Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kendiliğinden Hak Alma”
- Uyuşmazlık: Sanıkların eyleminin kendiliğinden hak alma suçunu mu yoksa nitelikli yağma suçunu mu oluşturduğu ve kendiliğinden hak alma suçu ise dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin bozma kararına rağmen direnme gerekçelerini açıklamadan ve bozmaya neden uyulmadığını belirtmeden önceki hükmün gerekçesini tekrarlayarak hüküm kurması usule aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın kira alacağını tahsil etmek amacıyla kiracısının evine girip eşyalarını alması eyleminin hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarını oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, kiracı konutta otururken ve taşınma girişimi yokken yetkili mercilerden karar almaksızın eve girip eşyaları alması, hapis hakkı kullanımına uygun olmadığı ve bu nedenle eyleminde hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarının unsurları oluştuğu gözetilerek, Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün esasının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin yağma suçunu mu yoksa hukuki bir alacağın tahsili amacıyla tehdit suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, alacağı miktarından bariz bir şekilde fazla olan aracı yağmalaması nedeniyle, TCK'nın 150/1. maddesinde düzenlenen, alacağın tahsili amacıyla cebir veya tehdit kullanılması halinde uygulanacak daha az cezayı gerektiren hükmün uygulanamayacağı gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hukuki alacağını tahsil amacıyla tehdit suçundan hükümlü sanık hakkında uzlaştırma hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: TCK’nın 150/1. maddesindeki düzenlemenin amacının, bir kişinin hukuki ilişkiye dayalı alacağını tahsil amacıyla tehdit veya cebir kullanması halinde yağma suçundan değil, tehdit veya kasten yaralama suçundan cezalandırılması olduğunun kabulüyle, sanık hakkında TCK’nın 150/1. maddesi delaletiyle 106/1-1. maddesinden kurulan mahkumiyet hükmünün, tehdit suçunun CMK’nın 253. maddesi kapsamında uzlaştırma kapsamına alınması gözetilerek bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, eşinden aldığı ölüm aylığına ek olarak vefat eden babasından da ölüm aylığı alıp alamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 506 sayılı Kanun'un 68. maddesinin son fıkrasındaki sınırlamanın Geçici 91. madde ile kaldırılmadığı ve hem eşinden hem de babasından ölüm aylığı almaya hak kazanan davacıya bu aylıklardan yüksek olanının ödenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olan eşinden ölüm aylığı alan davacı, 1479 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olan babasının vefatından dolayı da ölüm aylığı alıp alamayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının eşinin vefatı ile babasından dolayı yetim aylığı almaya hak kazandığı, 5510 sayılı Kanun'un 54. maddesinin uygulanması için her iki sigortalının da 01.10.2008 tarihinden sonra vefat etmiş olması gerektiği, babanın vefat tarihi itibarıyla uygulanacak olan 1479 sayılı Kanun uyarınca davacının babasından ölüm aylığı almaya hak kazandığı, 5510 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi gereğince davacıya hem eşinden hem de babasından ölüm aylığı bağlanabileceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının vefat eden eşi üzerinden aldığı ölüm aylığına ek olarak, vefat eden babası üzerinden de ölüm aylığı alıp alamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 506 Sayılı Kanun'un 68. maddesindeki "evliliğin son bulması ile kocasından da aylık almaya hak kazanan kimseye bu aylıklardan fazla olanı ödenir" hükmünün, aynı kanunun Geçici 91. maddesiyle yürürlükten kalkmadığı ve uygulanmaya devam ettiği, dolayısıyla davacının hem eşinden hem de babasından ölüm aylığını birlikte alamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının vefat eden eşinden dolayı aldığı ölüm aylığına ek olarak, vefat eden babasından da ölüm aylığı alıp alamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 506 sayılı Kanun'un 68. maddesinin son fıkrasının, 5386 sayılı Kanun ile eklenen Geçici 91. madde ile yürürlükten kalkmadığı ve hem eşinden hem de babasından ölüm aylığı almaya hak kazananlara bu aylıklardan yüksek olanının ödeneceği hükmünün uygulanmaya devam ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı yağma eyleminin suç tarihi itibarıyla 765 sayılı TCK'nun 308/2. maddesi kapsamında mı yoksa 5237 sayılı TCK’nun 150/1. maddesi kapsamında mı değerlendirilmesi gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ile mağdur arasında 5237 sayılı TCK'nun 150/1. maddesinin uygulanmasını gerektirecek bir hukuki ilişkinin ve 765 sayılı TCK'nun 308. maddesi anlamında sanığın kendisinin hak sahibi olduğunu düşündürecek bir alacağının bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların mağdureye yönelik eylemlerinin nitelikli yağma mı yoksa kasten yaralama suçu mu oluşturduğu, sanık ...'e atılı nitelikli yağma suçunun sabit olup olmadığı ve tüm sanıklar yönünden TCK’nın 150/1. maddesinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdureye ait ziynet eşyalarının kişisel mal niteliğinde olduğu, sanık ... ile mağdure arasında edinilmiş mallara katılma rejimine dayalı bir hukuki ilişkinin kurulamayacağı, diğer sanıkların da mağdure ile herhangi bir hukuki alacak ilişkisi bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının ölen eşi ve babasından dolayı ayrı ayrı ölüm aylığı almaya hak kazanıp kazanamadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, babasının vefatı ile eşinin vefatı arasında 5510 sayılı Kanun'un yürürlük tarihinden önceki bir sürede dul ve yetim kaldığı, ancak mahkemenin Yargıtay’ın bozma kararına uyduktan sonra usuli kazanılmış hak gereği direnme kararı veremeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Eşi 01.10.2008 tarihinden sonra, babası ise bu tarihten önce vefat eden kız çocuğunun, hem eşinden hem de babasından ölüm aylığı alıp alamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 54. maddesinin, yalnızca aynı Kanun kapsamında bağlanan aylıkların birleşmesi durumunda uygulanacağı, davacının babasından dolayı hak kazandığı ölüm aylığının ise 5510 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi gereği 1479 sayılı Kanun hükümlerine göre belirlenmesi gerektiği, dolayısıyla 54. maddenin uygulanmasının mümkün olmadığı ve davacının hem eşinden hem de babasından ölüm aylığı alabileceği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.