Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sübut”
- Uyuşmazlık: Sanıklara atılı sahte fatura kullanma suçunun sübutu yönünden eksik araştırma yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların kullandığı faturaların sahte olduğunun vergi raporları ve bilirkişi incelemesiyle tespit edilmesi, sanıkların faturaları düzenleyen firmalarla ticari ilişkilerini kanıtlayamamaları ve bu firmaları tanımadıklarını beyan etmeleri gibi hususlar gözetilerek, suçun sübutu için yeterli araştırma yapıldığı ve eksik araştırma iddiasının yerinde olmadığı gerekçesiyle, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yapılan itiraz üzerine, itiraz merciinin inceleme kapsamının CMK 231. maddesindeki koşulların varlığıyla sınırlı olup olmadığı veya suçun sübutu ve nitelendirilmesi gibi esas yönünden de inceleme yapıp yapamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, kişiye cezai yaptırımdan kurtulma imkanı tanıyan ve şartlı bir düşme nedeni oluşturan bir kurum olduğu, itiraz merciinin sadece şekli inceleme yapmasının hak arama özgürlüğü ve AİHS’nin 13. maddesindeki etkili başvuru hakkını ihlal edebileceği, ayrıca ceza muhakemesinin maddi gerçeğe ulaşma amacıyla da bağdaşmayacağı gözetilerek, itiraz merciinin CMK 231’deki şekli koşullar dışında suçun sübutu ve nitelendirilmesi gibi esas yönünden de inceleme yapması gerektiği sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı resmi belgede sahtecilik suçlarının sübutu bakımından eksik araştırma yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suça konu senetlerdeki borçlu imzalarının, borçluların el ürünü olmadığının tespit edilmiş olması, Karnur Apartmanı adına düzenlenen senetler bakımından ise apartmanın yöneticisinin olmadığının ve yönetime ait bir mal bulunamadığının anlaşılması, senetlerin bankaya sanık veya çalışanı tarafından ibraz edildiğine dair herhangi bir tereddüdün bulunmaması ve sanığın şirket defterlerinde senetlere dair kaydın bulunup bulunmamasının suçun sübutunu etkilemeyecek olması gözetilerek, resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın rüşvet alma suçuna teşebbüs edip etmediği ve eylemin sübutu halinde suçun doğru nitelendirilip nitelendirilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın rüşvet alma suçuna teşebbüs ettiğine dair yeterli, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, katılanın beyanlarının çelişkili olduğu, şüpheli hususların sanık lehine yorumlanması gerektiği ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı resmî belgede sahtecilik suçunun sübutu bakımından eksik araştırma yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın yetkilisi olmadığı şirket adına bono düzenlediği, şirket yetkilisinin de bu husustan haberdar olmadığını beyan ettiği, sanığın ise suç tarihinde şirkette fiilen bir yetkisinin bulunmadığı gözetilerek, sanığın resmî belgede sahtecilik suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı nitelikli hırsızlık ve banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarının sübutu bakımından eksik araştırma ile karar verilip verilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdurenin kredi kartını ve parasını çaldığına dair mağdur beyanları, çalınan kartla yapılan harcamaların ve çekilen paranın sanıkla bağlantılı olması, sanığın kart şifresini bildiğinin anlaşılması ve dosyadaki diğer delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde atılı suçların sanık tarafından işlendiğinin sabit olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun sübutu bakımından eksik araştırma ile hüküm kurulup kurulmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık evinde bulunan kağıt parçası ile uyuşturucu maddenin sarılı olduğu kağıdın aynı kitaptan olup olmadığının tespiti için uzman bilirkişi incelemesi yaptırılmadan ve tüm deliller birlikte değerlendirilmeden hüküm kurulması, eksik araştırmaya yol açtığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, içinde kaçak sigara bulunan araçta yolcu olarak bulunması nedeniyle 5607 sayılı Kanuna muhalefet suçundan mahkumiyetine dair yerel mahkeme kararının Özel Dairece bozulması üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı üzerine uyuşmazlık suçun sübutu noktasında toplanmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ikametgahının olay yeri ile uyumsuzluğu, kaçak sigara miktarının fazlalığı ve yakalandıkları yol güzergahının normal seyahat güzergahı olmaması gibi olgular birlikte değerlendirildiğinde, sanığın savunmasının hayatın olağan akışına aykırı ve suçtan kurtulmaya yönelik olduğu, bu nedenle de sanığın suça iştirak ettiğinin kabulü gerektiği gözetilerek Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında, ilk derece mahkemesince hüküm verilinceye kadar geçen süre zarfında elde edilen mevcut deliller karşısında, temyiz incelemesi sırasında dosyaya giren sanığa ait ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının yerel mahkemece duruşmada sanığa anlatılmasının gerekli olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan bir ağ olması ve sanığın ByLock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması, sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu gösteren ayrıntılı tespit ve değerlendirme tutanağının duruşmada sanık ve müdafisine anlatılarak diyeceklerinin sorulması gerektiği gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı sahte fatura kullanma suçunun sübutu için yeterli araştırmanın yapılıp yapılmadığı ve 2007 yılındaki eylemlerinin zincirleme suç oluşturup oluşturmadığına dair uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Suça konu faturaları düzenleyen firmaların sahte fatura düzenlemekten yargılanıp yargılanmadığının araştırılmamış olması ve 2007 yılındaki faturaların bir veya birden fazla KDV beyannamesinde kullanılıp kullanılmadığının tespit edilmemesi nedeniyle eksik araştırma yapıldığı gözetilerek, 2007 yılına ait mahkumiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı kadının boşanma davasından feragat etmesinin iradesine aykırı olup olmadığı ve boşanma davasının kabul şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının feragat beyanının iradesine aykırı olduğuna dair iddiasının soyut olduğu ve yeterli delille ispatlanamadığı, ayrıca ilk derece mahkemesinin davayı sübut eksikliğinden reddetmesinin hatalı olmasına rağmen, davacı kadının davadan feragat etmesi sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı yapılan itiraz üzerine, itiraz merciinin inceleme kapsamı ve bu kararların kanun yararına bozma yoluyla denetlenip denetlenemeyeceği hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının da bazı hukuki sonuçlar doğurduğu ve bu nedenle kanun yararına bozma yoluyla denetlenebileceği, ayrıca itiraz merciinin CMK 231. maddesindeki şekli koşullar dışında suçun sübutu ve nitelendirilmesi gibi esas yönleri de inceleyebileceği gözetilerek, Özel Daire’nin red kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.