Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Süresinde Ödeme”
- Uyuşmazlık: İcra takibinde ödeme emrinin tebliğinden itibaren işlemeye başlayan 30 günlük ödeme süresinin son gününün adli tatile denk gelmesi halinde, sürenin HMK’nın adli tatile ilişkin hükümleri uyarınca uzayıp uzamayacağı ve bu durumun tahliye talebinin süresinde açılıp açılmadığına etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: İcra ve İflas Kanunu’ndaki (İİK) süreler hakkında Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) adli tatile ilişkin hükümlerinin uygulanamayacağı, İİK’nın 19. maddesindeki süre hesaplama hükümlerinin geçerli olduğu ve bu nedenle ödeme süresinin adli tatilde bitmesi halinde dahi HMK’ya göre uzatılmayacağı gözetilerek, davanın süresinde açıldığı ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Temerrüt nedeniyle tahliye isteminde, borçlu tarafından temyiz dilekçesi ekinde sunulan ödeme belgelerinin incelenip incelenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İcra mahkemesindeki incelemeden önce var olan ancak ileri sürülmeyen ödeme belgelerinin, temyiz aşamasında sunulmasının HMK'nın 145. ve 318. maddelerine aykırı ve icra mahkemesindeki incelemeyi uzatacağı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kira alacağı için başlatılan haciz ve tahliye talepli icra takibinde, ödeme emrinin borçlu şirkete tebliğ edilmemiş olması nedeniyle, alacaklının itirazın kaldırılması ve tahliye talebinin kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İcra İflas Kanunu'nun 269. maddesi uyarınca, ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmemesi halinde itiraz ve ödeme sürelerinin işlemeyeceği ve alacaklının icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteyemeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlamsız icra takibinde, ödeme emrine itiraz edilmemişse, ödeme emri tebliğinden önceki ödemelerin tahliye kararına etki edip etmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ödeme emrine süresinde itiraz edilmemesi halinde, kira sözleşmesi ve talep edilen kira borcunun kesinleştiği, ödeme emri tebliğinden önceki ödemelerin icra mahkemesinde ileri sürülemeyeceği ve icra mahkemesinin inceleme yetkisinin ödeme süresi içinde kira borcunun ödenip ödenmediği ile sınırlı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, işyeri prim borçlarının zamanaşımına uğradığının tespiti ve Kuruma yatırılan bedelin iadesi istemine ilişkin davasında, 6552 sayılı Kanun kapsamında alacakların yeniden yapılandırılması olanağından yararlanılıp yararlanılmadığının incelenmesine yer olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu ödeme emirlerinin kapsadığı döneme ilişkin zamanaşımı süresinin dolduğu ve davacının, ... adına kayıtlı işyeriyle ilgili davadan feragat ettiği gözetilerek, direnme kararı kısmen onanmış, kısmen bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İtirazın iptali ve tahliye davasında, tahliye talebi için harcın eksik ödenmesi ve icra takibine konu kira alacağının belirsizliği nedeniyle davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararının Yargıtay tarafından bozulmasına rağmen direnilmesi üzerine, direnme kararının hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tahliye davası açılırken eksik harç yatırılması nedeniyle yargılamaya devam edilemeyeceği ve davalının savunması da dikkate alınarak alacak talebinin açıklığa kavuşturulması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hizmet tespiti davası sonucu tespit edilen prim alacakları için zamanaşımı süresinin ve başlangıç tarihinin belirlenmesinde, prim alacaklarının ait olduğu tarihte mi yoksa 5510 sayılı Kanun'un 93/2. maddesinde belirtilen tarihte mi yürürlükte olan mevzuat hükümlerinin uygulanacağı hususunda yaşanan hukuki anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımı süresi ve başlangıç tarihinin alacağın doğduğu, tahakkuk ettiği (muaccel olduğu) tarihte yürürlükte bulunan kurallara göre belirlenmesi gerektiği, 5510 sayılı Kanun'un 93/2. maddesinin geçmişe etkili uygulanamayacağı ve mahkemenin bu hususta yanılgılı değerlendirme yaptığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ödeme emirlerinin iptali davasında, davacıya yapılan tebligatın usulsüzlüğü nedeniyle davanın süresinde açılıp açılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 58. maddesinde öngörülen 7 günlük hak düşürücü süreye tabi olan ödeme emirlerinin iptali davasında, tebligatın 7201 sayılı Tebligat Kanunu'na uygun yapılmadığının tespit edilmesi üzerine, tebligatın geçersiz sayılması ve davanın süresinde açılmış kabul edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 28.11.2013 tarihli yaşlılık aylığı tahsis talebinin reddi işleminin iptali ve yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, 1479 sayılı Kanun'un Geçici 10. maddesinin son fıkrasının (e) bendi uyarınca, yaşlılık aylığına hak kazanabilmesi için 15 tam yıl prim ödeme süresi ve 58 yaş şartlarını birlikte sağlaması gerektiği, davacının tahsis talebi tarihinde 15 tam yıl prim ödeme süresini doldurmuş olsa da 58 yaşını doldurmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sosyal Güvenlik Kurumu prim borcu nedeniyle düzenlenen ödeme emrine karşı açılan iptal davasının, hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı ve idari yargıda açılan davanın hak düşürücü süreye etkisinin ne olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 58. maddesinde ödeme emrine itiraz için öngörülen 7 günlük sürenin hak düşürücü olduğu, ödeme emrinin iptaline yönelik davanın da bu süreye tabi menfi tespit niteliğinde olduğu ve idari yargıda açılan davanın HUMK'da düzenleme olmamasına rağmen kıyasen HUMK 193. maddedeki 10 günlük süreye göre değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hizmet tespiti davası sonucu tahakkuk eden sigorta primlerine ilişkin zamanaşımı süresinin ve başlangıç tarihinin hangi mevzuata göre belirleneceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davası ile tespit edilen hizmetlere ilişkin prim alacaklarının, davanın kesinleşme tarihi itibariyle değil, hizmetin geçtiği, yani alacağın doğduğu ve muaccel olduğu tarihte yürürlükte bulunan yasal düzenlemelere göre hesaplanması gerektiği değerlendirilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ölüm aylığı bağlanması için gerekli şartlardan olan 900 günlük prim ödeme gün sayısının hesabında, askerlik ve yurtdışı borçlanma sürelerinin dikkate alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 32. maddesindeki "her türlü borçlanma süreleri hariç" ibaresinin ölüm aylığı bağlanması için aranan 900 günlük prim ödeme gün sayısı hesabında da dikkate alınması gerektiği, bu nedenle borçlanılan süreler hariç 900 günlük prim ödeme şartı gerçekleşmediğinden ölüm aylığı bağlanamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.