Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Panayır Yeri”
- Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalılar adına tescil edilen taşınmazın köy yolu/harmanı olduğu iddiasıyla tapu iptali ve yol olarak tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın köy halkı tarafından düğün, bayram gibi etkinliklerde kullanılan panayır yeri/meydan niteliğinde olduğu ve köy içi yolları birbirine bağlayan boşluklarla bütünlük arz ettiği, bu nitelikteki yerlerin özel mülkiyete konu olmaması ve zilyetlikle edinilemeyeceği, orta malı niteliğindeki bu yerlerin 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16/A-C maddesi gereği kazanmayı sağlayan zilyetlikle edinilmesinin mümkün olmadığı gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi dönemden kaynaklanan, köy tüzel kişiliğinin mera, yaylak, kışlak gibi özel mülkiyete konu olamayacak yerler ile Hazine adına kayıtlı taşınmazlar üzerindeki tapu iptal ve tescil talepleri hakkındaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı köyün, taşınmazların mera vasfında olduğu ve köyün zilyetliğinde bulunduğu iddiasına karşılık, toplanan deliller ve bilirkişi raporları neticesinde dava konusu 144 ada 1 parsel sayılı taşınmazın mera niteliğinde olduğunun tespit edilmesi ve mera vasfındaki taşınmazların sınırlandırılması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy merasına ve yoluna tecavüz suçunda Maliye Hazinesi'nin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkı bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Meraların ve köy yollarının sahibi olup, üzerinde sınırlı da olsa tasarruf, denetleme ve koruma yetkisi bulunan Hazinenin, bu yerlere tecavüz suçlarında doğrudan zarar gördüğü gözetilerek, davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkı bulunduğu kabul edilmiş ve Yargıtay 8. Ceza Dairesinin ret kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Köy harman yerine tecavüz suçunda Maliye Hazinesi'nin suçtan doğrudan zarar gören sıfatıyla davaya katılma hakkının bulunup bulunmadığı ve lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Harman yeri niteliğindeki taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altında olması ve hiçbir şekilde özel mülkiyete konu olamaması, köy harman yerine tecavüz suçunda korunan hukuki yararın harman yerinin mülkiyet ve ortak kullanım hakkı olması, suçun mağdurunun harman yerinden yararlanma hakkı olan herkes olması, Hazine'nin de harman yerinin sahibi konumunda suçtan doğrudan zarar gören sıfatının bulunması ve davaya katılabilmesi gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilerek, Özel Daire'nin düzelterek onama kararı kaldırılarak yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Köy harman yerine tecavüz suçundan açılan kamu davasına Hazine'nin katılma ve hükmü temyiz etme hakkı bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Harman yerinin mülkiyetinin Hazine'de olması ve bu yerlere yapılan tecavüzün Hazine'yi doğrudan zarara uğratması nedeniyle, Hazine'nin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunduğu gözetilerek, Özel Daire'nin temyiz isteminin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi için ilgili daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy harman yerine tecavüz suçundan açılan kamu davasına Maliye Hazinesi'nin katılma hakkının bulunup bulunmadığı ve hazine lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Harman yerlerinin mülkiyetinin hazinede olması, kullanım hakkının ise köy tüzel kişiliğinde bulunması ve suçun koruduğu hukuki yararın harman yerinin mülkiyet ve ortak kullanım hakkı olması gözetilerek, hazinenin suçtan doğrudan zarar gören olarak kabul edilmesi ve davaya katılabilmesi gerektiği, dolayısıyla yerel mahkemenin hazinenin davaya katılmasına ve lehine vekalet ücretine hükmetmesine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maliye Hazinesi'nin köy boşluğuna tecavüz suçundan açılan kamu davasına katılma ve hükmü temyiz hak ve yetkisinin bulunup bulunmadığı ile köy merasına tecavüz suçunda 6360 sayılı Kanun'un TCK'nın 7. maddesindeki zaman bakımından uygulama kuralı kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Köy boşluğunun mülkiyet hakkı sahibi olan ve köylülerle birlikte ortak kullanım hakkı bulunan Hazinenin, köy boşluğuna tecavüz suçundan doğrudan zarar gördüğü gözetilerek davaya katılma ve temyiz hakkı bulunduğuna, ancak 6360 sayılı Kanun'un suç tanımını veya cezasını değiştirmeyip yalnızca köy tüzel kişiliğinin statüsünü değiştirdiğinden, TCK'nın 7. maddesindeki fail lehine olan hükmün uygulanamayacağına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maliye Hazinesi'nin köy yoluna tecavüz suçundan açılan kamu davasına katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Köy yolunun kamu malı niteliğinde olması ve Maliye Hazinesi'nin bu yol üzerinde mülkiyet hakkı sahibi olması nedeniyle, köy yoluna tecavüz suçu halinde Hazinenin doğrudan zarar gördüğü kabul edilerek, davaya katılma ve temyiz hakkı bulunduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilmiş ve Özel Daire'nin ret kararı kaldırılmıştır. - Uyuşmazlık: Köy yoluna tecavüz suçundan açılan kamu davasında Maliye Hazinesi'nin katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Köy yolunun kamu malı niteliğinde olduğu ve köy yoluna tecavüz suçunda Maliye Hazinesi'nin doğrudan zarar gördüğü gözetilerek, Hazinenin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunduğuna, bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının kabulüne ve Özel Daire'nin ret kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy boşluğuna tecavüz suçundan açılan kamu davasına Maliye Hazinesi'nin katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Köy boşluğu niteliğindeki taşınmazların kamu malı olması ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması, ayrıca köy boşluğunu kullanma hakkına sahip köylüler ile birlikte Hazine'nin de bu suçtan doğrudan zarar gören konumunda olması nedeniyle, Maliye Hazinesi'nin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunduğu gözetilerek, Özel Daire'nin temyiz isteminin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi için ilgili daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy boşluğuna tecavüz suçunda Maliye Hazinesi'nin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkı bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Köy boşluğunun mülkiyetinin Devlette olması ve köy tüzel kişiliğinin de bu yerler üzerinde ortak kullanım hakkına sahip bulunması sebebiyle, köy boşluğuna tecavüz suçunda hem köy tüzel kişiliğinin hem de Hazinenin suçtan doğrudan zarar gören olarak kabul edilmesi ve Hazinenin de davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunduğu gözetilerek, Yargıtay 8. Ceza Dairesinin ret kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazine'nin, orman kadastrosu sonucu orman sınırı içine alınan ve mera parseliyle çakışan kısmın tapu kaydının iptali ve mera vasfıyla Hazine adına tescili istemine ilişkin davada, yerel mahkemenin mükerrer kadastro gerekçesiyle Hazine lehine verdiği kararın davalı idare tarafından temyiz edilmesi üzerine uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: 6831 sayılı Orman Kanunu uyarınca yapılan orman kadastrosunun arazi kadastrosundan sonra yapılması nedeniyle mükerrer kadastro olarak nitelendirilemeyeceği, yerel mahkemenin mükerrer kayıt olup olmadığını tespit için gerekli araştırmayı yapmadığı, keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırmadığı, taşınmazın vasfını belirlemediği ve taleple bağlılık ilkesine aykırı davrandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.