Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mahkemelerin Görevi”
- Uyuşmazlık: Sulh ceza mahkemesince verilen bir hükmün temyiz incelemesi sırasında, sulh ceza mahkemelerinin kaldırılması ve yetkilerinin asliye ceza mahkemelerine devredilmesi nedeniyle, Yargıtay'ın sadece suç nitelendirmesine ilişkin bozma yapması mı, yoksa görevsizlik kararı vererek dosyayı görevli mahkemeye göndermesi mi gerektiği hususunda yaşanan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: 6545 sayılı Kanun ile sulh ceza mahkemelerinin kaldırılıp yetkilerinin asliye ceza mahkemelerine devredilmesi ve Yargıtay'ın sadece görev nedeniyle bozma yapamayacağına dair düzenleme, sulh ceza mahkemelerinin görev alanına giren davalarla sınırlı olup, asliye ceza mahkemesinin görev alanına giren ancak hatalı olarak sulh ceza mahkemesinde görülen davalarda uygulanmayacağı, bu nedenle somut olayda suçun nitelendirilmesi görevinin asliye ceza mahkemesinde olması nedeniyle dosyanın görevli mahkemeye tevdiine karar verilmesi gerektiği gözetilerek, Özel Daire bozma kararının "görevsizlik kararı" ibaresinin çıkarılıp yerine "dosyanın görevli mahkemeye tevdiinde zorunluluk bulunması" ibaresinin eklenmesi suretiyle düzeltilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı banka tarafından kredi kartı sözleşmesine dayanılarak açılan itirazın iptali davasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı BKKK'nın 44/2. maddesindeki HUMK'ya yapılan atfın HMK'ya yapılmış sayılması ve HMK'nın 2/1. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu, TTK'nın 4/1-f maddesinde düzenlenen ticari dava tanımının bu davalarda uygulanmayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Merci tayini yoluyla görevli olduğu belirlenen mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesi sırasında görev hususunun tekrar irdelenmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 10.06.1942 gün ve 26-16 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı'nın halen geçerliliğini koruması ve değiştirilmesi için haklı ve güçlü bir gerekçe bulunmaması, ayrıca görev uyuşmazlığının daha önce Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından kesin olarak çözümlenmiş olması gözetilerek, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve hükmün esasının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 15. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eşlerden birinin düzenlediği iddianame ile açılan kamu davasında, diğer eşin hâkim sıfatıyla yargılama yapmasının ve karar vermesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza muhakemesinde tarafsızlığın güvence altına alınmasına yönelik düzenlemeler, CMK'nın 22 ve 23. maddelerinde sınırlı olarak sayılan hâkimin davaya bakamayacağı ve yargılamaya katılamayacağı hâller arasında, eşlerden birinin iddianame düzenlemesi durumunda diğer eşin hâkim olarak davaya bakamayacağına ilişkin açık bir düzenlemeye yer verilmemiş olması, sanık hakkında iddianame düzenleyen Cumhuriyet savcısının kovuşturma evresinde mahkemede görev almaması, sanık tarafından hâkimin reddi istenmemesi, hâkimin davadan çekinmemesi, eşlerin bir mahkemenin aynı dairesinde görev yapmaması, ceza muhakemesi hukukunda kıyas yoluyla istisnai hükümlerin kapsamının genişletilememesi ve yerleşik uygulamanın da bu yönde olması hususları değerlendirilerek, eşlerden birinin düzenlediği iddianame ile açılan davada diğer eşin hâkim sıfatıyla yargılama yapmasının ve karar vermesinin başlı başına adil yargılanma hakkının ihlali sonucunu doğuracak şekilde objektif ve sübjektif anlamda tarafsızlık ilkesini zedelemediği kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun 07.07.2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile yeni asliye ticaret mahkemeleri kurulması ve mevcut mahkemelerin yargı çevrelerinin yeniden belirlenmesi sonrasında, bu karardan önce asliye hukuk mahkemelerince asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla görülmekte olan derdest davaların yeni kurulan asliye ticaret mahkemelerine devredilip devredilmeyeceği hususunda bölge adliye mahkemeleri daireleri arasında oluşan görüş ayrılığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kanuni hakim ilkesi gereğince, her davanın açıldığı tarihte geçerli olan yasal düzenlemelere göre kurulmuş mahkemede görülmesi gerektiği, yeni