Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kasten Mala Zarar Verme”
- Uyuşmazlık: Sanığın katılan ve mağdurlara karşı kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından beraat kararı verilmesine yönelik istinaf başvurusunun kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mala zarar verme suçunu işlediğine dair kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, şüphenin sanık lehine yorumlanması gerektiği ve kasten yaralama suçuna ilişkin hükmün temyiz incelemesine tabi olmadığı gözetilerek, mala zarar verme suçundan beraat kararı onanmış, kasten yaralama suçuna ilişkin temyiz istemi ise reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların çalıp parçaladıktan sonra yaktıkları araç nedeniyle hırsızlık suçunun yanı sıra mala zarar verme suçundan da cezalandırılıp cezalandırılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan araca sonradan verilen zararın, korunan hukuki yararın tekliği ilkesi gereğince ayrıca mala zarar verme suçunu oluşturmayacağı ve eylemin bir bütün olarak hırsızlık suçunu oluşturacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdura yumruk atması sonucu mağdurun gözlüğünün ve motosikletinin zarar görmesi eyleminin olası kastla mı yoksa bilinçli taksirle mi işlendiği ve mala zarar verme suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı, oluşması halinde suçun uzlaştırma kapsamında olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdura yönelik eyleminin mala zarar verme suçunun unsurlarını oluşturduğu, eylemin olası kastla işlendiği ve suç tarihinden sonra mala zarar verme suçunun uzlaştırma kapsamına alındığı gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, gözetimi altındaki hayvanların katılanın badem fidanlarına zarar vermesi olayında mala zarar verme suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hayvanların fidanlara zarar verdiği sırada uyuduğu, fidanların etrafında koruma tedbiri bulunmadığı ve fidanların otlar arasında fark edilmesinin güç olduğu hususları gözetilerek, eylemin kasten veya olası kasten değil, taksirle işlendiği, mala zarar verme suçunun taksirli halinin TCK'da düzenlenmediği gerekçesiyle yerel mahkemenin beraat kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın hastanede sandalyeleri ve kapıyı tekmeleme ve yumruklama eyleminin kamu malına zarar verme suçuna teşebbüs oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın kamu malına zarar verme kastıyla hareket etmiş olmakla birlikte, eylemi sonucunda sandalyeler ve kapıda herhangi bir zarar oluşmadığı, bu nedenle eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların mağdura yönelik eylemlerinin silahla tehdit suçu yanında mala zarar verme suçunu da oluşturup oluşturmadığı, diğer sanıkların suça iştirak şeklinin ne olduğu ve birden fazla kişi tarafından birlikte silahla tehdit suçunun oluşup oluşmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların mağdura yönelik eylemlerinde tehdit amacıyla mala zarar verme kastının bulunduğu, diğer sanıkların suça müşterek fail olarak katıldığı ve eylemin birden fazla kişi tarafından birlikte gerçekleştirildiğinden TCK'nun 106/2-a ve 106/2-c maddelerinin uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, çalınan aracın çalıştırılması için aracın kendisine zarar vermesinin, hırsızlık suçunun yanı sıra mala zarar verme suçunu da oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın çalınması sırasında mala verilen zararın, hırsızlık suçunu oluşturan eylemin bir parçası olarak kabul edilmesi ve ayrıca mala zarar verme suçunu oluşturmaması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı hem hırsızlıktan hem de mala zarar vermeden mahkum eden kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın motosikleti çalarken elektrik kablolarını kesmesi nedeniyle hırsızlık suçu yanında ayrıca mala zarar verme suçunun oluşup oluşmadığı ve bu eylemin hırsızlık suçunun nitelikli hali sayılıp sayılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın çalınması sırasında mala verilen zararın, ayrıca mala zarar verme suçunu oluşturmayacağı, hırsızlık suçunun cezasının belirlenmesinde dikkate alınması gerektiği ve sabit bir noktaya bağlı olmaksızın açık alanda bırakılan motosikletin çalınmasının TCK'nın 142/1-e maddesi kapsamında nitelikli hırsızlık suçunu oluşturacağı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın çalınan araca zarar vermesi eyleminin hırsızlık suçunun kapsamında mı yoksa ayrıca mala zarar verme suçu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hırsızlık suçunu işlemek için araca verdiği zararın, hırsızlık suçunun unsurları içerisinde kaldığı ve ayrıca mala zarar verme suçunu oluşturmadığı, hırsızlık suçundan verilen cezanın miktarının ise hatalı hesaplandığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların hırsızlık suçunun konusunu oluşturan araca zarar vererek hırsızlık eylemini gerçekleştirmeleri halinde ayrıca mala zarar verme suçundan da cezalandırılıp cezalandırılmayacakları.
Gerekçe ve Sonuç: Hırsızlık suçunun oluşabilmesi için failin zilyedin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı kendisine veya başkasına yarar sağlamak amacıyla bulunduğu yerden alması, mala zarar verme suçunun oluşabilmesi için ise failin başkasına ait taşınır veya taşınmaz mala kısmen veya tamamen zarar vermesi gerektiği, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın çalınması sırasında ayrıca bu mala zarar verilmesi halinde, mala zarar verme suçunun hırsızlık suçu içerisinde kaldığı gözetilerek, sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların aracı çalmak için aracın kablolarına zarar vermesinin hırsızlık suçunun yanında ayrıca mala zarar verme suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hırsızlık suçunun oluşması için failin zilyedin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı kendisine veya başkasına yarar sağlamak amacıyla bulunduğu yerden alması gerektiği, mala zarar verme suçunun ise başkasının malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılamaz hale getiren veya kirleten kişi tarafından işlenebileceği, hırsızlık suçunda failin faydalanma amacıyla hareket ederken mala zarar verme suçunda mağdura zarar verme düşüncesiyle hareket ettiği, her iki suç tipinde de mağdurun mal varlığı itibariyle zarar gördüğü, hırsızlıkta malın alınıp götürülmesi suretiyle mağdurun zilyetliğinin tamamen ortadan kaldırıldığı, mala zarar vermede ise malın mutlaka alınması gerekmediği ve çoğunlukla malın tamamının ortadan kaldırılmadığı, zarar verilerek kısmen veya tamamen kullanılamaz hale getirildiği, hırsızlık suçunun konusuyla mala zarar verme suçunun konusunun aynı taşınır mal olması halinde ayrıca mala zarar verme suçundan ceza verilmemesi gerektiği, ancak hırsızlık suçu işlenirken suça konu mal dışında bir başka mala zarar verilmiş ise ayrıca mala zarar verme suçunun oluşabileceği, somut olayda sanıkların hırsızlık suçunun konusunu oluşturan aracın direksiyon muhafazasına zarar verip düz kontak yaparak çalması nedeniyle hırsızlık suçunun yanında ayrıca mala zarar verme suçundan da hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların hırsızlık suçunun konusunu oluşturan aracın kapısına zarar vererek aracı çalmalarının, hırsızlık suçunun yanı sıra ayrıca mala zarar verme suçunu da oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın çalınması sırasında, aynı mala verilen zararın ayrıca mala zarar verme suçunu oluşturmayacağı, ancak hırsızlık suçunun unsurlarının ağırlaştırıcı bir neden olarak değerlendirilebileceği gözetilerek, hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan mahkûmiyet hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.