Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kuruma Yerleştirme”
- Uyuşmazlık: Kurum koruması altında bulunan küçük çocuğun, evlat edinilmek amacıyla bir aile yanına yerleştirildikten *sonra* açılan evlat edindirmede ana ve baba rızasının aranmaması davasının kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: TMK m. 312/1'de düzenlenen evlat edinmede ana ve baba rızasının aranmaması kararının, ancak küçüğün evlat edinecek aile yanına yerleştirilmesinden *önce* verilebileceği, somut olayda ise yerleştirmenin gerçekleştiği ve bu nedenle rızanın aranıp aranmaması hususunun evlat edinme davası içinde değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İstihdam bürosunun 12 ay içerisinde işe yerleştirme yapmaması nedeniyle faaliyet izninin iptal edilmesi işleminin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: 4904 sayılı Kanun'un 18. maddesinde öngörülen 12 aylık işe yerleştirme süresine pandemi nedeniyle kapanma süresinin eklenmesiyle dahi, davacı istihdam bürosunun bu süre içerisinde işe yerleştirme yapmadığının anlaşılması ve 6098 sayılı TBK'nın 138. maddesinin uygulanabilir olmaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Madde bağımlısı çocuğun zorunlu tedavisi için kuruma yerleştirilmesi talebinde görevli mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Talep, 4721 sayılı TMK'nın 432. maddesi uyarınca ergin kişilerin tedavisi için kuruma yerleştirilmesini düzenleyen hüküm kapsamında değerlendirildiğinden ve bu maddeye göre yetkili mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olması gözetilerek uyuşmazlığın Samsun 1. Sulh Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, 5717 sayılı Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Yön ve Kapsamına Dair Kanun kapsamında çocuklarının iadesi için doğrudan dava açıp açamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının merkezi makamı aracı kılmaksızın tek başına dava açma imkanının bulunmadığı ve Bölge Adliye Mahkemesi'nin davayı bu nedenle usulden reddetmesinin hukuka uygun olduğu gözetilerek, temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlat edinmede ana-baba rızasının aranmaması davasının, küçük kuruma yerleştirildikten sonra açılıp açılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Küçük, dava devam ederken evlat edinildiğinden davanın konusu kalmadığı gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve davanın konusunun kalmaması nedeniyle hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısıtlı ergin kişi hakkında 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu’nun 22. maddesine dayalı koruma kararı verilmesine ilişkin istemlerde görevli mahkemenin aile mahkemesi olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Korunmaya muhtaç kişinin bakımının sağlanması için koruma kararı verilmesi talebinin ve davacı Kurumun sorumluluğunun TMK’nın 366. maddesinden kaynaklanması ve bakım görevinin 2828 sayılı Kanun ile Kuruma verilmiş olması karşısında talep konusunun hukukî nitelik bakımından aile hukuku hükümleriyle sıkı sıkıya bağlantılı olması gözetilerek, akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işlerini göremeyen, korunması ve bakımı için kendisine sürekli yardım gereken bakıma muhtaç yetişkin hakkında koruma kararı verilmesi taleplerinde aile mahkemelerinin görevli olduğuna ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısıtlı ergin kişi hakkında 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu'na dayalı koruma kararı verilmesi isteminde görevli mahkemenin aile mahkemesi olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında usulüne uygun hüküm fıkrası oluşturulmadığı, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açıkça belirtilmediği, esasen Özel Daire bozma kararından sonra verilen ikinci kararın yok hükmünde olduğu ve usulüne uygun direnme hükmü kurulması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Velayeti babada olan çocuğun anneanne yanında kalması nedeniyle babanın velayetinin kaldırılıp kaldırılmayacağı ve çocuğun babaya teslim edilip edilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Velayetin kaldırılması için TMK madde 348 ve 349'da belirtilen sebeplerin varlığının kanıtlanması gerektiği, davacı babanın bu maddelerde belirtilen fiilleri gerçekleştirdiğine dair yeterli delil bulunmadığı ve velayetin kaldırılmasını gerektirecek bir durum olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 2828 sayılı Kanun uyarınca sağlanan istihdam olanağından yararlanmak için açılan ve kişinin reşit oluncaya kadar koruma altında kaldığının tespitini istediği davada görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa aile mahkemesi mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun koruma altında kalıp kalmadığına ilişkin tespit istemli davalarda, koruma tedbirleri hususunda yetkili ve görevli olan çocuk mahkemesinin görevli olduğu, ancak çocuk mahkemesi bulunmayan yerlerde aile mahkemesinin, aile mahkemesi de bulunmayan yerlerde ise aile mahkemesi sıfatıyla asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma davasından kısa bir süre sonra açılan velayetin değiştirilmesi davasında, çocuğun üstün yararı gözetilerek velayetin anneye verilmesinin hukuki olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun yaşı, anne ile kurduğu bağ, annenin sosyal ve ekonomik durumu, babanın çocuğa yeterince bakım sağlayamaması ve çocuğun üstün yararı gözetilerek yerel mahkemenin velayeti anneye verme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Küçüğün evlat edinilmesi için annesinin rızasının aranmaması talebiyle açılan davanın reddine ilişkin kararın temyiz edilmesi üzerine, bozma ilamına rağmen yerel mahkemece aynı kararda direnilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay'ın bozma ilamında belirtilen hususları yerine getirmeksizin, dosyayı başka bir dosyayla sehven karıştırdığı gerekçesiyle konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermesi usule aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu mu yoksa basit dolandırıcılık suçunu mu oluşturduğu ve basit dolandırıcılık suçu ise uzlaştırma kapsamında olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, katılanı işe yerleştirme vaadiyle hileli davranışlarda bulunarak para aldığı, bu eylemin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun unsurlarını taşımadığı, basit dolandırıcılık suçunu oluşturduğu ve bu suçun uzlaştırma kapsamında olduğundan mahkemece uzlaştırma yoluna gidilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.