asliye ticaret mahkemelerinin kurulmasına ilişkin kararda derdest davaların devrine dair bir hüküm bulunmadığı ve bu durumun Anayasa'nın 37. maddesinde düzenlenen kanuni hakim güvencesi ilkesine aykırılık oluşturacağı değerlendirilerek, derdest davaların yeni kurulan asliye ticaret mahkemelerine devredilmeyerek, açıldıkları mahkemelerde görülmeye devam edilmesi gerektiği yönünde karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yaptığı işin tarım işi niteliğinde olup olmadığına ve buna bağlı olarak davanın iş mahkemesinde mi yoksa genel mahkemede mi görüleceğine ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının narenciye bahçesinde yaptığı işlerin İş Kanunu'nun 4/1-b maddesi kapsamında tarım işi sayıldığı, bekçilik görevinin ise geçici ve baskın iş niteliğinde olmadığı, dolayısıyla davacının İş Kanunu kapsamında işçi olmadığı ve uyuşmazlığın çözümünün genel mahkemelerin görevine girdiği gözetilerek, hükmün düzeltilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: HSK kararıyla asliye ticaret mahkemesinin kurulması sonrasında, daha önce asliye hukuk mahkemesinde görülen ticari davaya hangi mahkemenin bakmaya yetkili olduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: HSK kararında derdest davaların devrine ilişkin bir hüküm bulunmaması, Anayasa'nın 37. maddesindeki doğal hakim ilkesi ve HMK'nın 30. maddesindeki usul ekonomisi ilkesi gözetilerek, davanın açıldığı tarihte görevli olan asliye hukuk mahkemesinin yargılamaya devam etmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan beraat kararı üzerine yapılan temyiz incelemesinde, beraat kararının onanıp onanmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgütle organik bağ kurup hiyerarşik yapısına dahil olmak suretiyle süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gösteren eylemler gerçekleştirdiğine dair mahkumiyetine yeterli kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan kaynaklanan icra takibine itirazın iptali davasında, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihleri arasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı Kanun'un 44/2. maddesindeki HUMK’ya yapılan atfın HMK’nın ilgili maddesine yapılmış sayılacağı ve HMK’da asliye ticaret mahkemelerinin görevine ilişkin bir düzenleme yer almadığı, ticaret mahkemelerinin görevinin 6102 sayılı TTK'nun 5. maddesinde düzenlendiği, TTK'nun 4/1-f maddesinde ise bankalara ilişkin uyuşmazlıklarda tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu hususları değerlendirilerek, uyuşmazlığa konu davanın asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine dair Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından verilen kararın temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgüt üyeliğine ilişkin tanık beyanları, ByLock kullanımı, örgütsel faaliyetlerde bulunması ve hiyerarşik yapıya dahil olduğuna dair delillerin yeterliliği ve hukuka uygunluğu gözetilerek, Yargıtay 3. Ceza Dairesinin mahkumiyet kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıya ait özel halk otobüsünde şoför olarak çalışan davacının işçilik alacakları davasında, davalı işyerinin esnaf ve sanatkâr faaliyeti kapsamında olup olmadığı ve dolayısıyla iş mahkemesinin görevli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'na göre, davalı işyerinin esnaf ve sanatkâr işletmesi olması halinde genel mahkemelerin görevli olması gerekirken, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun yürürlüğe girmesiyle hizmet akdine tabi işçilerin uyuşmazlıkları da iş mahkemelerinin görevine girmiş ve bu değişikliğin geçmişe etkili olması nedeniyle, iş mahkemesinin görevli hale geldiği, ancak mahkemenin davalı işyerinin esnaf işletmesi olup olmadığı hususunda yeterli araştırma yapmadan karar vermesi usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye mi yoksa yönetici mi olduğu noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgüt hiyerarşisinde tek başına karar alma yetkisine sahip olmadığı, Danıştay ile ilgili kararları bir üst kurulun aldığı, ayrıca yargı yapılanmasının mahrem imamlara bağlı olduğu ve sanığın da bu imamlardan talimat aldığı gözetilerek, sanığın eyleminin TCK'nın 314/2. maddesinde düzenlenen silahlı terör örgütüne üye olma suçunu oluşturduğu kabul edilerek yerel mahkemenin kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.