Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Keşif Ara Kararı”
- Uyuşmazlık: Kesin süre verilerek keşif yapılmasına karar verilen davada, davacının keşif masraflarını yatırmaması nedeniyle davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine verilen bozma kararına direnilmesi üzerine, direnme kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: HUMK'nın 163. maddesindeki kesin süreye ilişkin hükümler uyarınca, kesin süre ara kararında keşif masraflarının eksiksiz ve açık bir şekilde belirtilmesi gerektiği, aksi halde davacının bu eksiklikler nedeniyle kesin süreye uymadığı gerekçesiyle davanın reddedilemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece kusur ve hasar tespitine yönelik keşif ara kararının yerine getirilmesi için davacı vekiline verilen kesin sürenin usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kesin sürenin amacının yargılamada çabukluğu sağlamak olduğu, ancak diğer deliller toplanmadan keşif kararı verildiği ve davacı vekilinin kesin süre sonrasında fakat keşif tarihinden önce delillerini ve giderlerini sunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan tapu iptali ve tescil davasının, keşif avansının yatırılmaması nedeniyle reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece keşif ara kararında davacıya keşif avansı ve bilirkişiler için mahkeme veznesine para yatırılmasına dair süre verilmiş ise de, mahkeme yasal yolluğu, yerel bilirkişiler, vasıta ücreti, yapılacak tebligatlarla ilgili giderler kalem kalem belirtilmediğinden ve usulüne uygun bir keşif ara kararı oluşturulmadığından, davacıya HMK 324. madde uyarınca keşif giderlerini yatırması için yeniden süre verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Keşif ara kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: Keşif ara kararlarının 6100 sayılı HMK'nın 341. maddesi kapsamında olmadığı ve asıl hükümle birlikte istinaf yoluna tabi olduğu, bu nedenle de Bölge Adliye Mahkemesince verilen temyiz dilekçesinin reddine ilişkin kararın hukuka uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddiyle ek karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasında, yerel mahkemece keşif yapılmasına ilişkin kurulan ara kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığı ve eksik harcın tamamlatılmadan yargılamaya devam edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 36/1, 28. maddeleri ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 30 ve 32. maddeleri uyarınca, eksik harcın tespiti halinde mahkemenin davacıya kesin süre vermesi, mehil verilmesine rağmen harcın yatırılmaması durumunda davanın açılmamış sayılmasına karar vermesi gerekirken, eksik harç tamamlatılmadan yargılamaya devam edilerek keşif giderleri hususunda kesin süre verilmesi ve bu süreye uyulmaması nedeniyle davanın esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece, davalı vekilinin bilirkişi ek raporuna itirazı üzerine yeni bir bilirkişi raporu alınmasına karar verildikten sonra, takip eden duruşmada bu ara karardan dönülerek mevcut bilirkişi raporları esas alınarak hüküm kurulmasının savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Menfi tespit davasında ispat yükünün davalı alacaklıda değil, davacı borçluda olduğu ve mahkemenin yetersiz olduğunu kabul ettiği bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm kurmasının doğru olmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespiti ve tapu kaydının iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece dosyanın keşfe hazır hale getirilmeden ve keşif masraflarının yatırılması için davacıya verilen sürenin usulüne uygun olmaması gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine'nin açtığı tescil davasında, davalı tarafından daha önce açılmış ve keşif masraflarının yatırılmaması nedeniyle reddine karar verilen davanın kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı ve Hazine'nin davasına konu taşınmazların daha önceki davaya konu taşınmazlarla aynı olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin Yargıtay’ın bozma ilamına eylemli olarak uyduktan sonra, oluşan usulü kazanılmış hakka aykırı biçimde bozma ilamında belirtilen hususları incelemeden ve keşif yapmadan direnme kararı vermesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 6100 sayılı HMK yürürlüğe girmeden önce açılan davada, gider avansı yatırılmaması nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan reddine ilişkin hükmün temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK yürürlüğe girmeden önce açılıp tahkikat aşamasına geçilen davalarda HMK'nın gider avansına ilişkin hükümlerinin uygulanamayacağı, bu durumda yalnızca delil avansı istenebileceği, somut olayda ise mahkemenin gider avansına ilişkin kesin süre verip dava şartı yokluğundan davanın reddine karar vermesinin ve kesin süreye ilişkin ihtarın davacı vekline usulen tebliğ edilmemesinin isabetsiz olduğu gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.