Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Müteakip İşlemler”
- Uyuşmazlık: Karar ve ilam harcı yatırılmaksızın ilamın icra takibine konu edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 32. maddesi gereğince yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı ve ilamda harç yükümlüsü olan tarafın bakiye nispi karar ve ilam harcını yatırmadan icra takibine devam edemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafın harçtan muaf olduğu ve nispi harca tabi bir davada, dava açılırken maktu harcın yatırılmasının yeterli olup olmadığı ve davanın belirsiz alacak davası olarak açılması halinde, sonradan belirlenen miktar için nispi harcın tamamlanması gerekip gerekmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin harçtan muaf olduğu nispi harca tabi davada, davacının dava açarken yalnızca maktu harç yatırmasının, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin ödenmemesi nedeniyle müteakip işlemlere engel teşkil etmesi gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafın harçtan muaf olduğu nispi harca tabi bir davada, davacının dava açarken maktu harç yatırmasının yeterli olup olmadığı ve davanın kısmen kabulü halinde nispi harcın tamamlanıp tamamlanmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 32. maddesi gereğince yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı, davalı tarafın harçtan muaf olmasının davacıyı harç ödeme yükümlülüğünden kurtarmayacağı ve dava değerinin para ile ölçülebilir olması sebebiyle nispi harcın dörtte birinin peşin ödenmesi gerektiği gözetilerek, davacının sadece maktu harç yatırması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafın harçtan muaf olduğu nispi harca tabi bir davada, davanın belirsiz alacak davası olarak açılması halinde, davacının dava açarken maktu harç yatırmasının yeterli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı, davalı tarafın harçtan muaf olmasının davacıyı harç ödeme yükümlülüğünden kurtarmayacağı ve davanın konusunun para ile değerlendirilebilir nitelikte olması sebebiyle nispi harca tabi olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafın harçtan muaf olduğu nispi karar ve ilam harcına tabi bir davada, dava açılırken yatırılan maktu karar ve ilam harcının yeterli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın nispi harca tabi olması ve davalı tarafın harçtan muaf olmasının, davacıyı harç ödeme yükümlülüğünden kurtarmayacağı ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 32. maddesi gereğince yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı banka tarafından, kefilin ödenmeyen kredi borcunun tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, bankanın 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 123/son maddesindeki istisnadan yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Bankaların genel kredi sözleşmeleriyle müşterilerine kullandırdıkları kredilere ilişkin açtıkları davalarda Harçlar Kanunu'nun 123/son maddesindeki istisnadan yararlanamayacakları ve yargılama giderlerinin yatırılması zorunlu olduğu gözetilerek, davacı bankanın harçları yatırmadan yargılamaya devam edilmesi ve hüküm kurulması usule aykırı bulunarak direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yabancı para cinsinden alacak davasında, temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde dava tarihi mi yoksa karar tarihi itibariyle hesaplanan kurun mu esas alınacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu alacağın, dava tarihindeki kur üzerinden hesaplandığında temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı gözetilerek, davalının temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafın harçtan muaf olduğu nispi karar ve ilam harcına tabi bir davada, davanın belirsiz alacak davası olarak açılması halinde, dava açılırken yatırılan maktu karar ve ilam harcının yeterli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ... Bakanlığının harçtan muaf olduğu nispi karar ve ilam harcına tabi olan davada, dava açılırken maktu yatırılan peşin harcın yeterli olmadığı, Harçlar Kanunu m. 32 gereğince nispi harcın tamamlanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafın harçtan muaf olduğu nispi karar ve ilam harcına tabi bir davada, dava açılırken yatırılan maktu karar ve ilam harcının yeterli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava değerinin para ile ölçülebilir olması ve davacı tarafından dava açılırken nispi peşin harç yatırılmayıp sadece maktu harç yatırılması nedeniyle, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 28. maddesinin 1-a alt bendi ve 32. maddesi gereğince, harç eksikliğinin tamamlattırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafın harçtan muaf olduğu ve nispi harca tabi bir davada, davanın belirsiz alacak davası olarak açılması halinde davacının dava açarken maktu harç yatırmasının yeterli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin harçtan muaf olması ve nispi harca tabi davalarda, davanın belirsiz alacak davası olarak açılması halinde dahi, davacının dava açarken nispi harcın dörtte birini peşin olarak yatırması gerektiği, aksi halde Harçlar Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca yargılamaya devam edilemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.