemesince verilen direnme kararının usule aykırı olduğu ve dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilerek HMK 373/3 uyarınca karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalının eşi ile yaptığı inançlı işlem nedeniyle, davalıya devredilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve kendi adına tesciline karar verilmesi istemiyle açılan davada, Özel Daire’nin ilk bozma kararına uyulmasının davalı lehine kazanılmış hak doğurup doğurmadığı hususunda Hukuk Genel Kurulu’nun görüş birliği sağlayamaması.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire'nin ilk bozma kararında, davacının iddiasının inançlı işleme dayalı olduğu ve davalıya yemin teklifinde bulunulmasının hukuki sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiş ise de, bu kararın davacının dava dilekçesindeki iddialarının gerçeği yansıtmadığı, iddianın hileye dayalı olduğu ve bu nedenle ilk bozma kararının maddi hataya dayandığı; maddi hataya dayalı bozma kararına uyulmasının usuli kazanılmış hak oluşturmayacağı, bu nedenle de Özel Daire'nin ikinci bozma kararına uyularak hile yönünden inceleme yapılıp, hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine dair verilen yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlk derece mahkemesi kararının bölge adliye mahkemesince kaldırılarak yeniden hüküm kurulması sonrasında, bölge adliye mahkemesi kararının Yargıtay tarafından bozulması ve bozma ilamına uyularak ilk derece mahkemesi kararının benimsenmesi durumunda, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilip verilemeyeceği ve yeniden hüküm kurulmasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak hüküm mahkemesi sıfatıyla yeniden hüküm kurmasıyla ilk derece mahkemesi kararının hukuki varlığını yitirmesi ve Yargıtay bozma kararına uyularak yapılan yargılamanın artık ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi niteliğinde olmayıp hüküm mahkemesi sıfatıyla yapılan bir yargılama olması gözetilerek, bozma ilamına uyan Bölge Adliye Mahkemesinin bozma kararı doğrultusunda yargılama yaparak uyuşmazlığı sona erdirecek ve infaza elverişli hüküm kurması gerekirken, hayatiyetini kaybetmiş ilk derece mahkemesi kararı ile ilgili istinaf incelemesi yaparak istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, kadro ismi değiştikten sonra da fiilen aynı işi yapmaya devam etmesine rağmen kesilen C grubu idareci primine hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 14 Eylül 2015 tarihinden önce C grubu idareci primi alıp almadığının ve fiilen yaptığı işin toplu iş sözleşmesindeki C grubu idareci primi şartlarını sağlayıp sağlamadığının tespiti için eksik inceleme yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.