Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mülkiyet İddia Davası”
- Uyuşmazlık: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi gereğince yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraz davası ile birlikte mülkiyet iddiasının da bulunup bulunmadığı ve buna göre Kadastro Mahkemesi'nin görevli olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinin içeriğinden, davanın yalnızca kadastro tespitine itiraz mı yoksa mülkiyet iddiasını da mı içerdiği açıkça anlaşılamadığından, davacının bu hususu açıklamasının istenmesi ve buna göre; davanın sadece kadastro tespitine itiraz olması halinde Özel Daire bozma kararında belirtilen hususların in araştırılması, yalnızca mülkiyet iddiasına dayanması halinde görevsizlik kararı verilmesi, her iki istemi de içermesi halinde ise her iki husus yönünden ayrı ayrı değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, kadastro tespitine itiraz davası ile birlikte mülkiyet iddiasında da bulunup bulunmadığının belirlenmesi ve buna göre görevli mahkemenin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinin içeriğinden davacının isteminin yalnızca kadastro tespitine itiraz mı yoksa mülkiyet iddiasını da mı içerdiği açıkça anlaşılamadığından, davacıdan bu hususun açıklanması gerektiği, ayrıca davanın her iki talebi de kapsaması halinde kadastro tespitine itiraz yönünden kadastro mahkemesinin, mülkiyet iddiası yönünden ise genel mahkemenin görevli olduğu gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı Orman İdaresinin, kadastro tespitine itiraz davası ile birlikte mülkiyet iddiasında da bulunup bulunmadığına ve buna göre hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı idarenin dava dilekçesindeki isteminin kadastro tespitine itiraz mı yoksa mülkiyet iddiası mı olduğu açıkça anlaşılamadığından, her iki ihtimal de gözetilerek mahkemece davacının bu konudaki beyanına göre; eğer dava sadece 3402 sayılı yasanın 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme işlemine itiraza ilişkin ise Özel Daire bozma kararında belirtilen hususlar doğrultusunda, sadece mülkiyet iddiasına dayalı ise görevsizlik kararı verilmesi, her iki istemi de içeriyorsa her iki husus da ayrı ayrı değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, kadastro tespitine itiraz davası açarken aynı zamanda mülkiyet iddiasında da bulunup bulunmadığı ve buna göre Kadastro Mahkemesi'nin görevli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinin hem kadastro tespitine itiraz hem de mülkiyet iddiasını içerip içermediği açıkça anlaşılamadığından, davacının davasının konusunu açıklaması istenerek, buna göre kadastro tespitine itiraz ise Özel Daire bozma kararında belirtilen hususlar doğrultusunda, mülkiyet iddiası ise görevsizlik kararı verilmesi, her ikisini de içeriyorsa her iki husus da ayrı ayrı değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı Orman İdaresinin, kadastro tespitine itiraz davası açarken aynı zamanda mülkiyet iddiasında da bulunup bulunmadığı ve buna göre görevli mahkemenin hangisi olduğunun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinin içeriğinden davacının isteminin sadece kadastro tespitine itiraz mı yoksa mülkiyet iddiasını da kapsayıp kapsamadığı açıkça anlaşılamadığından, davacının bu konudaki beyanına göre görevli mahkemenin (Kadastro Mahkemesi veya genel mahkeme) belirlenmesi ve gerekli yasal işlemlerin (bilirkişi incelemesi, görevsizlik kararı vb.) yapılması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, kadastro tespitine itiraz davası açarken aynı zamanda mülkiyet iddiasında da bulunup bulunmadığının ve buna göre Kadastro Mahkemesi'nin görevli olup olmadığının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinin içeriğinden davacının isteminin sadece kadastro tespitine itiraz mı yoksa mülkiyet iddiasını da mı kapsadığı açıkça anlaşılamadığından, davacıdan bu hususun açıklanması gerektiği, sonrasında ise davanın niteliğine göre 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi uyarınca teknik inceleme yapılması veya mülkiyet iddiası nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı Orman İdaresi'nin, kadastro tespitine itiraz davası açarken aynı zamanda mülkiyet iddiasında da bulunup bulunmadığı ve buna göre Kadastro Mahkemesi'nin görevli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinin içeriğinden davacının hem kadastro tespitine itiraz hem de mülkiyet iddiasında bulunduğunun açıkça anlaşılamaması ve her iki ihtimalin de ayrı ayrı hukuki sonuçlar doğurması gözetilerek, davacının isteminin netleştirilmesi ve buna göre araştırma yapılarak karar verilmesi amacıyla direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı Orman İdaresi'nin, kadastro tespitine itiraz davası açtığı taşınmazın mülkiyetinin Hazine'ye ait olduğunu iddia etmesi nedeniyle görev uyuşmazlığının doğup doğmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinde Orman İdaresi'nin hem kadastro tespitine itiraz hem de mülkiyet iddiasında bulunduğu, ancak bu istemlerin net olarak ayrıştırılamadığı gözetilerek, davacının istemlerini açıklığa kavuşturması ve mahkemenin de buna göre; a) yalnızca kadastro tespitine itiraz varsa Özel Daire bozma kararına uygun araştırma yaparak, b) yalnızca mülkiyet iddiası varsa görevsizlik kararı vererek, c) her iki istem de varsa itiraz yönünden bozma kararına uygun araştırma yapıp mülkiyet yönünden görevsizlik kararı vererek karar vermesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi gereğince yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılmasına itiraz davası ile birlikte mülkiyet iddiasının da bulunup bulunmadığı ve buna göre Kadastro Mahkemesi'nin görevli olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı Orman İdaresi'nin dava dilekçesindeki isteminin kadastro tespitine mi yoksa mülkiyete mi yahut her ikisine birden mi yönelik olduğunun anlaşılamaması ve her bir durum için farklı hukuki sonuçlar doğması gözetilerek, davacının isteminin açıklığa kavuşturulması ve buna göre ayrıca bir araştırma yapılarak karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraz davası ile birlikte mülkiyet iddiasının da bulunup bulunmadığı ve buna göre Kadastro Mahkemesi'nin görevli olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinin içeriğinden istemin hangi konuya ilişkin olduğunun açıkça anlaşılamaması ve davacının davasının sadece tespite itiraz mı yoksa mülkiyete ilişkin mi olduğu veya her ikisini de içerip içermediğinin tespiti için davacıdan açıklama istenmesi gerektiği, sonucunda ortaya çıkacak üç ihtimale göre de; 1. tespite itiraz ise Özel Daire bozma kararında belirtilen hususların incelenmesi, 2. mülkiyet iddiası ise görevsizlik kararı verilmesi, 3. her iki istemi de içeriyorsa her iki husus için de ayrı ayrı değerlendirme yapılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi gereğince yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraz davası ile birlikte mülkiyet iddiasının da bulunup bulunmadığı ve buna göre Kadastro Mahkemesi'nin görevli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinin içeriğinden istemin hangi konuya ilişkin olduğunun açıkça anlaşılamaması ve davacının her iki talebi de içermesinin mümkün olması gözetilerek, yerel mahkemenin davacıdan davasının konusunu açıklattırması, sadece kadastro tespitine itiraza ilişkinse Özel Daire bozma kararında belirtilen hususları araştırması, sadece mülkiyete ilişkinse görevsizlik kararı vermesi, her ikisini de içeriyorsa her iki konuda da ayrı ayrı karar vermesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazine'ye ait olması gereken taşınmazların sehven belediyeye devredilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasının hangi yargı yolunda görüleceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6360 sayılı Kanun uyarınca oluşturulan devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararına dayanılarak yapılan tescilin yolsuz olduğu iddiasıyla açılan davanın, idari işlem niteliğindeki komisyon kararının iptali davası olmayıp mülkiyet iddiasına dayandığı ve bu nedenle Adli Yargı'nın görevli olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.