Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ortaklık Statüsü”
- Uyuşmazlık: Kooperatif üyeliğinden kaynaklanan alacak davasında, davacının dava dışı kişilerden devraldığı kooperatif hissesi karşılığında verilmesi gereken villaların teslim edilmemesi nedeniyle davalı kooperatife karşı dava açma hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Dairece verilen ilk bozma kararının araştırmaya yönelik olup kesin bozma niteliğinde olmadığı ve birbirleriyle çelişen iki ayrı bozma kararı da bulunmadığı, HUMK’nın 429/4. maddesinde düzenlenen koşulların gerçekleşmediği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin kararının temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu'nda değil Özel Daire'de yapılması gerektiği sonucuna varılarak dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı, yıllık izin alacağının hesaplanması ve davalı lehine hükmedilen vekâlet ücretinin miktarı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ortaklığa kabul edilmesine rağmen işçi statüsünde çalışmaya devam ettiği, iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı bir nedenle feshedildiğinin ispatlanamadığı ve bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazandığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin bu talepleri reddeden kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı kurumda başvurduğu derece ilerlemesinin zımnen reddedilmesi nedeniyle açtığı tespit ve alacak davasında görevli mahkemenin belirlenmesi ve davanın usulüne uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kapsam dışı personel statüsünde işçi olarak değerlendirilmesi, idari işlem niteliğinde bir uyuşmazlığın bulunmaması ve talep sonucunun belirsiz olması nedeniyle, 7036 sayılı Kanun'un 37. maddesi, 6100 sayılı HMK'nın 194. maddesi ve Yargıtay içtihatları gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı ... AŞ'nin, davacı işçinin kıdem tazminatı, ücret ve yıllık izin ücretinden sorumlu olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ... AŞ'nin ihale makamı olması ve asıl işveren olmaması gibi hususlar değerlendirilerek, bozma ilamına uygun ve usul/hukuka uygun olan yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yönetim kurulu üyeliğinden ayrıldığı tarihten sonraki döneme ilişkin alacak talepleri yönünden asliye ticaret mahkemesinin mi yoksa iş mahkemesinin mi görevli olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yönetim kurulu üyeliğinden ayrıldıktan sonraki dönemde şirketle arasında işveren vekili sıfatıyla bağımlı bir iş/hizmet ilişkisi içerisinde olduğu, sahip olduğu pay oranının da şirketin yönetimine etki edebilecek düzeyde olmadığı gözetilerek, uyuşmazlığın iş mahkemesinin görev alanına girdiğine ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Limited şirket ortağının, aynı şirkette 4/1-(a) bendi kapsamında sigortalı sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Limited şirket ortaklarının, kural olarak kendi işini yapan kişiler konumunda oldukları ve şirket çalışmasının hizmet akdine değil vekâlet akdine dayalı olduğu gözetilerek, limited şirket ortağının aynı şirkette 4/1-(a) kapsamında sigortalı sayılamayacağına ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirme yoluyla hisse devri yapılan bir şirkette çalışan işçinin işçilik alacaklarından, hisseleri devralan şirketin de sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özelleştirme yoluyla yapılan hisse devrinin işyeri devri sayılıp sayılmayacağının, özelleştirme yöntemine ve işçinin çalıştığı birimin devrinin yapılıp yapılmadığına göre değerlendirilmesi gerektiği, mahkemenin ise bu hususları yeterince araştırmadığı gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirme kapsamında yapılan hisse devri nedeniyle işçilik alacaklarından hangi şirketlerin sorumlu olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, özelleştirme ve hisse devrinin işyeri devri sayılıp sayılmayacağı, davalı şirketler arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi, birlikte işverenlik veya işyeri devri gibi bir ilişkinin bulunup bulunmadığının tespiti için yeterli araştırma yapılmadan ve özelleştirme türü ile iş sözleşmesinin devrine ilişkin hususlar değerlendirilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalı bulunarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı şirkete karşı başlattığı icra takibinin dayanağı olan taşeronluk sözleşmesinin, davacı şirketin konsorsiyum ortağı tarafından imzalanması nedeniyle davacı şirketin de borçtan sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Konsorsiyum sözleşmesiyle davacı şirketin konsorsiyum ortağına adi ortaklığı temsil yetkisi verildiği ve bu yetkili tarafından imzalanan sözleşmelerden dolayı, davacı şirketin de müteselsilen sorumlu olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davacı lehine verdiği karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı limited şirkette şirket genel müdürü olarak yaptığı çalışmanın hizmet akdine mi yoksa vekâlet akdine mi dayandığı ve buna bağlı olarak hizmet tespiti davasının reddinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının şirket genel müdürü olarak işverenden emir ve talimat almadan, aksine çalışanlara talimat vererek bağımsız çalışması, zaman ve bağımlılık unsurlarının gerçekleşmediğini gösterdiğinden, davacı ile davalı şirket arasında vekâlet akdi ilişkisinin kurulduğu gözetilerek, hizmet tespiti davasının reddine ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının SSK sigortalılığı ile çakışan Bağ-Kur sigortalılığının sona erme tarihi ve 1479 sayılı Kanun'un Ek 19. maddesinin uygulanabilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: 1479 sayılı Kanun'un Ek 19. maddesinin çakışan sigortalılık durumlarında uygulanması gerektiği, vergi kaydının sona ermesinin kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın sona erdiğine karine teşkil etse de aksinin ispatlanabileceği ve bu hususun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.