Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kooperatif Yönetim Kurulu Sorumluluğu”
- Uyuşmazlık: Kooperatif genel kurulu tarafından yönetim kuruluna verilen yetkiye dayanarak yapılan taşınmaz satışının muvazaalı olup olmadığı ve yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmelerinin sorumluluklarını ortadan kaldırıp kaldırmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif yönetim kurulunun taşınmazı gerçek değerinin çok altında satarak ortaklara zarar verdiği, genel kurulda alınan ibra kararının ise gerekli yasal koşulları taşımadığı ve bu nedenle hukuki sonuç doğurmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından el konulan bir anonim şirketin eski yönetim ve denetim kurulu üyelerinin, şirketin grup şirketlerinden hisse devralınması nedeniyle oluşan zarardan sorumlu olup olmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Yönetim kurulu üyelerinin, ödeme gücü olmayan grup şirketlerinin hisselerini devralarak şirketi zarara uğrattıkları, denetim kurulu üyelerinin ise bu işlemlere karşı gerekli özeni göstermedikleri ve kusursuzluklarını ispatlayamadıkları gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatifin eski yönetim kurulu üyelerine karşı açılan tazminat davasında, davanın denetçiler tarafından açılması şartının yerine getirilip getirilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifler Kanunu'nun ilgili maddeleri ve Türk Ticaret Kanunu'nun anonim şirketlere ilişkin hükümleri uyarınca, yönetim kurulu üyelerine karşı sorumluluk davası açılabilmesi için genel kurul kararı ve denetçiler tarafından verilmiş usulüne uygun vekaletname gerektiği, somut olayda sunulan vekaletnamede denetçi sıfatının belirtilmemesi nedeniyle bu şartın yerine getirilmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatife peşin ödeme yapan davacının, genel kurul kararı ve yönetim kurulu kararı sonrası peşin ödemeli üyeliğinin kooperatifçe zımnen kabul edilip edilmediği ve buna bağlı olarak davalı kooperatife borcunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif genel kurulunun peşin ödemeli üyelik uygulamasını mevcut tüm ortakları kapsayacak şekilde karara bağlaması ve davacının da bu uygulamadan yararlanmak üzere yaptığı başvurunun yönetim kurulu kararıyla kabul edilmesi nedeniyle, davacının peşin ödemeli ortak olduğu ve mahkemenin bu sıfatı dikkate alarak borcun bulunup bulunmadığını belirlemesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatifin önceki dönem yöneticisine karşı açtığı tazminat davasında, genel kurul kararının TTK m. 341 anlamında yönetici aleyhine sorumluluk davası açılması için yeterli olup olmadığı ve davanın denetçiler tarafından açılması şartının aranıp aranmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifin genel kurul kararında, önceki yönetim dönemindeki belirli bir harcamanın eski yöneticilerden tahsili için mevcut yönetime yetki verilmesinin, zararın miktarı ve döneminin belirli olması ve kim hakkında dava açılacağının anlaşılabilmesi nedeniyle TTK m. 341 anlamında yönetici aleyhine sorumluluk davası açılması için yeterli bir karar olduğu ve 6102 sayılı TTK ile denetçilerin dava açma yetkisinin kaldırılmış olması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatife ait arsaların düşük bedelle satılması ve satış bedellerinin ortaklara geç ödenmesi nedeniyle açılan tazminat davasında, yerel mahkemenin ceza mahkemesi beraat kararını bağlayıcı kabul ederek davanın reddine ilişkin kararında direnmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif yöneticilerinin arsa satışında kusurlu olup olmadıklarının tespiti için ceza mahkemesi beraat kararının hukuk hakimini bağlamadığı, satış tarihindeki gerçek değerin tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği ve bu hususların yerel mahkemece eksik incelendiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatif yönetim kurulu üyeleri ile müdürü aleyhine açılan sorumluluk davasında, yerel mahkemenin gider avansının süresinde yatırılmaması nedeniyle davanın reddine ilişkin kararına karşı yapılan temyiz üzerine verilen bozma kararına karşı direnilmesinin hukuki olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin gider avansı için verdiği sürenin HUMK m.163 ve HMK m.94 anlamında kesin süre