Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Karar İptali”
- Uyuşmazlık: Davacının kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve ikramiye alacaklarının olup olmadığı ve Anayasa Mahkemesi'nin 5953 sayılı Kanun'un 6. maddesinin birinci fıkrası ile yedinci fıkrasının ikinci cümlesinin iptaline ilişkin kararının davaya etkisinin ne olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 5953 sayılı Kanun'un 6. maddesinin birinci ve yedinci fıkralarının bazı kısımlarını iptal etmesi ve bu iptal kararının Resmî Gazete'de yayımlanarak kesinleşmesi ve Anayasa Mahkemesi iptal kararlarının geriye yürümemekle birlikte derdest davalarda uygulanması gerektiği gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkta verilen hakem kararının iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Hakem kararında, karşı davada talep edilmiş olmasına rağmen faiz talebi hakkında hüküm kurulmaması, istemin tamamı hakkında karar verilmediği anlamına geldiğinden ve bu durum Milletlerarası Tahkim Kanunu m.15/A-1-e'de iptal sebebi olarak sayıldığından hakem kararının kısmen iptali gerekirken, tamamının iptaline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin 506 sayılı SSK'nın Ek 5. maddesindeki "azotlu gübre ve şeker sanayii" ibaresini iptal eden kararının geriye yürütülüp yürütülemeyeceği ve davacının bu karardan önceki dönem için itibari hizmet süresinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ilkesi ve davacının iptal kararından önceki dönemde 506 sayılı Kanun'un Ek 5. maddesinde belirtilen işkolu ve işyeri koşullarını taşımadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız elatılan taşınmazla ilgili olarak açılan tapu iptali ve tescil davasının yasal dayanağı olan 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesinin, yargılama sırasında Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesinin davanın sonucuna etkisinin ne olacağı hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ilkesi gözetilerek, 2942 sayılı Kanun'un 38. maddesinin öngördüğü 20 yıllık hak düşürücü sürenin Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararından önce dolması ve mülkiyetin davacı idareye geçmiş olması nedeniyle, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlat edinme kararının kesinleşmesinden sonra Anayasa Mahkemesi tarafından evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına ilişkin hak düşürücü süreye dair hükmün iptal edilmesi üzerine, iptal kararından önce dolan beş yıllık hak düşürücü süre gözetilerek davanın reddinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Evlat edinme kararının kesinleşmesinden sonraki beş yıllık hak düşürücü sürenin Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararından önce dolduğu, bu nedenle davalı yararına maddi anlamda kazanılmış hak doğduğu, iptal kararının geriye yürümeyeceği ve bu kazanılmış hakkı ortadan kaldıramayacağı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sendika yönetim kurulunun İstanbul Marmara ve Bursa şubelerinin açılmasına ilişkin kararlarının hukuka uygunluğu ve daha önce iptal edilen şube kapatma kararına ilişkin yargı kararını etkisiz kılıp kılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sendika yönetim kurulunun şube açma kararlarının, genel kurul yetkisi dahilinde alındığı ve iptaline dair bir dava açılmadığı gözetilerek, bu kararların iptali isteminin reddine, ancak şubelerin faaliyet alanlarının belirlenmesinin önceki yargı kararını etkisiz kılmayacak şekilde yapılması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının Resmi Gazete'de yayınlanmasından sonra, ancak yürürlüğe girmesinden önce yapılan ödeme ile biten icra takibinde, iptal kararıyla maktu vekâlet ücreti uygulaması kalktıktan sonra, icra vekalet ücretinin nispi olarak hesaplanıp hesaplanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ve iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihe kadar iptal edilen kuralın uygulanması gerektiği gözetilerek, icra takibinin maktu vekâlet ücreti uygulaması varken bitmiş olması nedeniyle, sonradan nispi vekâlet ücreti hesaplanarak borçluya gönderilen muhtıranın iptali gerektiği, bu nedenle mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elden çıkmış çeklere ilişkin iptal kararı alan lehdara ödeme yapan keşidecinin, sonradan çekleri elinde bulunduran hamile karşı çek bedelinden sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çeklerdeki lehtar cirosunun sahte olduğunun tespit edilmesi ve bu nedenle davalı bankanın yetkili hamil sıfatını taşımadığı, davacının çekleri iyiniyetle lehdara ödediği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin TMK 713/2. maddesindeki "ölmüş" ibaresini iptal etmesinden sonra, bu maddeye dayalı tapu iptali ve tescil davalarında kazanılmış hak iddiasının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ve kazanılmış hakları etkilemeyeceği, davacının 20 yıl malik sıfatıyla zilyetliğinin Anayasa Mahkemesi kararından önce gerçekleştiği ve TMK 713/5 uyarınca mülkiyeti kazandığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, davacının 4721 sayılı TMK'nın 713/2. maddesine dayanarak ileri sürdüğü olağanüstü zamanaşımı yoluyla mülkiyet kazanımı iddiasının, Anayasa Mahkemesi'nin "ölmüş" ibaresini iptal eden kararından önceki 20 yıllık zilyetlik süresiyle kazanılmış hak olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının Resmî Gazete'de yayımlanmasından önceki 20 yıllık zilyetlik süresi ile olağanüstü zamanaşımı şartlarını davacı lehine sağlamış olmasının kazanılmış hak doğurduğu, bu nedenle Anayasa Mahkemesi'nin TMK m.713/2'deki "ölmüş" ibaresini iptal kararının davacıya uygulanamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Lehtar cirosu sahte olan ve hakkında zayi nedeniyle iptal kararı bulunan bir çekin, keşidecisi hakkında imzaların istiklali ilkesinin uygulanıp uygulanamayacağı ve keşidecinin çek bedelini son hamile ödeyip ödemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İmzaların istiklali ilkesi gereğince, lehtar cirosunun sahte olması ve çek hakkında zayi nedeniyle iptal kararı bulunmasının, keşidecinin senet üzerindeki sorumluluğunu ortadan kaldırmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.