Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Muhtemel Yaşam Süresi”
- Uyuşmazlık: İş kazası nedeniyle açılan maddi tazminat davasında, tazminat hesabı yapılırken işçinin muhtemel yaşam süresinin hangi yaşam tablosuna göre belirleneceği.
Gerekçe ve Sonuç: Gerçek zarar hesabının gerçeğe en yakın verilerle yapılması gerektiği, TRH 2010 yaşam tablosunun ülkemize özgü ve güncel verileri içermesi nedeniyle, muhtemel yaşam süresinin belirlenmesinde TRH 2010 yaşam tablosunun kullanılmasının daha uygun olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak Özel Daire bozma ilamında tazminat miktarına ilişkin inceleme yapılmadığından dosyanın bu yönün incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan davacının ölümü nedeniyle sürekli iş göremezlik tazminatının hesaplanmasında ölüm tarihinin dikkate alınıp alınmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının vefat tarihi belli iken bilirkişi raporunda muhtemel yaşam süresi üzerinden hesaplama yapılması hatalı görülerek, ölüm tarihi esas alınarak sürekli iş göremezlik tazminatının yeniden hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektrik çarpması sonucu oluşan zararın belirlenmesi ve tazminat miktarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, ilk derece mahkemesince davacının muhtemel yaşam süresinin ve tazminat tutarının hesaplanmasında hatalı bir yaşam tablosu kullanıldığı ve bilinen veriler yerine varsayımlara dayanılarak hesaplama yapıldığı, ayrıca usuli kazanılmış hakların gözetilmediği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararını bozmuş ve bölge adliye mahkemesi kararını kaldırmıştır. - Uyuşmazlık: Ölünceye kadar bakma akdi karşılığında devredilen taşınmazın edinilmiş mal olup olmadığı ve davacı eşin katılma alacağına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ölünceye kadar bakma akdi ile devredilen taşınmazın edinilmiş mal kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, ancak mahkemenin edinilmiş mal oranını hesaplarken kullandığı muhtemel yaşam sürelerinin hatalı olduğu ve buna bağlı olarak katılma alacağı miktarının da hatalı hesaplandığı, ancak hesaplanan miktar talep miktarını aşmadığı için 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesinin 2. fıkrası uyarınca uygulanmaya devam eden 1086 sayılı HMK'nın 438. maddesinin 9. fıkrası gereğince sonucu itibariyle doğru olan yerel mahkeme kararının gerekçesinin değiştirilerek ve düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Destekten yoksun kalma tazminatı hesabında, yeniden evlenme ihtimali oranı belirlenirken sağ kalan eşe ilişkin olay tarihindeki verilerin mi yoksa rapor tarihindeki verilerin mi esas alınması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Destekten yoksun kalma tazminatı hesabında, evlenme ihtimalinin tazminattan indirim nedeni olarak değerlendirildiği, tüm unsurlarda desteğin ölüm tarihinin esas alınırken evlenme şansının değerlendirilmesinde rapor tarihinin esas alınmasının daha uygun olduğu, davacı eşin rapor tarihindeki yaşına, çocuk sayısına, içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik durum ile ülke ve yöre koşullarına, rapor tarihine kadar geçen zamanda da evlenmemiş olmasına göre evlenme şansı bulunmadığı yönündeki bilirkişi raporunun hükme esas alınması gerektiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat davasında aktüerya hesabında TRH 2010 yaşam tablosu yerine PMF 1931 yaşam tablosunun kullanılması gerektiği yönündeki Özel Daire bozma kararına karşı verilen direnme kararının yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bakiye ömür süresinin belirlenmesinde ülkemize özgü ve güncel verileri içeren TRH 2010 yaşam tablosunun esas alınması gerektiği, bu nedenle gerekçesi hatalı olmakla birlikte sonucu doğru olan direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu oluşan sürekli iş göremezlik tazminatının hesabında, maluliyet oranının tespiti için hangi yönetmeliğin uygulanacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kaza tarihinde yürürlükte olan birden fazla yönetmelik bulunması nedeniyle, gerçek zararın tespiti için Yargıtay'ın yerleşik içtihatları ve hukuki güvenlik ilkesi gözetilerek, kaza tarihinde yürürlükte olan en güncel mevzuat olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre maluliyet oranının tespit edilmesi gerektiği gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazasında yaralanan yolcunun, sigorta şirketine karşı açtığı sürekli iş göremezlik tazminatı davasında, kusur oranının tespiti ve tazminatın belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İtiraz Hakem Heyeti'nin, çelişkili kusur raporları ve kaza tespit tutanağı arasında doğru değerlendirme yapmadan, eksik inceleme ile hüküm kurması bozmayı gerektirmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasında yaralanan yolcunun, sigorta şirketine karşı açtığı sürekli iş göremezlik tazminatı ve tedavi giderlerine ilişkin tazminat davasında, yaşam tablosu ve vekalet ücreti hesabının doğru yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tazminat hesabında kaza tarihi itibariyle PMF-1931 Yaşam Tablosu kullanılması gerekirken TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılması ve vekalet ücretinin Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve AAÜT hükümlerine uygun hesaplanmaması gözetilerek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: AYM'nin Trafik Sigortası Genel Şartları'na ilişkin bazı ibareleri iptal eden kararı sonrası, trafik kazalarından kaynaklanan iş gücü kaybı ve destekten yoksun kalma tazminatlarının hesabında, bakiye ömrün tespiti için hangi yaşam tablosunun (TRH 2010 veya PMF 1931) ve maluliyet oranının belirlenmesi için hangi mevzuatın uygulanacağı hususunda bölge adliye mahkemeleri arasında oluşan görüş ayrılığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararları sonrası oluşan yeni hukuki durum ve Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları doğrultusunda, bakiye ömrün tespitinde TRH 2010 Yaşam Tablosu’nun, maluliyet oranının tespitinde ise kaza tarihinde yürürlükte olan işgücü kaybı mevzuatının uygulanması gerektiği gözetilerek, aksine karar veren bölge adliye mahkemeleri arasındaki uyuşmazlık giderilmiş ve uygulama birliği sağlanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında, edinilmiş mal niteliğindeki bir taşınmazın artık değerine katılma alacağının hesabı ile ilgili uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle edinilen taşınmazın, edinilmiş mal ve kişisel mal oranının belirlenmesinde, yaşam sürelerinin hatalı hesaplandığı, ancak bu yanlışlığın düzeltilmesinin, taleple bağlı kalınması ve düzeltilmiş alacak miktarının talep miktarını aşmaması nedeniyle yeniden yargılama gerektirmediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının gerekçe düzeltilerek ve değiştirilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan ve malul kalan davacının, zorunlu mali sorumluluk sigortalı aracın sürücüsünden maddi tazminat talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma ilamında belirtilen hususlar, yani davacı için TRH 2010 Yaşam Tablosu'na göre muhtemel bakiye ömür süresinin belirlenmesi, %1,8 teknik faiz uygulanmadan ve işleyecek devre bakımından progresif rant formülü kullanılmak suretiyle tazminatın hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınması gerektiği hususları gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gerekçesiyle İtiraz Hakem Heyeti kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.