Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kusur Ağırlığı”
- Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu oluşan maddi zararda, davacının kusurunun davalının tazminat sorumluluğunu tamamen ortadan kaldırıp kaldırmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının alkollü araç kullanmaktan kaçınmak yerine, alkollü olduğunu bildiği arkadaşına aracı kullandırtması nedeniyle kusurlu olduğu, ancak bu kusurun davalının tazminat sorumluluğunu tamamen ortadan kaldırmayacağı; davacının kusurunun ağırlığı ve olayın özelliği gözetilerek tazminattan indirim yapılması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 4733 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan sanığa verilen hapis ve adli para cezasının miktarının TCK’nın 61. maddesinde belirtilen ölçütlere uygunluğu ve orantılılık ilkesine aykırılığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında aynı tür suçtan açılmış başka dosyaların bulunması ve başka bir sanığa benzer suçtan verilen cezanın onanmış olması, cezanın belirlenmesinde yeterli ve geçerli gerekçeler olarak kabul edilemeyeceği, ele geçirilen kaçak sigara miktarı ve suçun işleniş biçimi gözetildiğinde verilen cezanın orantılılık ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 4733 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan sanığa verilen cezanın belirlenmesinde temel cezanın alt sınırdan uzaklaştırılmasının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkta ele geçirilen kaçak sigara miktarının fazla olması, suçun işleniş şekli ve sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı gözetilerek yerel mahkemenin temel cezayı alt sınırdan uzaklaştırarak belirlemesinin ve direnme kararının isabetli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taksirle üç kişinin ölümüne sebebiyet verme suçundan sanık hakkında verilen temel cezanın miktarının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın taksirle ölüme neden olma suçundaki kusurunun ağırlığı, suçun işleniş biçimi, meydana gelen zararın büyüklüğü ve kanunda öngörülen cezanın alt sınırı birlikte değerlendirilerek yerel mahkemenin sanık hakkında verdiği temel cezanın düşük olduğu ve bu hususların gözetilerek daha yüksek bir ceza tayin edilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taksirle yaralama suçundan sanık hakkında verilen temel cezanın üst sınırdan belirlenmesinin isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taksirli suçlarda temel cezanın belirlenmesinde failin kusurunun yanı sıra suçun işleniş biçimi, zamanı ve yeri, meydana gelen zararın ağırlığı gibi hususlar ile orantılılık ilkesinin birlikte değerlendirilmesi gerektiği, mağdurun yaralanma derecesinin tespiti için yeniden rapor alınması ve sonucuna göre temel cezanın alt sınırdan makul oranda uzaklaştırılarak belirlenmesi gerekirken, üst sınırdan ceza tayin edilmesinin isabetsiz olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan sanığa verilen hapis cezasının miktarının TCK 61. maddedeki kriterler ve orantılılık ilkesi açısından isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgüt üyeliği kapsamında Cumhuriyet savcısı olarak görev yapması, örgütsel faaliyetlerle atanmasının sağlanması, görevden alınmasına ilişkin muhalefet şerhleri, ByLock kullanımı, sosyal medya paylaşımları ve diğer delillerin suçun işleniş biçimi, araçları, zamanı, yeri, konusunun önemi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı ile sanığın kusurunun ağırlığı, amacı ve saikini dikkate alarak cezalandırılmasını gerektirecek nitelikte olması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanıkla aynı suçu işlediği iddia edilen diğer sanıklar hakkında daha düşük temel ceza belirlenirken, sanık hakkında daha yüksek temel ceza belirlenmesinin isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın avukat olması ve eylemindeki kastın ağırlığı, amacı ve saiki ile diğer sanıkların yargılandıkları fiillerin ve cezalandırıldıkları belgelerin farklılığı gözetilerek, sanık hakkında daha yüksek temel ceza verilmesinin isabetli olduğuna ve TCK’nın 3. maddesindeki orantılılık ilkesinin ihlal edilmediğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmünde, temel cezanın üst sınırdan belirlenmesi ve haksız tahrik indiriminin alt sınırdan uygulanmasının isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların gece vakti, sokak üzerinde, birlikte ve bıçak kullanarak katılanları hayati tehlike geçirecek şekilde yaralamaları, meydana gelen zararın ağırlığı ve sanıkların kasta dayalı kusurlarının ağırlığı gözetilerek temel cezanın üst sınırdan belirlenmesinin isabetli olduğu, ayrıca ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının belirsiz olması, sanıklara yönelen başka bir haksız fiilin tespit edilememesi ve sanıkların da basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralanmış olmaları değerlendirilerek haksız tahrik indiriminin alt sınırdan uygulanmasının da isabetli olduğu kabul edilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanığa verilen cezanın ve TCK’nın 43/1. maddesi uyarınca yapılan artırım oranının isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin sanık hakkında belirlediği temel ceza ve artırım oranının dosya kapsamına uygun olduğu ve orantılılık ilkesine aykırı olmadığı, ancak Anayasa Mahkemesi’nin TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal etmesi nedeniyle, hükmün bu hususta düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taksirle öldürme suçundan sanık hakkında verilen temel cezanın belirlenmesinde usul ve yasaya uygunluk hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay 12. Ceza Dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taksirle öldürme suçunda temel cezanın belirlenmesinde, failin kusurunun ağırlığı yanında suçun işleniş biçimi, zamanı ve yeri, suç konusunun önem ve değeri ile meydana gelen zararın ağırlığı gibi TCK’nın 61/1. maddesindeki ölçütler ile orantılılık ilkesinin birlikte değerlendirilmesi gerektiği, somut olayda ise sanığın kusurunun ağırlığına göre temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi doğru olmakla birlikte, birçok trafik kuralını ihlal etmesi, sonucun daha kolay öngörülebilir olması, objektif özen yükümlülüğünün yüksek bulunması ve orantılılık ilkesi gözetilmeden üst sınıra yakın ceza verilmesinin isabetsiz olması nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.