niteliğini taşımadığı ve kooperatif yönetim kurulu ile müdür aleyhine sorumluluk davası açılabilmesi için genel kurulca yetki verilip verilmediği hususunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının yönetim kurulu üyeliğinden ayrıldığı tarihten sonraki döneme ilişkin alacak talepleri yönünden asliye ticaret mahkemesinin mi yoksa iş mahkemesinin mi görevli olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yönetim kurulu üyeliğinden ayrıldıktan sonraki dönemde şirketle arasında işveren vekili sıfatıyla bağımlı bir iş/hizmet ilişkisi içerisinde olduğu, sahip olduğu pay oranının da şirketin yönetimine etki edebilecek düzeyde olmadığı gözetilerek, uyuşmazlığın iş mahkemesinin görev alanına girdiğine ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı kooperatif ile davalı şirket arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin, taraflar arasında imzalanan fesihname ve ihtarnamelere rağmen geçerli olup olmadığı ve davacının tapu iptali ve tescil taleplerinin incelenmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif temsilcilerinin yetkili olsalar dahi kooperatifin amacı dışında işlem yapamayacakları, fesihnamede asıl sözleşmenin eklerinin geçerliliğinin korunduğunun belirtilmesi ve kooperatifin amacının üyelerinin konut sahibi olmasını sağlamak olduğu gözetilerek, tarafların gerçek iradesinin sözleşmenin tamamen feshine yönelik olmadığı, 18.03.1993 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geçerli ve ayakta olduğu kabul edilerek tapu iptali ve tescil isteminin esasının incelenmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı kooperatif ile davalı şirket arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedilmiş olup olmadığı, fesih halinde dahi tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif yönetim kurulunca imzalanan fesihnamede asıl sözleşmenin eklerinin geçerliliğinin devam edeceğinin belirtilmesi ve bu ek sözleşmelerin asıl sözleşme olmadan uygulanmasının mümkün olmaması, ayrıca davacı kooperatife gönderilen fesih ihtarnamesinin kooperatifi temsile yetkili iki kişi tarafından imzalanmamış olması nedeniyle sözleşmenin geçerli ve yürürlükte olduğunun kabulü gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların holding hisselerini paravan şirketlere devretmek suretiyle gerçekleştirdikleri eylemlerin nitelikli dolandırıcılık mı yoksa hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu mu oluşturduğu, eylemlerin katılan sayısınca zincirleme suç mu yoksa tek bir suç mu olduğu ve sanık ... hakkında TCK'nın 167. maddesindeki şahsi cezasızlık hükmünün uygulanıp uygulanamayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların şirket yönetimindeki yetkilerini kullanarak şirket malvarlığı üzerinde tevdi amacına aykırı tasarrufta bulunmalarından sonra bu tasarrufların ortaya çıkmaması için hileli davranışlar sergilemelerinin eylemlerini dolandırıcılık suçuna dönüştürmeyeceği, şirket aleyhine hizmet ilişkisiyle bağdaşmayan tasarruflar yapmalarının hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı, şirketin tüzel kişilik kazanması ve doğrudan şirketin zarar görmesi nedeniyle eylemlerin zincirleme suç değil tek bir suç teşkil edeceği, tüzel kişiye karşı suç işlenmesi nedeniyle TCK'nın 167. maddesindeki şahsi cezasızlık hükmünün uygulanamayacağı ve sanık ... hakkında katılan ...'e yönelik nitelikli dolandırıcılık suçundan dava açılmadığı halde mahkumiyet kararı verilmesinin usule aykırı olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının sanık ... yönünden kaldırılmasına ve diğer sanıklar yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların kooperatifte gerçekleştirdikleri eylemlerin basit zimmet mi yoksa nitelikli zimmet suçunu mu oluşturduğu ve basit zimmet suçunu oluşturması halinde dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların kooperatif yönetim kurulu başkanı ve muhasip üyesi sıfatlarıyla gerçekleştirdikleri eylemlerin, sahte belge düzenleme, gerçek dışı ödemeler yapma, kooperatif gelirlerini zimmetlerine geçirme gibi hileli davranışlarla gerçekleştirildiği ve bu eylemlerin açığa çıkmasının daire dışı araştırmalarla mümkün olduğu gözetilerek nitelikli zimmet suçunu oluşturduğu kabul edilmiş ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.