Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Objektif Özen Yükümlülüğü”
- Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin tek bir taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçunu mu, yoksa iki ayrı suçu mu oluşturduğu hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olarak doldurdukları tüpleri farklı zamanlarda ayrı ayrı şirketlere teslim etmeleri eyleminin hukuki anlamda tek bir fiil olarak değerlendirilmesi gerektiği, neticenin suçun unsuru olmayıp cezalandırma şartı niteliğinde olduğu ve meydana gelen iki patlamanın aynı kusurlu davranıştan kaynaklandığı gözetilerek, sanıkların eylemlerinin tek bir taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçunu oluşturduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bankanın, davacı şirketin yetkisiz çalışanı tarafından gerçekleştirilen usulsüz kredi işlemleri nedeniyle oluşan zarardan sorumluluğunun kapsamı ve davacı şirketin müterafik kusurunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bankanın, kredi işlemlerinde objektif özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı ve davacı şirketin de çalışanı üzerindeki denetim yükümlülüğünü ihlal ederek zararın oluşumuna katkıda bulunduğu, bu nedenle davacı şirketin müterafik kusurunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Denize giren çocuklarını gözetimsiz bırakan sanıkların eylemlerinde bilinçli taksir olup olmadığı ve TCK'nın 22/6. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, çocukları yüzme bilse de dalgalı ve ıssız bir denizde yarım saat gözetimsiz bırakarak boğulmalarına sebebiyet vermelerinde, ölüm sonucunu öngördükleri halde güvenerek hareket ettikleri ve bu nedenle bilinçli taksirle hareket ettikleri gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çocuğun biyolojik babası olduğunu yargılama sırasında öğrenen babanın, evlat edinmede rızasının aranıp aranmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Biyolojik babanın, çocuğa karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmediği ve çocuğun üstün yararının evlat edinilmesinde daha ağır bastığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın ölümlü ve yaralamalı trafik kazasına sebebiyet veren eyleminin bilinçli taksir mi yoksa olası kast mı olduğunun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın alkollü olarak ters yöne girdiği bölünmüş yolda, karşı yönden gelen araca çarpması sonucu meydana gelen ölüm ve yaralanmaların, sanık tarafından öngörüldüğü ancak kabullenilmediği, sanığın şansına ve diğer sürücülerin dikkatli davranacağına güvenerek objektif özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı gözetilerek, eylemin bilinçli taksirle işlendiğine karar verilmiş ve yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taksirle ölüme ve yaralamaya neden olma suçunda, aracı ehliyetsiz kişiye kullandıran sanığın eylemi ile netice arasında nedensellik bağının bulunup bulunmadığı ve sanığın kusurlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, ticari taksi şoförü olmasına rağmen ehliyetsiz ve yeterli tecrübesi olmadığını bildiği kişiye aracı kullandırmasının dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olduğu, bu taksirli davranışı ile netice arasında nedensellik bağı bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sahte belgelerle açılan çek hesabı nedeniyle çek hamilinin uğradığı zarardan bankanın sorumlu olup olmadığı ve çek hamilinin müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bankanın sahte belgelerle hesap açarken özen yükümlülüğünü ihlal ettiği, ancak çek hamilinin de ticari ilişkide gerekli özeni göstermediği ve bu nedenle müterafik kusurlu olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının kredi kartını rızasıyla kardeşine vermesi ve kartın daha sonra üçüncü bir kişi tarafından ele geçirilerek kullanılması sonucu oluşan zararda bankanın kusurunun ve sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kredi kartını kardeşine vermesinin sözleşmeye aykırı olmasına rağmen, bankanın davacının 700 TL üzeri harcamalarda bildirim talebini yerine getirmemesi ve bu ihmalin zararın artmasına sebebiyet vermesi, bankanın objektif özen yükümlülüğüne aykırı davranışı ve hafif kusurundan dahi sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak kusur oranının belirlenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın maktulü bıçakla kovalaması sonucu maktulün yola atlayıp araç çarpmasıyla ölmesi olayında, sanığın eyleminin olası kastla öldürme suçu mu yoksa bilinçli taksirle ölüme neden olma suçu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın maktulü bıçakla kovalarken trafik güvenliğine aykırı hareket etse de, kendisine veya maktule bir araç çarpması ihtimalini öngörmesine rağmen, ölümle sonuçlanan bu sonucu kabullendiğine veya arzuladığına dair delil bulunmadığı, sanığın olası kastla hareket ettiğini gösteren bir durum olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin olası kastla öldürme suçundan verdiği mahkûmiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın mağduru silahla yaralama eyleminin kasten yaralama mı yoksa bilinçli taksirle yaralama suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdurla husumetinin bulunmaması, olay esnasında olumsuz bir durum yaşanmaması, tabancayı şaka yollu doğrulttuğu sırada ateş aldığına dair savunması ve mağduru kasten yaraladığına dair delil bulunmaması, ancak sanığın tabancayı mağdura doğrulttuğu sırada ateş alabileceğini ve mağdurun yaralanabileceğini öngörmesine rağmen objektif özen yükümlülüğüne aykırı davranarak bu neticenin meydana gelmesini engelleyememesi nedeniyle eylemin bilinçli taksirle yaralama suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının bankadaki parasının, nüfus cüzdanı ve hesap cüzdanının aynı evde kaldığı arkadaşı tarafından kullanılması suretiyle çekilmesi nedeniyle bankaya açtığı tazminat davasında, davacıya müterafik kusur yüklenip yüklenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Bankaların mevduatları sahteciliğe karşı koruma yükümlülüğü altında olmaları ve davacının içinde bulunduğu özel durum da değerlendirilerek davacıya müterafik kusur yüklenemeyeceği ve bankanın, çalışanlarının ihmali nedeniyle oluşan zarardan sorumlu olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sahte imza ile keşide edilmiş çekin davalı banka tarafından ödenmesi nedeniyle, çek karnesini çaldıran davacıya müterafik kusur yüklenip yüklenemeyeceği ve kusur tespitinin kim tarafından yapılacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın, çek karnesinin çalındığı bilgisi verilmesine ve çeklerin sistem üzerinden iptal edilmesine rağmen sahte imzalı çeki ödemesi, bankanın objektif özen yükümlülüğüne aykırı hareket ettiğini gösterdiğinden ve davacının çeklerin çalınması olayında kusurlu davranışı bulunmadığından, davacının müterafik kusurundan söz edilemeyeceği ve bankanın sorumluluğunun devam ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.