Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Prim İndirim Tutarları”
- Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin nitelikli zimmet mi yoksa nitelikli dolandırıcılık suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın görevi gereği kendisine tevdi edilmiş olmayan ve üzerinde koruma ve gözetim yükümlülüğü bulunmayan parayı, sahte belgeler düzenleyerek elde etmesi ve başkalarının hesaplarına aktarması suretiyle haksız kazanç sağlamasının, nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İhale konusu işte eksik işçilik bildirimi nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılan ön değerlendirmede asgari işçilik oranından %25 indirim yapılıp yapılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşverenin eksik işçilik bildirimi nedeniyle yapılan ön değerlendirme sonucu hesaplanan prim borcuna itiraz ederek dava açması üzerine, ön değerlendirme aşamasında yapılan %25'lik indirimin artık uygulanamayacağı ve işverenin sunduğu deliller de değerlendirilerek yeniden hesaplama yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 5510 sayılı Kanun'un 81/1-ı maddesi uyarınca %5 Hazine teşvikinden yararlanma koşulları mevcut olmasına rağmen yersiz ödendiği iddia edilen prim tutarlarının iadesi istemiyle açılan davada, dava tarihinden sonra yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanun'un Ek 17. maddesi kapsamında değerlendirme yapılması gerektiğine ilişkin direnme kararının niteliği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Özel Daire'nin bozma kararından sonra Anayasa Mahkemesinin Ek 17. maddenin dördüncü fıkrasını iptal kararını gerekçe göstererek verdiği karar, yeni bir hüküm niteliğinde olduğundan, Hukuk Genel Kurulu tarafından değil Özel Daire tarafından incelenmesi gerektiği gözetilerek dosyanın Yargıtay 10. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından yapılan 5510 sayılı Yasa'nın 81/ı maddesi kapsamındaki prim indirim tutarlarının tahsiline ilişkin kesintilerin yasal olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İstinaf incelemesinin usulüne uygun yapıldığı, dosya içeriği ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, davalı idarece yapılan kesintilerin haksız olduğunun anlaşıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhale konusu iş nedeniyle Kuruma yapılan bildirim ve prim ödemesi esnasında 5510 sayılı Kanun'un 81/1-(ı) bendi kapsamında %5 puanlık prim teşvikinden yararlanamayan davacı şirketin Sosyal Güvenlik Kurumuna husumeti yöneltip yöneltemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 81/1-(ı) bendi kapsamındaki prim teşvikinden yararlanamayan işverenin, bu indirimden yararlanma hakkı olup olmadığı ve ödenen primlerin iadesi talebiyle Sosyal Güvenlik Kurumuna dava açabileceği, zira prim borcunun doğup doğmadığı hususunun işveren ile SGK arasında bir uyuşmazlık teşkil ettiği ve 5510 sayılı Kanun'un 101. maddesi uyarınca bu uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin %5 Hazine teşvikinden yararlanamaması nedeniyle fazladan ödediğini iddia ettiği sigorta primlerinin iadesi talebiyle açtığı davada, 5510 sayılı Kanun'un Ek 17. maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi sonrası oluşan yeni hukuki durumun davanın sonucuna etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Özel Daire'nin bozma kararına rağmen, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrası oluşan yeni hukuki durumu ve 5510 sayılı Kanun'un Ek 17. maddesi ile getirilen teşvik düzenlemelerini dikkate almadan aynı gerekçelerle direnme kararı vermesi ve bu kararın yeni hüküm niteliğinde olması nedeniyle dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhale konusu iş nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu’na yapılan bildirim ve prim ödemesi esnasında 5510 sayılı Kanun’un 81/1-(ı) bendi kapsamında %5 puanlık prim teşvikinden yararlanamayan davacı şirketin, prim iadesi davasında Kuruma husumet yöneltip yöneltemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun’un 81. maddesi kapsamındaki prim teşviki uygulamasının Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından denetlenmesi ve bu kapsamda doğan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görülmesi gerektiği, dolayısıyla Sosyal Güvenlik Kurumu'nun %5'lik prim teşvikinden yararlanma davasında taraf sıfatının bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İhale konusu iş nedeniyle Kuruma yapılan bildirim ve prim ödemesi esnasında 5510 sayılı Kanun'un 81/1-(ı) bendi kapsamında % 5 puanlık prim teşvikinden yararlanamayan davacı şirketin Sosyal Güvenlik Kurumuna husumeti yöneltip yöneltemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 81. maddesinde düzenlenen prim teşvikinden yararlanma şartlarını denetleme ve uygulama görevinin Sosyal Güvenlik Kurumu'nda olduğu, dolayısıyla %5'lik prim indirimi uyuşmazlığında Sosyal Güvenlik Kurumu'nun taraf sıfatının bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı Kurum tarafından yeterli işçilik bildiriminde bulunulmadığı gerekçesiyle çıkarılan prim borcunun iptali istemiyle açılan davada, mahkemenin Kurum işleminin hukuka uygunluğunu denetlerken hangi ölçütleri kullanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Kurumun asgari işçilik tespitinde yasal prosedüre uygun hareket edip etmediğini denetlemesi gerektiği, bu kapsamda taraf vekillerinden bilgi alınması, inşaat ve iş ve sosyal güvenlik uzmanı bilirkişilerden oluşan bir heyetten rapor alınması ve dava konusu borcun 7256 sayılı Kanun kapsamında yapılandırmaya tabi olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşverenin Sosyal Güvenlik Kurumu'na yaptığı prim bildirimi ve ödemesi sırasında %5'lik prim teşvikinden yararlanıp yararlanamayacağı ve bu teşvikin iptali nedeniyle Kuruma ödediği primlerin iadesi için açtığı davada, davalının Sosyal Güvenlik Kurumu olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 81. maddesi kapsamındaki prim teşviklerinin uygulanması ve denetlenmesinden Sosyal Güvenlik Kurumu'nun sorumlu olduğu, prim borçlarının doğumu ve teşvikten yararlanma hususunda Maliye Bakanlığı'nın bir görevinin bulunmadığı ve 5510 sayılı Kanun'dan kaynaklanan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüldüğü gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak bozma ilamına uyulması gerektiğinden dosya işin esasının incelenmesi için Yargıtay’a gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı ile yaptığı hizmet sözleşmesini haksız fesih etmesi nedeniyle ödenmesi gereken cezai şart tutarının fahiş olup olmadığı ve indirim yapılıp yapılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının tacir sıfatını haiz bir anonim şirket olmasına rağmen, iş hukukunun özel niteliği ve tarafların dengeli tutulması ilkesi gözetilerek, Borçlar Kanunu'nun 161/3. maddesi uyarınca cezai şartın fahiş bulunması halinde indirim yapılabileceği kabul edilmiş, ancak yerel mahkemece yapılan indirimin yetersiz olduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 5510 sayılı Kanun'un Ek 17. maddesi kapsamında, işverene ait işyerinde yapılan denetimler sonucu tahakkuk ettirilen prim borçlarına ilişkin ödeme emirlerinin iptali, ek prim tahakkuku işleminin iptali ve prim teşvik indiriminden yararlandırılmama nedeniyle oluşan muarazanın giderilmesi talepli davalarda, anılan yasa maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, Yargıtay'ın bozma kararına rağmen, 5510 sayılı Kanun'un Ek 17. maddesini somut olaya uygulayıp uygulamayacağı konusunda değerlendirme yaparak, bozma kararının gereklerini eylemli olarak yerine getirip yeni bir karar vermesi nedeniyle, direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu ve temyiz incelemesinin Özel Daire tarafından yapılması gerektiği gözetilerek dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.