Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kesinlik Reddi”
- Uyuşmazlık: Davalı vekilinin, aleyhine hüküm altına alınan bir miktar olmamasına rağmen yaptığı temyiz başvurusunun miktar yönünden reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın reddine karar verildiği ve davalı aleyhine hüküm altına alınan bir miktar bulunmadığı, davalı vekilinin temyiz isteminin de temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesince verilen temyiz dilekçesinin reddine ilişkin ek karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı şirket vekilinin, aleyhine hüküm bulunmayan davada, temyiz kesinlik sınırının altında olması nedeniyle temyiz dilekçesinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi ek kararına karşı yaptığı temyiz isteminin incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı aleyhine hükmedilen bir miktar bulunmadığı ve davanın reddine karar verildiğinden, temyiz kesinlik sınırının davalı yönünden uygulanmayacağı ve Bölge Adliye Mahkemesi'nin temyiz dilekçesinin reddine ilişkin ek kararının hukuka uygun olduğu gözetilerek, temyiz isteminin reddiyle ek kararın onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasın hükmen reddi davasında verilen kararın istinaf edilebilir olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasın hükmen reddi davasında verilen kararın miktar itibariyle istinaf kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, istinaf başvurusunun HMK m. 352/1-b hükmü uyarınca reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kesinlik sınırı altında kalan bir ödeme emrinin iptali davasında, mahkemenin temyiz istemini reddetme kararına karşı yapılan temyizin öncelikle Yargıtay tarafından incelenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 1086 sayılı HUMK'nın 432. maddesi uyarınca, kesinlik sınırı altında kaldığı gerekçesiyle temyiz isteminin reddi kararına karşı yapılan temyizin, Yargıtay tarafından öncelikle incelenmesi ve bu kararın bozulması halinde esasa ilişkin temyiz incelemesine geçilmesi gerektiği gözetilerek, Özel Daire'nin esasa ilişkin bozma kararı ve mahkemenin direnme kararı ortadan kaldırılarak dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında, bölge adliye mahkemesinin verdiği kararın temyiz edilebilirliği ve kamulaştırma bedelinin tespitinde usul ve yasaya uygunluk.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesi kararının davalı ... dışındaki diğer davalılar yönünden kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle temyiz isteminin reddi doğru bulunurken, davalı ... yönünden ise kesinlik sınırının üzerinde olması ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun ilgili maddelerine uygun olarak taşınmazın bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tespit edilmiş olması gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin bozma kararına kısmen direnmesi üzerine, davacının temyiz isteminin reddi nedeniyle temyiz kesinlik sınırının aşılıp aşılmadığı ve 6360 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesinin ikinci fıkrasının uygulanabilirliği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı yönünden reddedilen miktarların temyiz kesinlik sınırını aştığı, davacının davalı şirket elemanı olduğu ve uyuşmazlık konusu toplu iş sözleşmesinin de davalı şirket ile ilgili sendika arasında imzalandığı, bu nedenle 6360 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesinin ikinci fıkrasının uygulanma yeri olmadığı gözetilerek Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin bozma kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakim aleyhine, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun açık hükmüne aykırı olarak verilen bir kararla davacılara manevi zarar verildiği iddiasıyla açılan tazminat davasında, hakimin hukuki sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hakim tarafından verilen kararın yasa yorumuna ilişkin takdir yetkisi dahilinde olduğu ve kesinlik gerekçesiyle temyiz dilekçesinin reddi halinde dahi yasa yolunun açık olup olmadığı hususunun nihai olarak Yargıtay denetimi sonucunda belirleneceği gözetilerek hakimin hukuki sorumluluğuna ilişkin koşulların oluşmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 4. Hukuk Dairesince verilen reddine karar onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.