Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kurum Güvenliği”
- Uyuşmazlık: 5502 sayılı Kanun ile Sosyal Güvenlik Kurumu çatısı altında birleştirilen SSK ve Bağ-Kur’un, Kurumun tüzel kişiliği kazanmasının ardından açılan davalardaki hukuki statüleri ve mahkeme kararının infaz kabiliyeti.
Gerekçe ve Sonuç: 5502 sayılı Kanun ile SSK ve Bağ-Kur'un tüzel kişiliklerinin sona erip Sosyal Güvenlik Kurumu’nun tüzel kişiliğinin oluşması ve davalı vekillerinin de direnme kararını temyiz ederken Sosyal Güvenlik Kurumu adına hareket etmiş olmaları gözetilerek, mahkeme kararının hüküm fıkrasına “Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan” ibaresinin eklenmesi suretiyle direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının SSK sigortalılığı ile çakışan süreler dışında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti istemine ilişkin davada, Sosyal Sigortalar Kurumu’nun davaya dahil edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5502 sayılı Kanun ile Bağ-Kur ve SSK’nın Sosyal Güvenlik Kurumu’na devredilmesi ve tüzel kişiliklerinin sona ermesi nedeniyle davada yasal hasımın Sosyal Güvenlik Kurumu olduğu, dolayısıyla Sosyal Sigortalar Kurumu’nun ayrıca davaya dahil edilmesine gerek olmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sigortalının bakmakla yükümlü olduğu kişiye yaptığı tedavi, eğitim ve rehabilitasyon giderlerinin Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan tahsili istemine ilişkin alacak davasında, davalı vekilinin yasal temsil yetkisinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: SSK ve Bağ-Kur'un Sosyal Güvenlik Kurumu'na devri sonrası, davalı vekilinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından verilmiş vekâletnamesinin dosyada bulunmaması ve bu hususun yasal temsil yetkisini etkilemesi gözetilerek, eksikliğin giderilmesi için dosyanın yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal Sigortalar Kurumu'nun bakmakla yükümlü olunan kişinin tedavi, eğitim ve rehabilitasyon giderlerinin ödenmesi talebine ilişkin alacak davasında, yasal hasım ve vekâletname hususlarında usul eksikliği bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5502 sayılı Kanun ile SSK ve Bağ-Kur’un Sosyal Güvenlik Kurumu’na devredilmesi nedeniyle yasal hasmın Sosyal Güvenlik Kurumu olduğu, HUMK'nun vekâletnameye ilişkin hükümleri ve Hukuk Genel Kurulu'nun daha önceki içtihatları gözetilerek, direnme kararının Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'na tebliğ edilmemesi ve vekâletname eksikliğinin giderilmemesi nedeniyle dosyanın eksikliklerin giderilmesi için mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargılamanın iadesi talebi üzerine verilen direnme kararının temyiz incelemesinde, davalı kurumların tüzel kişiliklerinin sona ermesi ve davada yasal hasmın Sosyal Güvenlik Kurumu olması nedeniyle, vekaletname ve temyizden vazgeçme yetkisine ilişkin usuli eksikliklerin giderilip giderilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurumların Sosyal Güvenlik Kurumu’na devredilmesiyle tüzel kişiliklerinin sona erdiği, yasal hasmın Sosyal Güvenlik Kurumu olduğu ve bu kurum adına hareket eden avukatın vekaletnamesinin dosyada bulunmadığı, ayrıca temyizden vazgeçme yetkisine ilişkin onay belgesinin de dosyada olmadığı gözetilerek, bu eksikliklerin giderilmesi için direnme kararı bozulmamıştır ve dosya yerel mahkemeye geri çevrilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu oluşan tedavi giderlerinin rücuen tahsili davasında, 6111 sayılı Kanun değişikliği sonrası Sosyal Güvenlik Kurumu'nun yasal hasım olup olmadığı ve davaya dahil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6111 sayılı Kanun ile 2918 sayılı KTK'nın 98. maddesinde yapılan değişiklik sonucu, trafik kazalarında tedavi giderleri yönünden sorumluluğun Sosyal Güvenlik Kurumu'na geçtiği ve davada yasal hasmın SGK olması gerektiği, bu nedenle mahkemece SGK'nın davaya dahil edilerek, davacı tarafından ödenen ve rücuen tahsili talep edilen tedavi giderlerinden KTK’nın 98. maddesi kapsamında kalanların SGK'nın sorumluluğuna esas olanların belirlenmesi ve buna göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu oluşan tedavi giderlerine ilişkin açılan tazminat davasında, davalı sigorta şirketinin pasif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6111 sayılı Kanun'un 59. maddesi ve Geçici 1. maddesi uyarınca, dava tarihinden sonraki trafik kazalarında resmi ve özel sağlık kuruluşlarında yapılan tedavilere ilişkin giderlerden Sosyal Güvenlik Kurumu'nun sorumlu olması ve davada talep edilen tedavi giderlerinin özel sağlık kuruluşunda yapılmış olması gözetilerek, sigorta şirketinin pasif husumet ehliyetinin olmadığı gerekçesiyle davanın reddine ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Cezaevinde çıkan yangında iki tutuklu/hükümlünün ölümünden sorumlu tutulan infaz koruma başmemurunun eyleminin olası kastla işlenmiş ihmali davranışla öldürme suçunu mu yoksa bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ölenlerin yangın çıkarma tehdidini ciddiye almamasının ve yangına müdahale etmemesinin mesleğinin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık oluşturduğu, ancak ölenleri öldürme amacıyla hareket ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı ve ölenlerin yangını söndürecekleri beklentisiyle hareket ettiği gözetilerek, eyleminin bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçunu oluşturduğuna karar verilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının hem SSK yaşlılık aylığı aldığı hem de eşinden dolayı Bağ-Kur sağlık yardımlarından yararlandığı dönemde, hatalı alınan sağlık yardımlarının hangi kurumdan tahsil edileceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu'nun Geçici 1. maddesi ile SSK ve Bağ-Kur'un tüm alacak ve borçlarının Sosyal Güvenlik Kurumu'na devredilmesi sonucu, aynı kurumda hem alacaklı hem de borçlu sıfatının birleşmesiyle borcun sona erdiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.