Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Resmi Sicil”
- Uyuşmazlık: Nüfus kaydında yer alan bir kişinin, gerçekte var olmadığının tespiti ve kaydın iptali davasında, iddianın ispatı için gerekli delil ve ispat yönteminin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Resmi sicil niteliğindeki nüfus kaydının içeriğinin doğru olmadığı, 4721 sayılı TMK m.7 uyarınca her türlü delille ispatlanabileceği ve davacının bu doğrultuda tanık beyanları ve tıbben mümkün olmayan doğum tarihleri farkı ile iddiasını ispatladığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra satış ihalesinin feshini isteyen şikayetçinin, mahcuzun resmi sicilinde kayıtlı ilgili sıfatıyla şikayette bulunma hakkı (aktif husumet) olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Şikayetçinin ihale tarihi itibariyle tapu kaydında lehine ihtiyati haciz şerhi bulunduğu ve bu durumun onu İİK m. 134/2'de belirtilen "mahcuzun resmi sicilinde kayıtlı ilgili" konumuna getirdiği, şikayet dilekçesinde ilgili icra dosyasına değinilmemiş olsa dahi mahkemenin aktif husumeti re'sen araştırması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına ve istinaf kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhtiyati haciz sahibi üçüncü kişinin, ihale konusu taşınmaz üzerindeki ihtiyati haczinin ihale tarihinde devam etmesine rağmen, ihalenin feshine ilişkin şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddinin isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İhale tarihi itibariyle taşınmaz üzerinde şikayetçi lehine ihtiyati haciz şerhi mevcut olduğu ve şikayetçinin İİK m.134/2'de sayılan "mahcuzun resmi sicilinde kayıtlı ilgili" sıfatıyla ihalenin feshini isteyebileceği, aktif husumetin mahkemece re'sen araştırılması gerektiği ve şikayetçinin dilekçesinde haciz dosya numarasını belirtmemesinin bu durumu etkilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına, istinaf mahkemesi kararının ise kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanayi sicil belgesinin zamanında ibraz edilmemesi nedeniyle abonenin tarifesinin değiştirilmesi ve geçmişe dönük fark faturası düzenlenmesi hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Abonelik sözleşmesi ve ilgili mevzuat hükümleri uyarınca, sanayi sicil belgesinin vizesinin yenilenerek sunulmaması halinde, dağıtım şirketinin aboneyi bilgilendirme yükümlülüğü bulunmadığı ve ticarethane tarifesinden faturalandırma yapabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nüfus kaydında doğum yerinin düzeltilmesi davasında, nüfusa kayıt için düzenlenen doğum tutanağının aksinin tanık beyanıyla kanıtlanıp kanıtlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Resmi sicil ve senet içeriklerinin aksinin ispatının, kanunda başkaca bir hüküm bulunmadıkça, her türlü delille kanıtlanabileceği ve somut olayda nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin özel bir yasal düzenlemenin bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanayi sicil belgesinin zamanında ibraz edilmemesi nedeniyle ticarethane tarifesi üzerinden düzenlenen elektrik faturalarına itiraz edilip, davacı abonenin borçlu olmadığının tespiti ve ödenen kısmın iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu dönemde, elektrik dağıtım şirketinin, sanayi sicil belgesinin vizesinin yenilenerek ibraz edilmemesi halinde aboneye önceden bilgilendirme yapma yükümlülüğü bulunmadığı, ancak davalı şirketin yaklaşık 3 yıl boyunca sanayi abone grubundan faturalandırma yaparak edimini ifada ihmalde bulunduğu ve bu nedenle müterafik kusurlu olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanayi sicil belgesinin vize süresi geçmesine rağmen bilgilendirme yükümlülüğünü yerine getirmeyen elektrik perakende satış şirketinin, sanayi abonesi yerine ticarethane tarifesi uygulayarak fazla tahsilat yapıp yapmadığı ve fark bedelin iadesi gerektiğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Perakende satış şirketinin, sanayi sicil belgesinin vizesinin yenilenmesi gerektiği konusunda aboneyi bilgilendirme yükümlülüğünü yerine getirmediği ve bu nedenle hatalı tarife uygulayarak fazla tahsilat yaptığı, ayrıca dağıtım bedelindeki farkın da tarife değişikliğinden kaynaklandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında, davanın kabul koşullarının oluşup oluşmadığı ve DNA testi yapılmadan karar verilip verilemeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, resmi siciller, tanık beyanları ve dosyadaki diğer delillerin davacının iddiasını desteklediği, DNA testi yaptırılmasına gerek olmadığı ve hükmün usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Murisin sağlığında yaptığı harici satış işlemine dayalı açılan ve murisin kabulü ile sonuçlanan davada, davaya konu taşınmazların devrinin muris muvazaası kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Murisin, mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak amacıyla yaptığı açık iradenin, her ne suretle olursa olsun tapu memuru önüne gelmesi ve tapudaki devir işlemine esas olması halinde 1/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca muris muvazaasının oluşabileceği gözetilerek, direnme kararının onanmasına ve dosyanın esasa ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.