Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kooperatif”
- Uyuşmazlık: Kooperatiften peşin bedelli olarak daire satın alan ortağın, kooperatifin arsa sahibi ile yaptığı inşaat sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ifa etmesi üzerine, arsa sahibi aleyhine tapu iptali ve tescil davası açıp açamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif ortağının, arsa sahibi ile arasında sözleşmesel bir ilişki bulunmaması nedeniyle doğrudan tapu iptali ve tescil davası açamayacağı, ancak kooperatifin arsa sahibinden tapu devrini isteyebilecek durumda olması ve taraflar arasında bu yönde bir uygulama bulunması halinde, kooperatif lehine doğan şahsi hakkı temlik alan kişi sıfatıyla dava açabileceği, bu durumda da kooperatifin edimlerini yerine getirip getirmediği, dava konusu bağımsız bölümün kooperatife bırakılan dairelerden olup olmadığı ve kooperatifin ortaklar arasında eşitlik ilkesine uygun davranıp davranmadığının tespiti gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatifin eski yöneticileri tarafından özel şahsa düzenlenen bonolar nedeniyle kooperatifin sorumlu olup olmadığına ilişkin menfi tespit davasında, yerel mahkemenin direnme kararının onanıp onanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif anasözleşmesinin ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca kooperatifin sadece finans kuruluşlarından borçlanabileceği, özel şahıslardan elden borçlanmaya ilişkin yetki bulunmadığı ve bu hususta kooperatifi bağlayacak herhangi bir icazetin de olmadığı; ayrıca, bonoların kooperatif kayıtlarına yansıtılmadığı, eski yöneticiler hakkında benzer usulsüz işlemler nedeniyle ceza davası açıldığı ve davalı alacaklının da diğer kooperatiflerden aynı şekilde usulsüz bonolar aldığına dair tespitler bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kooperatif ortağının istifa etmesi üzerine, kooperatif tarafından ortağın adına kayıtlı taşınmazın tapusunun iptal edilip kooperatif adına tescilinin talep edilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının kooperatife olan arsa ve inşaat bedelini ödediği, kooperatifin amacına ulaştığı ve dağılma sürecine girdiği, davalı ile davacı kooperatif arasında parasal uyuşmazlıklar bulunsa dahi davalının kooperatife borcu nedeniyle adına kayıtlı taşınmazın tapusunun iptal edilip kooperatif adına tescili yoluna gidilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tarımsal kalkınma kooperatifinin, ortaklarının kullandığı bireysel kredi sözleşmesine kefil olmasının kooperatifin amaç ve yetkileriyle bağdaşıp bağdaşmadığı ve kooperatifin bu kefaletten sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifin amacının ortaklarının ekonomik kalkınmasını sağlamak olduğu ve kefaletin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın desteklediği bir hayvancılık projesi kapsamında ortakların kredi kullanabilmesi için verildiği, ayrıca genel kurulun bu konuda yönetim kuruluna yetki verdiği gözetilerek, kefaletin kooperatifin amacıyla uyumlu olduğu ve kooperatifin bu kefaletten sorumlu olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı kooperatife noter aracılığıyla yaptığı istifa bildiriminin geçerliliği ve davacının kooperatif üyeliğinden ayrılıp ayrılmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifler Kanunu'nun 13. maddesi uyarınca, ortağın istifa bildiriminin yenilik doğurucu nitelikte olduğu ve kooperatife ulaştığı anda sonuç doğurduğu gözetilerek, davacının noter ihtarnamesiyle istifasını bildirdiği ve ihtarname kooperatife ulaştığı için davacının istifa tarihinden itibaren kooperatif üyeliğinden ayrıldığı kabul edilerek, yerel mahkeme kararının bozulması suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kooperatif tarafından teslim edilen taşınmazda oluşan ayıplar nedeniyle açılan tazminat davasında, uyuşmazlığın Kooperatifler Hukuku'ndan mı yoksa eser sözleşmesinden mi kaynaklandığı ve buna bağlı olarak hangi zamanaşımı süresinin uygulanacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kooperatifin, taşınmazın yapımını yüklenici sıfatıyla değil, iş sahibi olarak üstlendiği ve davacı ile arasında eser sözleşmesi değil kooperatif üyelik ilişkisi bulunduğu gözetilerek, uyuşmazlığa Kooperatifler Hukuku'ndan kaynaklanan 5 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği ve bu sürenin dolmuş olması nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatiften istifa eden ortağın, istifasının kooperatife ulaştığı tarihten önceki aidat borçlarından sorumlu olup olmadığı ve kooperatifin bu alacak için dava açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif ortağının, istifasının noter aracılığıyla kooperatife ulaştığı tarihe kadar olan aidat borçlarından sorumlu olduğu, istifadan haberdar olan kooperatifin de bu alacakların tahsili için dava açmakta hukuki yararının bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir mahkeme kararına rağmen kooperatif hissesine konu taşınmazın davalı adına tescil edilmesi nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil davasında, davacı ile kooperatif arasındaki hukuki ilişkinin incelenip incelenmeyeceği hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif ortağının, kooperatife karşı olan yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğinin tespiti ve bunun için kooperatif kayıtlarının incelenmesinin gerekli olduğu, davacıya kooperatife karşı dava açması için süre verilmesi ve bu davanın tapu iptal ve tescil davasıyla birleştirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, kooperatiften edindiği meskeni devretmesinin kooperatif üyeliğini de devrettiği ve üyelikten ayrılma talebinin kooperatif tarafından zımnen kabul edildiği iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifler Kanunu ve kooperatif ana sözleşmesi gereğince üyeliğin devri için yazılı devir sözleşmesi ve tarafların birlikte kooperatife başvurması şartının gerçekleşmediği, davacının genel kurul toplantılarına davet edilmesi ve itirazının olmamasının zımni kabul anlamına gelmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tarımsal kalkınma kooperatifinin, ortaklarının kullandığı bireysel kredi sözleşmesine kefil olmasının kooperatifin amacı ile bağdaşıp bağdaşmadığı ve kooperatifin bu kefaletten sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifin amacının ortaklarının ekonomik kalkınmasını sağlamak olduğu ve kefaletin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın destekleme projesi kapsamında ortakların kredi kullanabilmesi amacıyla verildiği gözetilerek, kooperatifin bu kefaletten sorumlu olduğuna ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif ortağının aidat borcu nedeniyle çıkarılmasına ilişkin ihraç kararının iptali davasında, ortağın kooperatife olan borcunu mahsuben ileri sürdüğü alacağının varlığının ispatı ve mahkemenin bu konudaki inceleme yükümlülüğünün kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif ortağının ileri sürdüğü alacağın, kooperatif kayıtlarıyla ispatlanması gerektiği, mahkemenin ise kooperatifin mali kayıtlarını inceleyerek davacının alacağının varlığını araştırması ve sonucuna göre karar vermesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.