Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Muhatap Banka”
- Uyuşmazlık: Takip konusu çekte muhatap banka adına vekâleten ibraz işlemini yapan bankanın yetkili hamil olup olmadığı ve bu nedenle kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çeki beyaz ciro ile devralan bankanın, muhatap banka adına vekâleten çeki bankalararası takas odasına elektronik ortamda ibraz etmesinin, 5941 sayılı Çek Kanunu ve Bankalararası Takas Odaları Merkezi Yönetmeliği uyarınca, ödeme için ibraz yerine geçtiği ve bankanın yetkili hamil sayılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe konu çekte alacaklının yetkili hamil olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çeki, son cirantadan beyaz ciro ile devralan ve muhatap banka dışındaki bir bankanın, Bankalararası Takas Odaları Merkezi Yönetmeliği'nin 14/B maddesi uyarınca çeki elektronik ortamda muhatap bankaya ibraz etmesinin, yetkili hamil sıfatını kazandırdığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İleri tarihli çeklerin keşide tarihinden önce ibrazında, çek asıllarının bankaya bırakılmamasının bankanın sorumluluk bedelini ödeme yükümlülüğüne etkisinin olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5941 sayılı Çek Kanunu'nun 3/6. maddesi uyarınca bankanın sorumluluk bedelini ödeme yükümlülüğünün, çekin kanuni ibraz süresi içerisinde ibrazı ve çek asıllarının bankaya bırakılmasıyla doğacağı gözetilerek, ilk ibraz tarihinde çek asıllarının bankaya bırakılmadığından yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin davacıya verdiği iki çekin bedelsiz kalması üzerine, davacı tarafından davalı banka aleyhine açılan menfi tespit ve istirdat davalarının akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Çeklerden birinin üzerinde "bedeli teminat içindir" kaydı bulunduğundan rehin cirosu içerdiği, çekte rehin cirosu geçerli olmadığından davalı bankanın bu çek yönünden meşru hamil sayılamayacağı ve bu nedenle davacı lehine menfi tespit ve istirdat davasının kabulüne; diğer çekin ise davalı banka tarafından bankalararası takas odaları aracılığıyla elektronik ortamda muhatap bankaya ibraz edilmesiyle davalı bankanın yetkili hamil konumunda olduğu ve bu nedenle davacı aleyhine menfi tespit ve istirdat davasının reddine karar verilerek, direnme kararı kısmen bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı banka tarafından çeklerdeki imzaların sahteliği iddiası karşısında, imzaların gerçek olup olmadığının tespiti ve ispat yükünün kimde olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın çeklerdeki imzaların sahteliği iddiası, hukuki sonuçları itibarıyla bankanın lehine sonuç doğuracağından, ispat yükünün TMK m.6 ve HMK m.190/1 uyarınca davalı bankada olduğu ve HMK m.211/1-b gereğince gerekli incelemenin yapılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı bankaya tahsil için verilen çekin kaybolması nedeniyle davacının uğradığı zararın tazmin edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çekin, davalı bankanın muhabir bankasına ibrazından sonra muhatap banka nezdinde kaybolduğu, bu nedenle davalı bankanın sorumluluğunun bulunmadığı ve İngiliz hukuku uyarınca davalı bankanın yeni bir çek nüshası talep etme hakkının da bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muhatap banka dışında başka bankalara ibraz edilen karşılıksız çıkan çek yaprakları için bankanın 5941 sayılı Çek Kanunu'nun 8/4. maddesinde düzenlenen sorumluluk miktarını ödemekle yükümlü olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bankaların müşterilerine verdikleri eski çek defterleri ile ilgili olarak 3167 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasına devam edileceği, davalı bankanın eski çek defteri kullandığını iddia etmesi, çek asıllarının bankaya ibraz edildiğine dair yerel mahkeme kararında bir tespit bulunmaması ve dava dosyasında da bu yönde bir delil olmaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çekin muhatap bankaya ibrazında, bankanın çek arkasına düştüğü şerhin, TTK'nın 720. maddesinde öngörülen geçerli bir ibraz şerhi olup olmadığı ve bu nedenle alacaklının takip hakkı bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çekin, muhatap bankaya vekaleten ibraz yetkisi bulunan banka tarafından süresinde ibraz edildiği ve bankanın çek arkasına düştüğü şerhin, keşidecinin rızası dışında elinden çıktığı gerekçesiyle çekin iade edildiğine ilişkin bir açıklama içermesinin, TTK'nın 708 ve 720. maddeleri uyarınca geçerli bir ibraz ve ödenmeme bildirimi olarak kabul edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin takibin iptaline ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıksız çıkan çekler için bankanın, mülga 3167 sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 10. maddesinde düzenlenen sorumluluk miktarını ödeme yükümlülüğü bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu çeklerin, 5941 sayılı Çek Kanunu'nun yürürlükte olduğu dönemde takasa ibraz edilmiş olmasına rağmen, 5941 sayılı Kanun'un geçici 1/3. maddesi gereğince eski çek defterleriyle ilgili işlemlerde mülga 3167 sayılı Kanun'un uygulanması gerektiği ve mülga 3167 sayılı Kanun'un 6/4. maddesi uyarınca takas odaları aracılığıyla ibraz edilen çekler için bankanın sorumluluk miktarını ödeme yükümlülüğü bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muhatap bankaya ibraz edilip tahsil edildikten sonra bankanın elinden çıkarak keşide tarihinde değişiklik yapılıp yeniden tedavüle konulan çeke dayalı maddi tazminat davasında, davacının zarara uğramadan önce çeki ciro yoluyla aldığı kişiden tahsil yoluna gitmesinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava tarihi itibarıyla henüz bir zararının doğmamış olması, çeki ciro yoluyla aldığı kişiden talep edebilme hakkının bulunması ve bankanın kusurlu davranışından doğan zararın mevcut değil muhtemel zarar niteliğinde olması gözetilerek, davacının öncelikle cirantasına başvurması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çekin muhatap bankaya ibrazında, bankanın çek arkasına düştüğü şerhin, TTK'nın 720. maddesi kapsamında geçerli bir ibraz şerhi sayılıp sayılmayacağı ve alacaklının takip hakkı doğurup doğurmadığı hususunda çıkan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Çekin, keşidecinin rızası dışında elinden çıktığına dair şerhin bulunmasının, çekin muhatap bankaya ibrazı için yeterli olduğu ve Bankalararası Takas Odaları Merkezi Yönetmeliği uyarınca alacaklı bankanın da çeki vekaleten ibraz edebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin takibi iptal eden direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.