Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kesintisiz Sigortalılık”
- Uyuşmazlık: Davacının 40 günlük SSK sigortalılığı haricinde kesintisiz tarım faaliyeti ile meşgul olup olmadığının tespiti ve buna bağlı olarak tarım bağ-kur sigortalılığının devam edip etmediğinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tarım faaliyeti ile ilgili iddialarının araştırılması için tanık dinlenilmesi ve ilgili kurumlardan bilgi ve belge istenilmesi gerektiği, ayrıca davacının arazi kullanım şeklinin ve hayvancılık faaliyetinin araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı kadının 01.04.1995-01.08.2008 tarihleri arasında 2926 sayılı Kanun kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti talebiyle açılan davada, davacının tarımsal faaliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin araştırmanın yeterliliği hususunda yerel mahkeme ile Özel Daire arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tarımsal faaliyetinin kesintisiz devam edip etmediğinin tespiti için; davacının nerede oturduğu, zirai kredi kullanıp kullanmadığı, hangi ürünleri ektiği ve nereye sattığı, ürün teslimatından prim kesintisi yapılıp yapılmadığı, sigortalılık iradesini gösterir prim ödemeleri yapılıp yapılmadığı, çiftçi kayıt sistemine dahil olup olmadığı ve başka bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi sigortalılığı olup olmadığı hususlarının araştırılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı HUMK’nın 429. maddesi gereğince bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, dava konusu dönemde 50 gün 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalılığı bulunması nedeniyle, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyetinin kesintisiz olup olmadığı ve bu bağlamda Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespit edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının diğer sosyal güvenlik kuruluşunda geçen çalışma süresinin makul süreyi aşması, yeniden tescil veya iradi prim ödemesi ya da prim tevkifatının bulunmaması ve dava konusu dönemde tarımsal faaliyetini kanıtlayamaması gözetilerek, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar veren yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının aynı dönemde hem SSK'lı hem de Bağ-Kur'lu çalışması nedeniyle hangi kuruma tabi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 506 sayılı Kanun'un 3. maddesi (k) bendi ve 1479 sayılı Kanun'un 24. maddesi uyarınca çifte sigortalılık mümkün olmadığı ve önceden başlayıp kesintisiz devam eden sigortalılık kolunun esas alınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının prim tevkifatı olmayan yıllar için tarımsal faaliyette bulunduğunun kanıtlanıp kanıtlanmadığı ve bu dönemlere ilişkin Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespit edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tarım Bağ-Kur sigortalılığı için prim tevkifatı olmayan yıllarda, sigortalılığın tespiti için tarımsal faaliyetin kesintisiz sürdürüldüğünün kanıtlanması gerektiği, mahkemece bu hususta yeterli araştırma yapılmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının prim tevkifatı olmayan yıllar için 2926 sayılı Kanun kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti talebinde bulunduğu davada, tarımsal faaliyetinin kesintisiz sürdüğünün kanıtlanıp kanıtlanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti için prim tevkifatı olmayan yıllarda tarımsal faaliyetin kesintisiz sürdüğünün kanıtlanması gerektiği, oda veya kooperatif kayıtlarının tek başına yeterli olmadığı ve mahkemenin bu hususta yeterli araştırma yapmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, prim tevkifatı olmayan yıllar için tarımsal faaliyette bulunduğunun kanıtlanıp kanıtlanmadığı ve buna bağlı olarak tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespit edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 2926 sayılı Kanun uyarınca, prim tevkifatı veya ürün teslimi olmayan yıllar için tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti için, tarımsal faaliyetin kesintisiz sürdürüldüğünün kanıtlanması gerektiği, davacının ise prim tevkifatı yapılan ilk tarihi takip eden aybaşından, Kuruma kayıt ve tescil edildiği tarihe kadar olan dönemde tarımsal faaliyetinin kesintisiz devam ettiğinin dosya kapsamındaki delillerle sabit olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının 01.01.1997-31.01.2008 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, uyuşmazlık konusu tarihler arasında prim tevkifatı veya ürün teslimi bulunmadığı ve tarımsal faaliyetin kesintisiz sürdüğüne dair delil sunmadığı için, 2926 sayılı Kanun uyarınca Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kabul edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının davalı işyerinde 01.11.1993-28.02.2002 tarihleri arasında sigortalılığının kesintisiz olarak aylık 30 gün olduğunun tespiti talebine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacının raporlu olduğu günleri dışlamadan hizmet tespitine karar vermesi ve bozma kararında belirtilen hususları tam olarak yerine getirmemesi nedeniyle eksik inceleme yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 1479 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılığının sona erdiği tarihten, dava tarihine kadar 2926 sayılı Kanun kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 2926 sayılı Kanun'un 2. ve 3. maddeleri gereğince Tarım Bağ-Kur sigortalılığının devamı için tarımsal faaliyetin kesintisiz sürdürülmesi gerektiği, davacının dava konusu dönemde bu faaliyeti sürdürüp sürdürmediğinin araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.