Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mesai Saati”
- Uyuşmazlık: İtfaiye eri olarak çalışan davacının, toplu iş sözleşmesine göre aylık 21 saat fazla mesai ücreti ödenmesine rağmen, 21 saati aşan fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle açılan işçilik alacağı davasında, fazla mesai ücretinin hangi miktar üzerinden hesaplanması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 24 saat çalışıp 48 saat dinlendiği çalışma düzeninde, günlük 11 saati aşan 3 saatlik çalışmanın fazla mesai olarak değerlendirilmesi ve davacıya ödenen 21 saatlik fazla mesainin mahsubu sonrası aylık 9 saatlik fazla mesai alacağının oluştuğu, mahkemenin emsal kararlara dayanarak aylık 7 saat üzerinden hesaplama yapmasının hatalı olduğu, bu nedenle direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının 10 gün çalışıp 20 gün dinlendiği radyolink istasyonunda, fazla mesai alacağının hesabında günlük çalışma süresinin ne kadar kabul edilip, hangi dönemlerde denkleştirmenin uygulanacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 1475 sayılı İş Kanunu döneminde haftalık 45 saati aşan çalışmanın fazla mesai sayılacağı, 4857 sayılı İş Kanunu döneminde ise günlük 11 saate kadar olan çalışmalarda örtülü denkleştirmenin varlığı kabul edilerek 11 saati aşan çalışmaların fazla mesai olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı itfaiye işçisinin, toplu iş sözleşmesiyle aylık 21 saat fazla mesai ücreti ödenmesine rağmen, 21 saati aşan fazla mesai ücretlerinin ödenmediği iddiasıyla açtığı işçilik alacağı davasında, fazla çalışma ücretinin hangi miktar üzerinden hesaplanması gerektiği hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 24 saat çalışıp 48 saat dinlendiği ve aylık 21 saat fazla mesai ücretinin ödendiği hususlarında uyuşmazlık bulunmadığı, bilirkişi raporunda günlük 11 saati aşan 3 saatlik çalışmanın fazla çalışma sayılması gerektiği ve aylık toplam fazla çalışma süresinin 9 saat olduğu belirtildiği, mahkemenin ise emsal kararlara dayanarak aylık 7 saat üzerinden hesaplama yapmasının hatalı olduğu, bu nedenle direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, toplu iş sözleşmesine göre aylık 21 saat fazla mesai ücreti ödenmesine rağmen, 21 saati aşan fazla mesai ücretinin ödenmemesi nedeniyle açtığı işçilik alacağı davasında, fazla mesainin aylık 7 saat üzerinden mi yoksa 9 saat üzerinden mi hesaplanması gerektiği noktasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 63. ve 68. maddeleri ile İş Kanununa İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği'nin 9. maddesi uyarınca, davacının çalışma düzeninin 24 saat çalışma 48 saat dinlenme şeklinde olması ve ara dinlenme sürelerinin çalışma süresinden sayılmaması gözetilerek, aylık fazla mesai süresinin 9 saat olarak hesaplanması ve buna göre fazla mesai ücretine hükmedilmesi gerekirken, emsal kararlara dayanılarak aylık 7 saat üzerinden hüküm kurulması hatalı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, bozma ilamına uyularak verilen kararda usulü kazanılmış hak ihlali ve çelişkili gerekçe bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay'ın bozma ilamında kapsam dışında bırakılan ve davalı lehine kesinleşen fazla mesai saati hususunda, bozma sonrası daha yüksek fazla mesai saati ile hüküm kurmasının usulü kazanılmış hakkı ihlal ettiği ve karar gerekçesindeki çelişkili ifadelerin bozmayı gerektirdiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı işyerlerinde uygulanan toplu iş sözleşmelerinden kaynaklanan işçilik alacaklarının ödenip ödenmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için taraf sendikaya üye olması veya dayanışma aidatı ödeyerek bu talebini işverene bildirmesi gerektiği, somut olayda davacının bu şartları sağlamadığının