Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Paydaş”
- Uyuşmazlık: Paydaşlar arasında yapılan özel parselasyon planına rağmen, davacının payına düşen parsele davalı tarafından el atılıp atılmadığı ve elatmanın önlenmesi gerekip gerekmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel parselasyon planına ait pay ve tevzi defteri bulunmaması, 1973 tarihli muvafakatnamede tüm paydaşların özel parsellerinin gösterilmemesi, paydaşların özel parselasyon planındaki kullanıma uymaması ve bazı paydaşların zeminde yeri olmadığı halde bazı kişilerin paydaş olmadığı halde zeminde yer kullanması sebebiyle özel parselasyon planının geçerli bir taksim olarak kabul edilemeyeceği değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Paydaşlar arasında fiili veya harici bir taksim bulunmayan mesken niteliğindeki taşınmazda, paydaşlardan birinin diğer paydaşlar tarafından taşınmazın kullanımından men edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Paylı mülkiyette, paydaşlar arasında fiili veya harici bir taksim bulunmaması halinde, taşınmazdan yararlanamayan paydaşın, diğer paydaşlara karşı elatmanın önlenmesi davası açabileceği ve mahkemenin bu davayı ortaklığın giderilmesi davası olarak nitelendiremeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Paydaşlar arasında ecrimisil istenebilmesi için gerekli koşulların oluşup oluşmadığı ve fiili taksim durumunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı paydaşın, davacıların payına isabet eden kısmı uzun süredir kullandığı, bu kullanımın davacıların rızası ile olduğu, taşınmazdaki boş kısmın ise dava dışı diğer paydaşa ait olduğu ve bu durumun paydaşlar arasında fiili bir taksim yarattığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak ecrimisil miktarının tespiti için dosya Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Paydaşlar arasında, taşınmazın fiili kullanım biçimi oluşmuşken ecrimisil istenip istenemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Paylı mülkiyette, taşınmazın kullanım biçimi tüm paydaşlar arasında varılan bir anlaşma veya fiili bir kullanma biçimi ile belirlenmiş ve uzun süre paydaşlar bu durumu benimsemiş ise, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer bulunan paydaşın açacağı ecrimisil davasının dinlenemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Paylı mülkiyete konu taşınmazın bir paydaşı tarafından kira sözleşmesi yapılması halinde, söz konusu paydaşın tek başına tahliye davası açıp açamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Paylı mülkiyete konu taşınmazın bir paydaşı tarafından akdedilen kira sözleşmesinin, diğer paydaşları bağlamayacağı ve kira sözleşmesini akdeden paydaşın, kiralayan sıfatıyla tek başına tahliye davası açma ehliyetinin bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Müşterek mülkiyetteki bir taşınmazın kadastrosu sırasında davacıya ait kısmın davalıya tescil edilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, davacının diğer paydaşların katılımı olmaksızın dava açıp açamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Müşterek mülkiyette her paydaşın, kendi payına düşen hakkı ortadan kaldıran tapu kaydının iptalini tek başına isteyebileceği ve paydaşlardan birinin davaya katılmamasının diğer paydaşın bu hakkını kullanmasına engel teşkil etmeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak esasa ilişkin inceleme yapılmadığından dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Paylı mülkiyete konu taşınmazın fiilen bölüşülmüş olması halinde, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan tazminat davasında diğer paydaşların da davaya dahil edilip edilmeyeceği ve el konulan kısmın bedelinin nasıl hesaplanacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Paylı mülkiyete konu taşınmazın fiilen bölüşülerek bir paydaşa tahsis edilmiş kısmına kamulaştırmasız el konulması halinde, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 12. maddesinin 7. fıkrası uyarınca, kamulaştırma işlemlerinin sadece o paydaş hakkında yürütüleceği ve diğer paydaşların dava hakkı bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak esasa ilişkin incelemenin Özel Dairece yapılması gerektiği belirtilerek dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Elbirliği mülkiyetine konu taşınmaza kamulaştırmasız el atılması nedeniyle açılan tazminat davasında, paydaşların tamamının davaya dahil edilmesinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazdaki diğer paydaşların bir kısmının daha önce aynı idare aleyhine açtıkları davada kamulaştırmasız el koyma bedeli hüküm altına alınıp karar kesinleştiğinden ve davacı paydaşın kendi payına düşen bedeli talep etmesinin diğer paydaşların haklarını etkilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan tazminat davasında, elbirliği mülkiyetine konu taşınmazdaki paydaşların tamamının davaya dahil edilmemesi nedeniyle davanın kısmen kabulüne ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine Özel Daire bozma ilamına karşı direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Elbirliği mülkiyetine konu taşınmazda, bazı paydaşların daha önce açtıkları ve kesinleşen davalarda kendi paylarına düşen tazminatı almış olmaları ve diğer bir paydaşın davasının da derdest bulunması nedeniyle, tüm paydaşların davaya dahil edilmemesi zorunluluğunun ortadan kalktığı, davacının kendi payına düşen tazminatı talep edebileceği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davasında, elbirliği mülkiyetine konu taşınmazdaki paydaşlardan bir kısmının daha önce dava açıp tazminatlarını almış olması durumunda, kalan paydaşın diğerlerinin muvafakati olmadan dava açma ehliyetinin olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Elbirliği mülkiyetine konu taşınmazda, diğer paydaşların daha önce açtıkları davalarda tazminat almış olmaları ve dava açmayan başka mirasçı bulunmaması nedeniyle, davacının diğer paydaşların muvafakati aranmaksızın kendi payına düşen tazminatı talep edebileceği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.