Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Nafaka Niteliğinde Ödeme”
- Uyuşmazlık: Kredi kartı ödemesi açıklaması ile yapılan ödemelerin takip konusu nafaka ödemesi olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz dilekçesi harcının eksik ödenmesi ve tamamlatma tebligatına rağmen eksikliğin giderilmemesi nedeniyle, HMK'nın Geçici 3. maddesi gereğince uygulanması gereken HUMK'nın 434. maddesi uyarınca işlem yapılması için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme kararının (nafaka ödeme zorunluluğunun kaldırılması ve fazladan ödenen nafaka bedelinin tahsili) tanınması ve tenfizi talebinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin, usul ve yasaya uygun bulunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemesi gözetilerek, temyiz istemi reddedilmiş ve karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı babanın, davalı anneye ödediği belirli miktar paranın nafaka borcuna mahsup edilip edilmeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Babanın çocuğunun eğitimi için anneye yaptığı açıklamasız ödemelerin ahlaki bir görevin ifası niteliğinde olup nafakaya mahsuben yapıldığı kabul edilemese de, anne hesabına “nafaka” açıklamasıyla yapılan ödemenin nafaka borcundan düşülmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma protokolünde yer alan taşınmazın fatura giderlerinin davacı erkek tarafından ödenmesi yükümlülüğünün, davalı kadının taşınmazı satıp yeniden evlenmesi nedeniyle kaldırılması talebinin yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın davalı kadın ve çocuk adına devredildikten sonra satılmış olması ve davalı kadının yeniden evlenmiş olması nedeniyle, davacı erkeğin fatura giderlerini ödeme yükümlülüğünün devamının hakkaniyete aykırı olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin bu yükümlülüğün kaldırılmasına ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya yapılan ödemelerin icra takibinden önceki nafaka borcuna mahsuben yapılıp yapılmadığı ve davanın kısmen kabul edilip edilmemesi hususunda Hukuk Genel Kurulu kararı sonrası verilen direnme kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından "nafaka" açıklaması ile yapılan ödemelerin icra takibinden sonra yapıldığı ve bu nedenle davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararında direnilmesinin hukuka uygun olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma protokolünde yer alan, davalı kadının davacı erkeğe ait evde kira ödemeden oturmasını düzenleyen hükmün, nafaka niteliğinde olup olmadığı ve davalı kadının evlilik birliği devam ederken zina yapmasının bu hükmün kaldırılmasını gerektirip gerektirmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Protokol hükmünün tarafların serbest iradeleriyle belirlendiği, hükmün nafaka olarak nitelendirilemeyeceği, davalı kadının zina yaptığı iddiasının ispatlanamadığı ve velayetin babada olmaması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ayrı yaşayan eş ve müşterek çocuk için hükmedilen tedbir nafakası miktarının, davalının ödeme gücüne oranla yüksek olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Nafaka yükümlüsü kocanın malul olduğu, aldığı emekli maaşının düşük olduğu, konut kredisi ödediği ve bu halde kendi geçimini de sağlamak zorunda olduğu gözetilerek, hükmedilen nafaka miktarının hakkaniyet ilkesine aykırı bulunması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında hükmedilen iştirak nafakasına mahsuben ödeme yapıldığı iddiasıyla açılan menfi tespit davasında, çocuğun okul ve servis giderleri için yapılan ödemelerin iştirak nafakası borcuna sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İştirak nafakası alacaklısının velayet hakkı kendisine bırakılan eş olması ve nafaka borçlusunun bu borcu hükümle kararlaştırılan şekilde ifa etmekle yükümlü olması, tarafların aksine bir anlaşmasının bulunmadığı ve davacının da aksini ispatlayamadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen yoksulluk nafakasının, tarafların daha sonra nafaka konusunda toptan ödeme hususunda anlaşmaları nedeniyle kaldırılıp kaldırılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadın vekilinin, erkek tarafından yapılan toptan nafaka ödeme teklifini kabul ettiğini beyan etmesi ve bu beyanın dikkate alınması gerektiği gözetilerek, yoksulluk nafakasına ilişkin hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma nedeniyle hükmedilen yoksulluk nafakasının, nafaka yükümlüsünün sağlık sorunları nedeniyle işsiz kalması ve nafaka alacaklısının asgari ücretle çalışmaya başlaması sebebiyle kaldırılıp kaldırılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Nafaka yükümlüsünün kusurundan kaynaklanmayan sebeplerle yoksulluğa düşmesi halinde, TMK'nın 1. maddesi gereği ve yoksulluk nafakasının sosyal ve ahlaki temelleri de gözetilerek, nafaka yükümlüsünün mali gücünün kalmaması ve nafaka alacaklısının asgari ücretle çalışmaya başlamasının birlikte değerlendirilmesi neticesinde nafakanın kaldırılmasının hakkaniyete uygun olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında yoksulluk nafakasının toptan mı yoksa irat biçiminde mi ödenmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evliliğin süresi ve müşterek çocuklarının bulunmaması gibi hususlar dikkate alındığında yoksulluk nafakasının toptan ödenmesi gerektiği, bu husus değerlendirilmeden irat biçiminde ödenmesine karar verilmesinin isabetli olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında yoksulluk nafakasının toptan mı yoksa irat biçiminde mi ödenmesi gerektiği hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evlilik süresi ve müşterek çocuk olmaması gibi hususlar gözetilerek yoksulluk nafakasının toptan ödenmesi gerekirken irat biçiminde ödenmesine karar verilmesi doğru bulunmayıp bozmayı gerektirmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.