Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kira Süresinin Bitimi”
- Uyuşmazlık: TBK 347. maddesi gereğince on yıllık uzama süresinin dolup dolmadığı ve buna bağlı olarak kira sözleşmesinin feshine ve tahliyeye karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında daha önce kira ilişkisi bulunsa da yeni kira sözleşmelerinin yapılmış olması, on yıllık uzama süresinin en son yapılan sözleşme tarihinden itibaren hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kiracı tarafından, kira süresi dolmadan kiralananın tahliye edilmesi ve anahtarın teslim tarihi hususunda ihtilaf bulunması nedeniyle, kira bedelinin ödenip ödenmeyeceği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinde bir aylık fesih ihbar süresi kararlaştırılmış olmasına rağmen, davalı kiracının bu süreye uymadan tahliye bildiriminde bulunması ve anahtarın teslim tarihinin belirsiz olması nedeniyle, davalının Borçlar Kanunu'nun 44. maddesi uyarınca sorumluluğunun tespiti için anahtar teslim tarihinin belirlenmesi ve kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebileceği makul sürenin tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu kapsamında kiralanan taşınmazın kira sözleşmesinin sona ermesinden sonra kiracının kira bedelini ödemeye devam etmesi, kira sözleşmesinin yenilenmesi anlamına gelip gelmediği ve kiracının kiracılık sıfatının devam edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'nun 75. maddesi uyarınca, sözleşmede aksine bir hüküm yoksa, kira süresinin bitimiyle kira sözleşmesinin sona erdiği ve kiracının kira bedelini ödeyerek kira sözleşmesini yenileyemeyeceği, bu nedenle davacının fuzuli şagil konumuna düştüğü gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tacirler arasında akdedilen iş yeri kira sözleşmesinin, kiracı tarafından kira süresinden önce feshedilmesi ve kiralananın tahliye edilmesi nedeniyle, kiraya verenin ikinci yıl kira bedelini talep etmesi üzerine uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinde, erken tahliye halinde kiracının kalan sürenin kira bedellerinden sorumlu olacağına dair cezai şart hükmü bulunmadığı, sözleşmenin 7. maddesinin cezai şart niteliğinde olmadığı ve mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiği, davalı kiracının sözleşmeye aykırı davranışının haksız fesih oluşturduğu ve bu nedenle kiralananın aynı şartlarda kiraya verilebileceği makul süre kira bedelinden sorumlu olduğu gözetilerek, makul sürenin tespiti için yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasının gerekliliği nedeniyle, bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kiracı, kira süresi dolmadan evi tahliye ettikten sonra, ev sahibi aynı dönemde daha yüksek bir kira bedeliyle yeni kiracı bulması durumunda, kiracının ödemesi gereken makul süre kira bedelinden, dönem sonuna kadar elde edilecek fazla gelirin mahsup edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinin erken feshi nedeniyle kiracının sorumlu tutulabileceği makul süre kira bedelinin hesabında, kiraya verenin aynı dönemde elde ettiği fazla gelirin dikkate alınmayacağı, kiracının kusurlu davranışına dayanarak hak iddia edemeyeceği ve kiraya verenin daha yüksek bedel elde etmesinden kiracının faydalanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Belediyeye ait çiçek büfelerinin kira sözleşmesinin sona ermesi üzerine kiracının tahliye talebine karşı açtığı kiracılığın devam ettiğinin tespiti davasında, uyuşmazlığa 6570 sayılı Kanun'un mu yoksa 2886 sayılı Kanun'un mu uygulanacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Belediye taşınmazlarının kiralanmasında 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 75. maddesinin 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 15. maddesiyle belediye taşınmazları hakkında da uygulanacağına dair hüküm bulunduğu, bu nedenle somut olayda 6570 sayılı Kanun hükümlerinin uygulama yeri olmadığı ve kira sözleşmesinin sona ermesiyle davacının fuzuli şagil durumuna düştüğü gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesinin kiracı tarafından feshedilmesinin haklı olup olmadığı ve fesih tarihinden sonraki kira bedellerinin ödenip ödenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kiralananın iskân ruhsatının ve güçlendirme ruhsatının olmaması, ayrıca binanın depreme dayanıklılığına ilişkin ciddi şüphelerin bulunması, kiralananın sözleşme amacına uygun kullanılmasını engelleyen hukuki ve maddi ayıplar oluşturduğu, ayrıca bu ayıpların kiracı ve çalışanlarının sağlığı için ciddi bir tehlike yarattığı gözetilerek kira sözleşmesinin kiracı tarafından haklı feshedildiğine ve kiralayanın fesih tarihinden sonraki kira bedellerini talep edemeyeceğine karar verilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesinin süresinin bir yıl mı yoksa iki yıl mı olduğu ve buna bağlı olarak kiracı tarafından ödenmesi gereken makul süre kira bedeli ile kiraya verene iade edilmesi gereken depozito bedeli uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı-birleşen davada davacı vekiline maktu temyiz harcını ve temyiz giderlerini yatırması için verilen kesin sürede harcın yatırılmaması nedeniyle, HUMK'nın 434. maddesi uyarınca temyizden vazgeçilmiş sayılıp sayılmayacağına dair karar verilmesi gerektiği gözetilerek dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının kira süresi biten taşınmazın davalı tarafından tahliye edilmemesi nedeniyle açtığı davanın, ecrimisil istemine mi yoksa kira alacağı istemine mi dayandığı ve buna göre görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa sulh hukuk mahkemesi mi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde kira sözleşmesinin sona erdiğini ve davalının fuzuli şagil olduğunu ileri sürerek ecrimisil talep etmesi, davanın mülkiyet hakkına dayalı ecrimisil istemine ilişkin olduğu ve görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesi sona ermiş bir taşınmazın haksız işgali nedeniyle açılan ecrimisil davasında, davanın asliye hukuk mahkemesinde mi yoksa sulh hukuk mahkemesinde mi görüleceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde, kira sözleşmesinin sona erdiğini ve davalının taşınmazı haksız olarak işgal ettiğini ileri sürerek ecrimisil talep etmesi ve kira sözleşmesine dayanmaması nedeniyle, davanın mülkiyet hakkına dayalı bir ecrimisil davası olarak nitelendirilerek asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.