Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Keşif ve Bilirkişi Ücreti”
- Uyuşmazlık: Haczedilmezlik şikayetinde keşif ve bilirkişi incelemesi için istenen ücretin gider avansı mı yoksa delil avansı mı olduğu ve bu ücretin yatırılmamasının şikayetin usulden reddini gerektirip gerektirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 120. maddesindeki gider avansı ile 324. maddesindeki delil avansı hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, keşif ve bilirkişi incelemesi gibi delil ikamesine yönelik giderlerin delil avansı olarak kabul edilmesi gerektiği, davacı tarafından yatırılmaması halinde ise HMK'nın 324/2. maddesi gereğince davacının bu delilden vazgeçmiş sayılacağı gözetilerek, yerel mahkemenin gider avansı yatırılmadığı gerekçesiyle şikayeti usulden reddeden direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İflas erteleme talebinde bulunan şirketin, mahkemenin bozma kararı sonrası yeniden bilirkişi incelemesi için gerekli ücreti ve kayyım ücretini yatırmaması üzerine verilen iflas kararına karşı yapılan temyizde, HMK'nın 325. maddesi uyarınca bu giderlerin Hazineden karşılanıp karşılanamayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İflas erteleme davalarının kamu düzenini ilgilendirdiği, borca batıklığın tespitinin mahkemenin görevi olduğu ve bozma kararı sonrası yapılacak bilirkişi incelemesinin hakimin re'sen başvurduğu bir delil niteliğinde olduğu gözetilerek, HMK'nın 325. maddesi uyarınca bilirkişi ücretinin Hazineden karşılanması gerektiği, ancak kayyım ücretinin bu kapsamda olmadığı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece bilirkişi incelemesi için verilen kesin süreden sonra ancak talik edilen duruşmadan önce yatırılan bilirkişi ücretinin hükümde dikkate alınıp alınmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi incelemesi için verilen kesin süreye ilişkin ara kararın, HMK’nın 94. maddesinde belirtilen hususları içermediği, bilirkişi heyetinin kimlerden oluşacağının, hangi uzmanlık alanına sahip olacağının ve her bir bilirkişiye ödenecek ücretin ayrı ayrı belirtilmediği, verilen kesin süreye uyulmaması halinde uygulanacak yaptırımın dahi usulüne uygun olarak ihtar edilmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından tanık deliline dayanılması nedeniyle talep edilen tanık giderinin ödenmemesi üzerine davanın usulden reddine ilişkin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 120. maddesinde düzenlenen gider avansı ile 324. maddesinde düzenlenen delil ikamesi avansının ayrı kavramlar olduğu, tanık dinletilmesi için istenen giderin delil avansı kapsamında olduğu ve davacı tarafından ödenmemesi halinde HMK’nın 324. maddesi gereğince tanık delilinden vazgeçilmiş sayılması gerektiği, gider avansı eksikliği nedeniyle davanın usulden reddedilemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı gerekçesiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacıya tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddedilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 120. ve 324. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği’nin 45. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, tanık dinlenmesi gideri gibi delil ikamesine yönelik giderlerin gider avansı kapsamında değerlendirilmemesi gerektiği, davacı tarafından yatırılan gider avansının dava şartını sağladığı, tanık giderinin ise delil avansı niteliğinde olduğu ve yatırılmamasının HMK’nın 324. maddesi gereğince sadece delilin ikamesinden vazgeçilmesi sonucunu doğuracağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı gerekçesiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacı vekiline tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddine karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 120. ve 324. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin 45. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, tanık dinlenmesi giderinin delil avansı kapsamında olduğu, gider avansı eksikliğinden davanın usulden reddedilemeyeceği, davacının delilden vazgeçmiş sayılacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı gerekçesiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacı vekiline tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddine karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 120. ve 324. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği’nin 45. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, tanık dinlenmesi giderinin delil avansı olarak kabul edilmesi ve davacı vekilinin bu avansı yatırmaması halinde HMK’nın 324. maddesi gereğince tanık delilinden vazgeçilmiş sayılması gerektiği gözetilerek, davacıya tanık giderini yatırmaması sebebiyle gider avansı eksikliği uyarısı yapılarak davanın usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğu ve direnme kararının bozulması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemece dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı gerekçesiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacı vekiline tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddedilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tanık deliline dayanılması sebebiyle istenecek giderin HMK 324. maddesi gereği delil avansı olarak kabul edilip, davacı tarafından yatırılmaması halinde davacının bu delilden vazgeçmiş sayılması gerekirken, tanık giderinin gider avansı kapsamında değerlendirilerek davanın usulden reddine karar verilmesi hatalı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı gerekçesiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacı vekiline tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddedilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 120. maddesindeki gider avansı ile 324. maddesindeki delil ikamesi için avans kuralının birlikte değerlendirilmesi gerektiği, dava şartı olan gider avansının delillerin ikamesi dışındaki yargılama giderleri için dikkate alınması, tanık dinlenmesi gibi delil ikamesine yönelik giderlerin ise gider avansı içinde değerlendirilmemesi gerektiği, davacı tarafından yatırılması istenen tanık giderinin delil avansı niteliğinde olduğu ve HMK’nın 324. maddesi uygulanarak sonuca gidilmesi gerekirken, bu giderin gider avansı olarak kabul edilerek davanın usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı gerekçesiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacı vekiline tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddedilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 120. ve 324. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği’nin 45. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, tanık dinlenmesi giderinin delil avansı kapsamında olduğu, gider avansı eksikliğinin dava şartı yokluğundan davanın reddini gerektirirken, delil avansı eksikliğinin ise HMK’nın 324. maddesi gereğince o delilden vazgeçilmesi sonucunu doğuracağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından dava dilekçesinde tanık deliline dayanılması sebebiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacı vekiline tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddedilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tanık dinlenmesi giderinin HMK m. 324 kapsamında delil avansı olarak değerlendirilmesi gerektiği, davacı vekilince gider avansının yatırılmış olması ve tanık giderinin yatırılmamasının HMK m. 324/2 gereğince davacının tanık delilinden vazgeçmiş sayılması sonucunu doğurduğu gözetilerek, davanın usulden reddine ilişkin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı gerekçesiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacı vekiline tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddine karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tanık dinlenmesi giderinin HMK 324'e göre delil avansı niteliğinde olup, yatırılmamasının HMK 120'deki gider avansı eksikliğinden farklı olarak davanın usulden reddine değil, o delilden vazgeçilmiş sayılmasına yol açacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.