Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mirasın Açılması”
- Uyuşmazlık: Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yersiz ödeme yapılan davalıdan, yapılan ödemelerin iadesi istenmesi üzerine davalılar tarafından mirasın reddi davası açılması nedeniyle, mirasın reddi davasının bekletici mesele yapılıp yapılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasın reddi halinde, reddeden mirasçılar aleyhine hüküm kurulamayacağı ve mirasın reddi davasının sonucunun mevcut davayı etkileyeceği gözetilerek, mirasın reddi davasının bekletici mesele yapılması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vasiyetnamenin iptali ve tenkisi davasında, bir yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vasiyetnamenin açılması ve ilgililere tebliği tarihinin hak düşürücü sürenin başlangıcı olduğu, davacının vasiyetnameden haberdar olma tarihinin tebliğ tarihi olan 05.12.2013 olduğu ve davanın 27.12.2013 tarihinde açılmasıyla bir yıllık hak düşürücü sürenin geçmediği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasın reddi beyanında, yetkili mahkemenin miras bırakanın son yerleşim yeri mi yoksa reddi beyan eden mirasçının yerleşim yeri mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasın reddi beyanında yetkili mahkemenin, TMK m.609/4 hükmü gereğince mirasın açıldığı yer mahkemesi yani miras bırakanın son yerleşim yeri mahkemesi olduğu gözetilerek, Trabzon 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İflas idaresinin, murisin düzenlediği vasiyetnamelerin iptali ve tenkisi davası açma hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İflas idaresinin, İİK m. 184 hükmü gereğince terekeye dahil olan miras payı nedeniyle vasiyetnamenin iptali davası açma hakkı bulunmadığı, zira TMK m. 558'de dava açma hakkının yalnızca mirasçılar ve vasiyet alacaklılarına tanındığı, tenkis davası açma hakkı için ise TMK 562'de aranan ihtar şartının dava açılmadan önce gerçekleşmesi gerektiği, bu şartın yargılama aşamasında tamamlanabilir nitelikte olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirası reddeden mirasçıya karşı açılan hizmet tespiti davasında, mirasın tasfiyesi için gerekli usulün yerine getirilip getirilmediği ve davanın doğru taraf aleyhine açılıp açılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasın reddi halinde, hizmet tespiti davasının, mirası reddeden mirasçıya karşı değil, mirasın tasfiye memuru veya sulh hukuk mahkemesi tarafından atanacak temsilciye karşı açılması gerektiği ve mirasın tasfiyesinin iflas hükümlerine göre yapılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Karşılıklılık ilkesinin bulunmadığı ülke vatandaşı mirasçıların, Türkiye'deki taşınmazı miras yoluyla iktisap edip edemeyecekleri.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasçılık ve mirasın geçişinin miras bırakanın ölümü tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirlendiği, miras bırakanın ölüm tarihi itibarıyla Türkiye ile Suudi Arabistan arasında karşılıklılık ilkesinin bulunmadığı ve bu durumda Suudi Arabistan vatandaşı mirasçıların Türkiye'deki taşınmazı miras yoluyla iktisap edemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı rücu şartlı bağış işleminin muris muvazaası kapsamında değerlendirilerek tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel veya tenkis taleplerinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Tapuda yapılan işlemin bağış olması ve davacıların tenkis talebinde hak düşürücü süreyi geçirmiş olmaları gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında mirasçıların aktif dava ehliyetinin olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Terekeye temsilci atandıktan sonra mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisinin sona erdiği ve bu yetkinin tereke temsilcisine geçtiği, tereke temsilcisi temyiz etmediği için mirasçıların yaptığı temyiz isteminin ehliyetsizlik nedeniyle reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçılara karşı açılan işçilik alacakları davasında, davalılardan biri hakkında yapılan feragatin diğer davalıları da kapsayıp kapsamadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tereke borçlarından mirasçıların müteselsilen sorumlu olduğu ve işçilik alacaklarının da tereke borcu niteliğinde para alacağı olduğu gözetilerek, mirasçılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan davalılardan biri hakkında yapılan feragatin diğer davalıları kapsamayacağı ve davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yabancılık unsuru taşıyan bir miras davasında, mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 43. maddesi uyarınca, mirasa ilişkin davaların, ölenin Türkiye'deki son yerleşim yeri mahkemesinde, son yerleşim yerinin Türkiye'de olmaması halinde ise terekeye dahil malların bulunduğu yer mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek, terekeye dahil malların Alanya'da bulunması nedeniyle Alanya 3. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli ve yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı uyruklu bir murisin Türkiye'de bulunan mirasına ilişkin mirasçılık belgesi verilmesi davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Miras davalarında yetkili mahkemenin belirlenmesinde 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 43. maddesinin uygulanması gerektiği, murisin Türkiye'deki son yerleşim yeri olmaması halinde terekeye dahil malların bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu gözetilerek uyuşmazlığın terekeye dahil taşınmazın bulunduğu yer olan Kuşadası Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakan Helene Berken tarafından düzenlenen el yazılı vasiyetnamenin iptali davasında, Türk hukukunun mu yoksa mirasbırakanın milli hukuku olan Fransız hukukunun mu uygulanacağı ve vasiyetnamenin geçerli olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın Türk vatandaşı olması sebebiyle vasiyetnamenin Türk hukuku kapsamında değerlendirilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ayrıca bozma kararının kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş hususlara ilişkin karar düzeltme taleplerinin incelenemesinin mümkün olmadığı gözetilerek davacı vekilinin karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.