tespit edilmesi ve devir sonrası yeni işyerinde de farklı bir toplu iş sözleşmesinin uygulanması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, Hereke Radyolink İstasyonunda koruma-güvenlik görevlisi olarak çalıştığı dönemde yaptığı fazla mesai ve vardiya primi alacaklarının hesaplanmasına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalışma saatlerinin belirlenmesinde nöbet usulü çalışmanın özelliği, uyku ve diğer zorunlu ihtiyaçlar için gerekli zamanın düşülmesi gerektiği, 1475 sayılı İş Kanunu döneminde haftalık 45 saati aşan çalışmanın fazla mesai sayılacağı, 4857 sayılı İş Kanunu döneminde ise günlük 11 saati aşan çalışmaların fazla mesai olarak değerlendirilmesi gerektiği ve vardiya primi koşullarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan ayrı ayrı iki kez mahkûmiyetine karar verilmesine karşın, eylemlerinin zincirleme suç hükümlerine uyup uymadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Belgede sahtecilik suçunun mağdurunun kamu olduğu, sanığın aynı suç işleme kararıyla hareket ederek sahte vekaletnameleri farklı zamanlarda düzenleyip kullanmak suretiyle tek bir amaca ulaşmayı hedeflediği gözetilerek, eylemlerinin zincirleme suç oluşturduğu kabul edilmiş ve yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle talep ettiği kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, asgari geçim indirimi, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının miktarı ve davalıların sorumluluğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tanıklarının mesai başlangıç saati hakkındaki beyanlarının çelişkili olması ve mahkemenin fazla mesai ücretini hesaplarken bu çelişkiyi gidermede eksik inceleme yapması, dosya kapsamına göre davacının haftalık fazla çalışma süresinin hatalı hesaplanmasına neden olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sağlık Kuralları Bakımından Günde Ancak Yedi Buçuk Saat Veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamındaki işlerde çalışan işçinin, 7,5 saati aşan çalışmaları karşılığında fazla mesai ücreti talebinde bulunduğu davada, toplu iş sözleşmesi ile öngörülen verimliliği teşvik priminin fazla mesai ücretinden mahsup edilip edilmeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin günlük 7,5 saati aşan çalışmaları nedeniyle tahakkuk eden fazla mesai ücretinden, toplu iş sözleşmesiyle düzenlenen ve 8,5 saat ve üzeri çalışanlara ödenen verimliliği teşvik priminin mahsup edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı itfaiye işçisinin aylık 21 saati aşan fazla mesai ücretlerinin hesabında, mahkemenin emsal kararlara dayanarak aylık 7 saat üzerinden hesaplama yapmasına karşılık, işçinin fiili fazla mesai süresinin dikkate alınarak hesaplama yapılması gerektiği iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu'nun günlük 11 saati aşan çalışmaların fazla çalışma sayılacağı ve tarafları bağlayan toplu iş sözleşmesi hükmünün aksine, emsal kararların bağlayıcı nitelikte olmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının meskun mahal dışında bulunan radyolink istasyonunda güvenlik görevlisi olarak aralıklı 24 saatlik nöbetlerle çalışması nedeniyle fazla mesai ve vardiya primi alacağına hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 1475 sayılı İş Kanunu ve 4857 sayılı İş Kanunu dönemlerinde haftalık 45 saati aşan çalışmaların fazla mesai olarak değerlendirilmesi ve davacının çalışmasının 24 saatlik zaman diliminin tamamını kapsamadığı, zorunlu ihtiyaçlar için ayrılan süreler düşüldüğünde günlük çalışma süresinin 14 saat olarak kabulü gerektiği, bu durumda haftalık 45 saati aşan kısımlar için fazla mesai ücreti ödenmesi gerektiği, ayrıca davacının vardiyalı çalışma koşullarını taşımadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.