Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Okuryazar Olmama”
- Uyuşmazlık: Okur-yazar olmayan davacı kadın tarafından boşanma davasından feragat dilekçesi verilmesinin hukuki geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından bizzat imzalanıp kimlik tespiti yapılarak sunulan feragat dilekçesinin, davacının okur-yazar olmamasının hukuki geçerliliğini etkilemediği ve usulüne uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın çocuğun elindeki dolu av tüfeğini almaya çalışırken tüfeğin ateş alması sonucu meydana gelen ölüm olayında, sanığın eyleminin bilinçli taksirle ölüme neden olma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, çocuğun elindeki dolu tüfeği alırken öngörülebilir neticeyi öngörmediği, panik halinde dikkatsizce davrandığı ve sosyal çevre, bilgi ve kültür düzeyi de göz önüne alındığında bilinçli taksirin şartlarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın vekaleten devrettiği taşınmazların, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle iptali ve tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasını ispatlayamaması ve mirasbırakanın iradesine uygun olarak düzenlenen miras payı devri sözleşmesi ile yapılan temlik işlemlerinin geçerli olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının akıl zayıflığı nedeniyle yaptığı taşınmaz satış işleminin iptali ve Hazineden 4721 sayılı TMK 1007. maddesi uyarınca tazminat talep edilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının akıl zayıflığına rağmen taşınmazı satın alma ve bedel ödeme gibi işlemleri yapabilmesi, günlük işlerini yürütebildiğinin ve akıl zayıflığının dışarıdan anlaşılabilecek düzeyde olmadığının kabulüyle, 4721 sayılı TMK m. 1007'de öngörülen Devletin sorumluluğunun şartları oluşmadığından tazminat talebinin reddine karar verilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına hükmedilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı eşin, aile konutu niteliğindeki taşınmaz üzerine konulan ipoteklerin rızası olmadan tesis edildiği ve yine rızası olmadan eşinin kefil olduğu bir kredi sözleşmesinin iptali talepleri karşısında, ipoteğin kaldırılıp kaldırılmayacağı ve kefalet sözleşmesinin iptal edilip edilmeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Aile konutu niteliğindeki taşınmaz üzerine eşin rızası olmadan konulan ipoteklerin kaldırılmasına karar verilmesi doğru bulunurken, eşlerden birinin diğerinin rızası olmadan kefil olamayacağına ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 584. maddesi hükmü gözetilerek, kefalet sözleşmesinin iptali talebine ilişkin davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından yeğenine devredilen taşınmazın, davacının iradesinin sakatlanması suretiyle devredildiği iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iradesinin sakatlandığı iddiasına dayanak teşkil eden hile, gabin ve esaslı hata unsurlarının varlığını ispatlayamaması, satış bedelinin ödendiğine dair resmi senedin aksinin ispatlanamaması ve davacının benzer başka taşınmaz satışları da yapmış olması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın düzenlediği vasiyetnamenin, manevi korkutma (ikrah) nedeniyle iptal edilip edilemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, miras bırakanın vasiyetnameyi manevi ikrah altında düzenlediğini ispatlayamamaları ve vasiyetnamenin tanziminde iradeyi bozucu bir sebebin etkisi altında bulunmadığının anlaşılması gözetilerek yerel mahkemenin vasiyetnameyi iptal eden direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suça sürüklenen çocuğun mağdureye yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı ile katılan mağdureye yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarının sabit olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurenin beyanlarının çelişkili ve aşamalarda değişmesi, olay tarihinde yardım isteme fırsatı varken bunu yapmaması, iletişim kayıtlarının mağdurenin iddialarını desteklememesi ve suça sürüklenen çocuğun suçlamaları reddetmesi gibi hususlar gözetilerek oluşan şüphenin sanık yararına yorumlanması gerektiğinden, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların mağdureye yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarını işleyip işlemedikleri.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurenin beyanlarındaki tutarsızlıklar, çelişkiler ve olaydaki hayatın olağan akışına aykırı durumlar ile sanıkların savunmaları değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından temyiz aşamasında sunulan feragat dilekçesinin, davacının sağır, dilsiz ve okuma yazma bilmemesi nedeniyle geçersiz olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sağır, dilsiz ve okuma yazma bilmemesinin tek başına feragat iradesini sakatlamayacağı, feragatin geçerli bir hukuki işlem olduğu, ancak irade bozukluğu iddiasının davacı vekili tarafından ileri sürülmesi ve bu iddiaya ilişkin delillerin toplanıp değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına, ancak davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.